Öncesi ve Sonrası

3 0 0
                                    

22 Temmuz 2029

Maktulün ölüm saati; 01.40-02.00 arası
Olay mahalinde bulunan kesici alet (maktule ait bir tam boyu 23 cm namlusu 10 cm olan Columbia) herhangi bir sebeple kullanılmadığı adli kayıtlarca belirlenmiştir.
Maktulün ölüm sebebi incelemeler sonucu intihar (aşırı dozajda alınan uyuşturucu) olarak basına duyurulmuştur. Boyun, kafa, sırt ve göğüs gibi hayati sorun teşkil edebilecek yerlerde darp izlerine rastlanmamıştır. Ölüm esnasında mücadele etmediği, herhangi bir dış etki olmadığı adli sonuçlarla onaylanmıştır.
O.E.'nin önceden kayıtlara geçen uyuşturucu üreticiliğinden dolayı ROEM Kapalı Cezaevinde 2 yıl 6 ay hapis yatmıştır.

"Ne kadar doğru 2 yıl verilmesi?"

Elinde bulunan dosyaya şüpheyle yaklaşan doktor içten içe uyuşturucuya bulaşıp üstelik yakalanıp bu kadar az bir cezayla kurtulmasının öldürülmesiyle yakından ilgisi olduğuna inanıyordu.

"O kapıdan ekmek gelmez..." Söylenilenlerin doğruluğunu anlamlandıramayacak kadar bezgin ifadeyle kafasını dosyadan kaldırırken söze devam edildi "... çünkü kendine kullanmalık üretiyormuş. Onun cezası en fazla 3 yıla kadar uzar."

"Peki cezanın paraya çevrilmesi? Temyiz neden açık değil? Buna benzer davaların bir üst mahkemeye taşınabileceğini düşünüyorum."

Karşısındaki adam bu söylediklerine sadece alaylı bir gülüş sergiledi, anlamıştı dedikleri hayal dünyasından kesitler içeriyordu. Anlamıştı, uyuşturucu mantıklı bir ölüm sebebi değildi. Yine de zorladı.

"Bu davaya bakan avukatlar kim, neyin nesi? Kendi zevkini doruklarda yaşatabilmek için evinde ot saksısı bulandıran birinin devletin vereceği avukatlarla bu davaya gireceği aklıma yatmıyor muhakkak ki vardır bir tanıdık. Bana onu bul! Ki bana neden alayla bakmış olduğunu anlamıyorum. Doktorum ben avukat değilim ya da polis. Zanlılarla ebelemece oynamıyorum. Gözümden kaybol!"

Avukat, odadan çıkar çıkmaz kravatını gevşetmek zorunda kalmıştı. Karşısındaki adam doktordu; azılı suçluları, kimliği belirsizlerin suçlarını, sırra kadem basacak adamları araştırmak zorunda değildi.

O adam sadece siktiğimin doktoru olmalıydı!

Ankara'nın lüks semtlerinden Çukurambar'da bulunan yazıhanesinden çıkarak kendini anayoldan geçen ilk taksiye attı. Kravatı boynundan tamamen çıkarırken şoföre kaldığı otelin ismini zikretti. Aklında hala Orhan'ın ölümünün İtalya'da ne gibi sorunlara yol vereceğini düşünüyordu. En önemli adamı, bu işin başından beri yanında olan en önemli adamı intihar süsüyle bu çözülemeyen cinayetin kurbanı olmuştu. Ya da gerçekten intihar ettiği gibi bir seçenek vardı ama onu tanıyan herkes bu karakterde bir adam olmadığını bilirdi.

Camdan dışarı baktığındaysa yazıhaneye oldukça yakın olan oteline yaklaştığını gördü. Tanıdık sokaklar ona güven verirken taksicinin açmaya çalıştığı muhabbeti görmezden gelmeye çalışması onu sinir ediyordu. Taksicinin düşünceleriyse onun kadar temiz sayılmazdı, bu zengin adamın burnu havada piç olarak gördüğünü biri ona sorsa asla inkar edemezdi. Cebinden çıkardığı elliliği şimdiden şoföre uzattığında arabadan inerken dahi bu adamla iletişim kurmak istemiyordu çünkü adamın cümleleri asla bitmiyordu.

"Madem konuşmak istemiyorsunuz anlarım da bu parayı şimdiden niye verirsiniz ki anlamam, burada indirsem kim ne der hey yavrum hey! Sizin gibiler bizi beğenmez tabii! Para yok pul yok nerede o eskiden aldığım müşteriler ..."

Zaten başında binbir bela gezinen adam saha fazla dayanamadı ve sağda kendini indirmesini istedi arkasına bakmadan oteline sağlam adımlarla ilerlerken taksici arkasından bağırıyordu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 02, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

VUKU Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin