Sevgilin Renjun'la kamp yapmaya karar vermiştiniz.Şuan sen odada kıyafetlerinizi hazırlıyor,Renjun'da çadırı vb şeyleri arabaya dolduruyordu.Çantaları hazırladıktan sonra bahçeye çıktın ve Renjun'a yaklaştın:
-Aşkım çantaları hazırladım
-Tamam bebeğim
-Unuttuğumuz bir şey var mı?
Renjun biraz düşündü ve sesli şekilde
aldıklarınızı saymaya başladı:
-Tulumlar hazır,çadır hazır,çantalar hazır,yemekleri aldık,hmm sanırım başka bir şey yok
-Tamam o zaman.Ne zaman çıkıyoruz
Renjun bagajı kapattı:
-Şimdi çıkıyoruz
Sana yaklaşıp bir sana bir altındaki şorta baktı:
-Umarım gece yatarken böyle şeyler giymezsin.Eğer giyersen olucaklardan beni sorumlu tutma
Dedi ve göz kırptı.Sen de utancından omzuna vurdun ve gülerek arabaya bindin.Renjun da gülerek şöför koltuğuna oturdu ve kemerini taktı.Sen kemerini takmadığını farkedince kemerini takmaya yeltendin fakat Renjun engel oldu.Kemeri taktıktan sana doğru eğildi ve boynundan öptü.Sen ona fal taşı gibi büyümüş gözlerle bakarken o güldü ve arabayı çalıştırdı.Sende elini yelpaze yaparak kızaran yanaklarını serinletmeye çalışıyordun.Renjun senin tarafındaki camı açtı:
-Fazla kızardın
-Yoo kızarmadım,ne alaka?
-Yanakların öyle demiyor ama
Elini yanaklarına koydun:
-Kızarmadım!Makyaj yaptım o yüzdendir
Renjun güldü:
-Sen öyle diyorsan öyle olsun aşkım
2 saat sonra...
Ormana gelmiştiniz.Renjun arabayı park ettikten sonra hırkanı giyip arabadan indin.Burası soğuktu.Renjun da
arabadan indi ve bagajı açtı:
-Çadırı hemen kuralım,akşam olmak üzere
Bagajdan çadırı ve iskeletini çıkardı.Hızlıca çadırı kurmaya başladınız.1 saat sonra işiniz bitmişti:
-Aşkım yemek yiyelim mi?Ben acıktım
Renjun alnındaki teri silerek oturduğu yerden kalktı:
-Nasıl istersen meleğim
O öyle deyince hızlıca sofrayı kurdun.Renjun'da çadıra girip tulumlari hazırlamaya başladı.Sen:
-Ömrümü verdiğim,yemek hazır
Renjun çadırdan çıktı.Sırıtarak yanına geldi,belinden tutarak seni kendine çekti:
-Ömrümü verdiğim?Biliyor musun,hoşuma gitti
Sen utanarak geri çekildin.Sonra yere oturdun ve yan tarafını patpatlayıp gelmesini ima ettin.Gülerek yanına oturdu ve yemek yemeye başladınız.
Yemeğiniz bittikten sonra sofrayı toplamaya başladın,o sırada Renjun sizin için hamak kuruyordu.Işin bittiğinde hemen çadıra girdin ve üstünü değiştirdin.Dışarı çıktığında
Renjun'un hamağın üstünde uyuduğunu gördün.Sessizce yanına gittin ve onu izlemeye başladın.Birden gözlerini açtı ve seni belinden çekip göğsüne yatırdı.Sen hâlâ onun göğsünde yatarken biraz kayıp sana yer açtı.Sen:
-Sevgilim uykun varsa çadıra geçelim rahat edemezsin burada
Renjun gözünü araladı:
-Sen nasıl istersen
Yavaşça hamaktan kalktınız ve çadıra girdiniz.Birbirinize iyi geceler dileyip uykuya daldınız.
3 saat sonra:
Uyandığında hâlâ gece olduğunu fark ettin.Yan tarafına baktığında Renjun'un uyuduğunu gördün.Yüzünü ona döndün ve izlemeye başladın.Biraz sonra Renjun uyandı ve gözlerini kırpıştırarak sana baktı.Bu halini çok tatlı bulmuştun.Sonra doğruldu,saçını geriye taradı ve sana döndü:
-Uykun mu kaçtı?
-Evet
-Ne zamandan beri uyanıksın?
-Çok olmadı
-Uyuyabilecek misin?
-Sanırım,neden ki?
-Eğer istersen başka şeyler yapabiliriz
Sen böyle bir şey beklemediğin için şaşırmıştın.Utançla kafanı yere eğdin.Renjun çenenden tutarak kafanı kaldırdı ve ona bakmanı sağladı.Yavaşça sana yaklaştı ve dudağına küçük bir buse kondurdu.Sen ona hâlâ utanarak bakarken Renjun:
-Yatmamız gerek,yarın erken kalkıcaz
Kendinde gelip kafanla onayladın ve hemen yatıp Renjun'a arkanı döndün.Utandığın için ona bakmak istemiyordun.Anlamış olacak ki arkandan sarıldı ve gülümsedi:
-Utandın mı?
