Giriş

27 0 0
                                    





Nefes nefeseydi. Kalbi sanki boğazında atıyor, gözlerinin yeşili akının içinde boğuluyor ve o yaşadığı acının her bir saniyesinde lanetler içinde kıvranıyordu. Düşünmek için zaman yoktu. Beyin nöronlarının son güç sinyallerini boynunu sarmış görünmez zincirlerden kurtulmaya çalışan eklemlerini uyarmak için kullandı. Beden dili, hükmü veren ana organın koşulsuz direttiği yükümü için harekete geçerken yay gibi gerilmiş ince beli, cılız titrekliğiyle sessiz senfoninin dansçılığını üstleniyor, terden ince yüzüne yapışmış beyaz ipek kumaş onunla birlikte dalgalanıyordu. Neredeyse şeffaf denilebilecek eli, yatağın hemen yanında duran komidinin çekmecesini zorlukla açarak içindeki onlarca küçük şişeden en şiddetli çınlayan safir mavisi iksiri çekip çıkarmayı başardı. Başparmağı diğer dördünden bağımsız bir çabayla safirin mantar tıpası ile çarpıştı. Isırılmaktan paramparça olmuş dudakları ölü susuzluğun yaktığı ihtiyaçla aralanırken soğuk cam şişe buz kristallerini çenesinden damla damla düşürerek yarım da olsa karşılığını verdi.

Safir dibini bulduğunda bütün güçte onunla birlikte kızı terk etmişti.

El düştü.

Cam kırıldı.

Nefes çıplaktı. 

Usul usul tavana yükseldi ve mavi toz zerreciklerine dönüşerek dağılmış saçlara düştü.

O, ölmüştü.




Neden yayımladım bilmiyorum. Muhtemelen kafam nasıl eserse öyle yapacağım. Yine de okuduğunuz için teşekkür ederim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 30, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SafirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin