"Anne,onunla evlenmek zorundamısın?O 20 yaşında sen ise 40!" dedim.Günlerdir bunu içimde tutuyordum.Ama düğün günü bunu sonunda söyleyebilmiştim.
"Ben birazdan evleneceğim Wild.Kararıma saygı duymak zorundasın." diyip dudaklarında sanki hiç yokmuş gibi (!) kırmızı ruj sürmeye devam etti.
"Anne senin gibi bir iş kadını 20 yaşında bir müzisyenle.Ama anne neden?Onunla bu evde yaşamak istemiyorum!" annemin sinir şartelleri atmış olacakki elindeki ruju makyaj masasına fırlattı.
"Yeter Wild!Kararıma saygı duymak zorundasın!Sen benim kızımsın ve kararlarımı saygı duymak zorundasın."
"Bunu 2 kere söyledin anne." diyip kıkırdadım.
"Sen tam bir ruh hastasısın."
"Hey beni sen yaptın!" annem gözlerini devirdi.
Evet millet benden 2 yaş büyük bir babam olacak.Cok mutluyum.Annemin yanından ayrılıp aşağıya -düğünün yapılacağı yere- indim.Misafirler gelmişti.Sandalyelerden birinde oturuyordum.Annemin bütün sosyete arkadaşları buraya toplanmıştı.Sorsan annemi çok severler ama arkasından demediklerini bırakmazlar.Onları dinlediğim falan yok.Annemde onların arkasından demediğini bırakmıyor.Annemin nedimesi olan Booie telaşla yanıma geldi.Booie sarışın ve yaşına göre oldukça iyi vücüt hatlarına sahip bir kadındı."Tatlım annenin koluna sen gireceksin biliyorsun değilmi?"
"Ne!?" dedim şaşkınlıkla.Bir bu eksikti.
"Artık öğrenmiş oldun." diyerek topuklarını yere vura vura yanımdan uzaklaştı.Düğünün başlamasına yaklaşık 10 dakika kalmıştı.Booie annemin yanında duruyordu."Kadının yanında bir erkek olmaz mı bunu niye ben yapıyorum?" diye söylendim.Annemin menajeri olan Jes araya girdi."Medyanın bunu seveceğini düşündük."
***
Sonunda annemle yürüyüşün ardından nikah kıyacak adamın yanına gelmiştik.Ama ben babamdan gözlerimi alamıyordum.Yani Harry'den.Nikahı kıyacak olan adamın yanına gittiğimizde müzik sesi durmuştu."Hey,gelinliğini neden annen giyiyor?" dediğinde herkes gülmemek için kendini zor tutuyordu.Harry nin arkadaşları olduğunu sandığım çocukların ise kendilerini tuttukları pek söylenemez.Harry ve annem fazla bozulmuştu.Hele de annnem."Siz ne dediğinizin farkındamısınız!O kadın benim karım olacak!" diye bağırdığında öylesine korkmuştum ki korunmasız çocuklar gibi anneme sokuldum.Adam defalarca kez özür diledi.Nikah kıyılıyordu.
"Evet birbirlerinize söyleceklerinizi söyleyin." dedi adam.
"Seni seviyorum Carrie.Seni hissetmeyi sana dokunmayı seninle olmayı seviyorum.Seninle yaptığım herşeyi seviyorum.Dışarıdaki insanlar kendi yalanlarında boğulurken biz gerçek olalım.Benim tek gerçeğim sensin.Bana aşkı tarif et demiştin ya hani...Sana bunu tarif edemem bu büyükannemin pastası değil ama bu lezzeti birlikte tadıyoruz biz.Bazen acı oluyorsun.Ama doyamıyorum sana.En küçük şeyde bile mutlu ediyorsun beni.Ama..."
"Ama küçük şeyler en önemli şeylerdir öyle değil mi?" burayı ben söylemiştim.Kahretsin.Daha önce Litte Things dinlemiştim ve bu küçük cümleyi her duyduğumda tamamlamak zorunda hissediyorum.Harry bana bakarak 32 diş sırıttığında yanaklarım kızarmıştı.Başımı öne eğip annemin birşeyler zırvalamasını bekledim.Hayır ben babama aşık değilim.Değilim dimi?Hayır ona aşık olamazdım.Yani Harry'e.Adam nikahlarını kıydığı gibi yanlarından uzaklaşıp sandalyelerden birine oturdum.Bu düğün biran önce bitmeliydi.Bir dans müziği çalıyordu.Annem ve Harry birbirlerine yapışmış bir şekilde dans ediyordu.Bu sıkıcı düğünün bitmesini beklemekten başka çarem yoktu.Birden Liam yanıma geldi.Once gülümsedi.Aynı şekilde bende ona gülümsedim.Liam'ın Harry'nin aksine daha adam gibi bir görüntüsü vardı.Ama fazla kaslıydı.
"İstersen dans edebiliriz." diyip elini uzattı.Elimi eline verecekken Harry yanıma geldi.
"Hayır bana dans borcu var." diyip sırıttı.Elini uzatınca ona elimi verdim.Liam'ı reddettiğim için fazla üzülmüştüm."Ozür dilerim." dedim o ise mükkemmel gülümsemesinden ödün vermeyerek kafa salladı.Harry ile birlikte sahnenin ortasına gelmiştik ki.Sahne birden kırmızı ışıklar ile aydınlanmıştı.Müzik değişmişti.Daha yavaş birşey çalıyordu.Harry büyük ellerini bordo elbisemin üzerinden ince belime sardı.Bende kollarımı boynuna sardım.Topuklu ayakkabılarımla bile ona yetiştiğim pek söylenemez.
"Adın neydi?"
"Wild..." Ben gözlerimi onun gözlerini dikmiştim ama o sürekli benden kaçırıyordu.Birden ayağına bastığımda acıyla geri çekildi.
"Ah,ben çok üzgünüm."
"Herneyse." diyip sırıttı.Yeniden aynı pozisyonu almıştık.Cidden adımı yeni öğrenmiş olamazdı.
"Yeniden ayağıma basmayacağının garantisi var mı?" diyip kıkırdadı.
"Hayır,yok." diyip kıkırdadım.Fotoğrafçı yanımıza geldi.
"Hadi,bu anı ölümsüzleştirelim." Harry'e "Sence çektirelim mi?" anlamında baktım.Oda bana bakıyordu.Beni kendine çekip gülümsedi.Ben gülümsemeye çalışmıyordum bile Zaten Harry ile dans etmeye başladığımızdan beri gülüyordum.Fotoğrafçı fotoğrafı çekip elime verdi.Gülümseyerek onu aldım.Annem yanımıza geldi.
"İyi anlaşmanıza sevindim." diyip sırıttı.Harry beni bırakıp anneme yaklaştı.Dudaklarına yaklaşıp öpücük kondurdu.Kafamı öne eğip mide buluntamın geçmesini bekledim.
Düğün sonunda bitmişti.Uyuya kalmıştım.Zayn beni kaldırmıştı.Annem ve Harry'nin işlerini halletmesi için Zayn'de kalacaktım.En azından o yakışıklı.Yakışıklı olmasa da Zayn'le kalırdım çünkü o Zayn ve Harry en güvenli evin o olduğunu söyledi.Zayn'ın evindeydik.Bana yaklaşmıyordu.Sanırım nişanlısı yüzündendi.Nişanlısını birkaçkez internette görmüştüm ve hoşuma gitmemişti.Güzel sayılabilirdi ama Zayn ile yakışmıyorlardı.Birden Zayn yattığım odaya daldı.Telaşlı görünüyordu.Bu beni korkutmuştu."Ne,ne oluyor Zayn!"
"Sakin ol Wild,apartmanın alt katında yangın çıkmış ve yangın yükseliyor."
"İ-İtfaiyeyi ara!"
"Aradık!"
"Zayn ben çok korkuyorum."
"Korkma Wild,bu korkulucak birşey değil!"
"O halde niye korkuyorum!"
"Tanrı bana yardım et!"
"Annemi ve Harry'i ara." dedim masumca.Aslında burada kısaca "Harry'i arada benim ne halde olduğumu görsün!" demek istiyordum.Annem kimin umrunda!Ben Harry'i istiyorum!Yangın kokusunu çok net alıyordum.
"Ev,ev kokuyor!"Birden Harry'nin bağrış sesini duydum.Hemen cama çıktım.Annem ve Harry gelmişti ve Harry itfaiyeci ile kavga ediyordu.Beni camda görünce buraya baktı.
"Onları kurtarsanıza! Ne bekliyorsunuz!" diye girişti annem.
"Bayan lütfen en üst kat orası!Sırayla herkesi çıkıyoruz." dedi adam.Annem ve Harry adamın bu yumuşak sesine rağmen fazla gergindi.
"Onlara birşey olursa..." diye Harry adamın üstüne yürürken Liam onu tuttu.
Liam ne zaman buraya gelmiştiki!?Cidden Liam çok tarzdı.Hayalimdeki erkek diyebiliriz.Ama hayalimde sanırım annemin kocası var.Onun annemin kocası olması çok tuhaf geliyordu.Annem onu deli gibi severken ben o çocuğun hayalini kuramam.Yarım saat bekledikten sonra itfaiye sonunda buraya çıkmıştı.Merdıvenler alev aldığı için merdiven ile bizi almaya çalışıyorlardı.
"Once sen geç." dedi.Camdan çıkarmak için kalçamdan tuttu.Biraanda içim titremişti.Ne yapıyorum ben!Annemin kocasının hayalini kurup, Liam ile çıkmak isterken Zayn'ın bana dokunması ile kendimden geçiyorum.Ya ben sürtüğüm yada bunlar fazla mükemmel.2. Seçenek daha iyi.Sonunda merdiven inmişti.Zayn'ı almak için tekrar çıkıyordular.Annem hemen yanıma geldi.
"İyimisin bebeğim."
"Hayır anne felç geçirdim.Ama bunu gizliyorum." diyip somurttum.
"Hani nerede?" dedi Hary ve ardından kıkırdamaya başladı.Ona değişik bir bakış attıktan sonra önüme dönüp Zayn'ın çıkmasını bekledim.
Sabah uyandığımda yatağımdaydım.Yani yeni yatağımda.Gideccek bir yerim veya yaptığım bir planım yoktu.Lise 3 te okulu bırakmıştım.Aradan 1 sene geçti ve okulu özlüyorum denilebilir.Yorganı küçük bir çocuk gibi ayağıma dolayarak yere attım.Calan alarmı susturdum.Ne diye alarm kuruyorsam!Yastıkla yüzümü kapattım.Bence tüm günümü burada geçirebilirim.Cok mutluydum...yatağım ben ve uyku...Tam dalmışken Harry odama pat diye dalmıştı.İşte sexsi ve sinir bozucu ses "Sen hâla uyuyormusun?"