ALBUNEA.

2.Bölüm:MAKARNA

Gözüme giren ışık hüzmesiyle gözlerimi araladım.Bulanık görüşümü düzeltmek için gözlerimi avuşturdum.Saat 10'du.Kalkıp kot şortum ve siyah tişörtümü giydim.Kahvaltının hazır olduğunu tahmin ediyordum, saçımı özensiz bir topuz yapıp aşağıya indim.Annem gülen yüzüyle bana "günaydın" dedi.Bugün neşesi yerinde olduğu için rahatladım, sinirli hali hiç çekilmiyor gerçekten. Bugün evde takılmaya karar vermiştim.Kahvaltımı hızlıca yaptım.Odama çıkıp laptobumu açtım.Sosyal ağlarda gezindim.Gerçek hayatta çok arkadaşım olmasa da sanal alemde sürü halinde arkadaşlarım vardı.Onlarla chat yaptım.Yabancı dizilerden Teen Wolf'u izledim.Saate baktığımda 6 olduğunu gördüm.Ne kadar oturmuştum ben öyle.Zamanın nasıl geçtiğini anlayamamıştım.Karnımın acıktığını hissettim.Kendime bir makarna yapmak için aşağıya indim.Dolapları hızlıca taradım, bir paket makarnaya dahi rastlamadım.Markete gitmek için para alıp çıktım.Havaalanından dönerken buralarda bir market gördüğüme emindim.Onu bulmak için etrafa iyice bakınarak yürüyordum.Aradığımı bulunca zafer gülümsememi takınıp markete doğru ilerledim.Reyonlarda gezinerek makarna çeşitlerinin olduğu bölüme geldim.Gözlerimi raflarda gezdirdim, en üst rafta istediğim makarnadan vardı.Parmak ucumda yükselip paketi almaya çalıştım.2-3 denemeden sonra bie görevli bulmaya gidicektim ki arkamda birini hissetmemle aniden döndüm.Ve kendimi birinin üstünde yerde buldum.Şaşkınlıktan dilim tutuldu ve üstüne düştüğüm kişiye baktım.Yeşil gözleri, sarı saçlarıyla kusursuzca çizilmiş gibi bir yüze sahipti.Yüzlerimiz birbirine çok yakındı.Nefeslerimiz birbirine karışacak kadar...Etkilendiğimi hissettim ama bu düşünceden hemen kurtuldum.Böyle düşüncelere dalmışken çocuğun üstünden de kalkmayı unutmuştum aceleyle kalktım ama laf atmayı da unutmadım.

-Ya sen arkamda ne arıyosun?

-Kusura bakma senin yetişemediğini görünce yardım etmek istedim. Aha toparla Umay hemen

-Özür dilerim

-Buarada benim adım Çağlar.Senin?

-Um..Umay Alison Ah şimdide kekeliyorum Bravo!

-Yabancı mısın?

-Babam Alman annem Türk annemin yanında yaşamaya geldim Türkiye'ye.

-Hıı, dur sana makarnanı veriyim

dedi ve kolaylıkla paketi alıp bana uzattı.

-Teşekkürler dedim ve kasaya gidip ödedim.Eve dönerken aklımdan yeşil gözleri silemiyordum. Ve benim yeşil gözlere zaafım vardı.

Çağlar'dan

Markette o kızı yani Umay'ı gördüğümden beri güzelliği aklımdan çıkmıyordu. Kesinlikle bu kızla çıkmalıydım.Mavi gözler, siyah aralarında kırmızı tutamlar olan saç.. Kendini ne kadar asi göstermeye çalışsa da gözlerinden masumluk akıyordu.Bir kızın bu kadar sert ve aynı zamanda yumuşak yüz hatlarına sahip olması da  şaşırtıcıydı.Evet, evet kesinlikle Umay'la çıkmalıydım.Şuana kadar gördüğüm en güzel kızlardandı.Listemin başını çekiyordu.Bu güzel parçaya sahip olmalıydım.Bana aşık olmasını sağlamalıydım.İlk görüşte belli etmemeye çalışsa da etkilendiğini anlamıştım. BANA AŞIK OLACAKSIN UMAY...

Umay'dan

Karnımı güzelce doyurduktan sonra askılı şortlu ayıcıklı pijama takımımı giydim.En rahatları buydu. Evde  bir sorun olmayacağı için rahat rahat gezebilirdim.Annem de ortalarda yoktu. Gelirdi birazdan herhalde.Laptobumu alıp bir paket çikolata da kapıp odama fırladım.Laptobumu açtıktan sonra Pretty Little Liars'ı izlemeye karar verdim. Bölümü açtığımda kapı sesini duymamla bir güzel sövdüm.Yani anne tam gelecek zamanı buldun ya anahtarı da var, bugün bana bu evde rahat yok.Aşağıya hızlıca indim.Kapıyı açtım.Ve gördüğüm kişiyle gözlerim yuvalarından fırladı.

-Ama, ama sen nerden çıktın yaa!