Ofis telefonları ısrarla çalmaya devam ederken, Chen artık sabrının son sınırına gelmek üzereydi.
"Ya Oh Sehun! Aç şu kahrolası telefonu! Her gün aynı şey, bıktım artık! Adam ne zaman telefonu açsam yüzüme kapatıyor!"
Sehun, Chen'in yarı kızgın yarı sitem dolu sesini duyunca, derince bir iç çekti. Yaklaşık üç aydır durum hep aynıydı. Ellerini siyah saçlarının arasından geçirerek, Chen'in bu haline gözlerini devirdi.
Telefon tekrar ısrarla çalarken, umursamamış direk kendi masasının üzerindeki motorcu kaskını alarak ofisten çıkmıştı.
Motorunu park ettiği yere geldi ve başına siyah kaskını geçirerek motoruna bindi.
Artık ezbere bildiği adrese doğru motorunu sürerken aklından binlerce düşünce geçiyordu.
!*!*!*!*!*!
Jongin, son hazırlıklarını bitirip her şeyi son bir kez gözden geçirirken oldukça heyecanlıydı. Her zaman olduğu gibi, Onun kendisine nasıl bir tepki vereceğini çok merak ediyordu.
Satın aldığı eski depo tipi binanın, üst katına çıkılabilmesi için yük asansörünün kullanılması gerekiyordu.
Jongin, bu binayı bir arkadaşı vasıtasıyla çok iyi bir fiyata almıştı. Orayı hem evi hem de ofisi olarak kullanıyordu. Bu yüzden bitirdiği çizimleri şirkete kendi götürmek yerine, kurye ile göndermeyi tercih ediyordu.
Esasında üç aydır aynı kurye şirketini tercih etme sebebi tamamen başkaydı. Çünkü onu görür görmez tutulup kalmıştı.
İlk tanıştıkları gün kendi adını bile söyleyip söylemediğinden emin olamayarak geçirdi. O ise karşısında bir duvar gibi tepkisiz onu izlemiş ve zamanı olmadığını başka yerlere de uğraması gerektiğini söylemişti.
Jongin, ilk defa birinden bu derece etkilendiğini düşünüyordu. Hareketleri sert olmaktan çok nazikti. Lakin ses tonunun soğuk ve yüzünün ifadesiz oluşu bile onun için merak unsuruydu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
In The Name Of Love
FanfictionMotorlu Kurye Oh Sehun ve Mimar Kim Jongin'in yolları bir gün kesişirse.