All Of My Life |Jeon Jungkook| Texting [Tamamlandı ☑️]

2.8

|JK|

Yanıma gelen Tae'ye baktığımda konuşmak istediğini söylemişti. Karşıma oturmasını söylediğimde ona boş boş bakmıştım.

"Sorun ne?"

"Sorun sensin Jungkook. Sen ve o eski sevgilin olacak orospu."

"Tae seni eğer Luna gönderdiyse kalk git lütfen." yutkunurken bu cümleyi kurmuştum. Tae'ye bakarken sinirlendiğini görmüştüm.

"Jeon Jungkook ben seni zorlamadan Sowon'un sana ne anlattığını en küçük ayrıntısına kadar anlatmanı istiyorum."

Jungkook derin bir nefes aldığında yavaşça yerine yerleşti ve Sowon'un ona anlattıklarını eksiksiz bir şekilde anlatmaya başladı.

___

"Ve sen siktiğim de buna inandın?!" Tae Jungkook'a bağırınca birkaç göz onlara dönmüştü. İkili bunu umursamazken Jungkook kaşlarını çatmıştı.

Tae yerinde kımıldadı ve derin bir nefes aldı.

"Şimdi sana o gün olan asıl olayı anlatacağım."

Jungkook biraz sinir ve merakla dikkatini Tae'ye verdi ve dinlediğini söyledi.

"Baştan Luna okula ilk geldiğinde birçok arkadaşı vardı ve fazlasıyla sosyal bir kızdı. Hatta o kadar sosyaldi ki okulun en havalı kızı olarak anılıyordu. Hem yardımseverdi hem tatlı hem havalı bütün erkekler onun peşindeydi. Sonra bu Sowon'la tanıştı. O zamanlar Sowon'un pek arkadaşı yoktu. Onu mutlu edeceğini düşünüp Sowon'la takılmaya başladı. Luna senden 3 yıldır hoşlanıyor Jungkook. O zamanlar senden hoşlanmaya yeni başlamıştı. Sowonla yakınlaşmak için ona kendini anlatıyordu. Sowon da ona birkaç şey anlatınca büyük bir hata yaptı ve ona sana olan aşkını anlattı. Gün geçtikçe büyüyen aşkını Sowon'a anlatırken birgün Sowon Luna'nın adını okulda orospuya çıkardı ve Luna birçok nefret aldı. O zamanlar yemek yemedi, içmedi, bazı psikolojik hastalıkları oldu, bedeni zayıf düştü. Herkes ona nefret kusuyordu. Hatta bi ara kıza yumurta bile fırlattılar. Oysa o isyan etmeyip her geçen gün sana daha çok tutundu. Sonra bir gün ağlarken onu gördüm ben. İşte dertleştik derken baya yakınlaştık. Beni tanıyordu zaten sevdiği çocuğun en yakın arkadaşı olarak."

Tae soluklandığında Jungkook anlamsız bakışlar atıyordu. Sessizce devamını bekledi.

"Sonra Sowon bunu birgün barışalım diye bir partiye çağırdı. Bana sordu gideyim mi diye. Gitme dedim çünkü o orospuya hiç güvenmiyordum. Ama o masumluğundan dolayı gitti. O parti de sarhoş olan Luna değildi. Hadi ama dostum Luna dudaklarına bir gram içki sürmüş bir kız değil. Sowon sarhoş oldu ve birkaç erkek onu yatağa atmaya çalıştı. Bunun üzerine Luna onu onların elinden kurtardı ve aşağı indirip bir arkadaşına emanet etti. Sonra kız Sowon'u doğruluk mu cesaretlik mi oynamaya çağırdı. Sıra Sowon'a gelince Cesaretlik dedi. Kız ona "Luna'yı en çok üzecek şeyi sen biliyorsundur. Bunu yapmanı istiyorum." gibi bir şey söyleyince Sowon'un aklına sen geldin. Tüm günler sana yakınlaşmak için çabaladı. Luna'ya inat. Luna bunu fark bile etmedi çünkü o sıralar adını temizlemekle meşguldu. Sonra bir anda siz çıkmaya başladınız. Öyle bir ağladı ki yanımda. Kaç kez intihardan çevirdik. Zaten ailesi yoktu. Birde tek tutunduğu dal kırılmıştı. Sonra Sowon yüzünden sosyallikten uzaklaşmaya başladı ve asosyal bir tip oldu. "

"Peki bana neden mesaj attı o zaman?"

"O gün bana o kadar çok seni anlattı ki. En azından arkadaşça olsa da seninle konuşması fikrini ona ben verdim. Birkaç gün ikna olmadı. Ya rahatsız edersem onu diye düşündü. Sonra dayanamadı ve birgün kantinde sizi izlerken mesaj attı. Böyle. Yani. O orospu sana seni anlatmış Luna'yı değil. "

Jungkook şaşkınca Tae'ye bakarken bir yarım saat Tae'nin anlattıklarını düşünürken Tae ona doğru söylediğini inandırmak için her türlü şeyi yapmıştı.

Oğlan tam bir aptaldı...