Denedim.

45 4 3
                                    


21.09.2017

Hey...

Şey, ilk defa böyle bir şey yapıyorum. Başlamak biraz zor. Sadece bana söylenene bir şans verip denemek istedim.

Bazen rüzgârı karşımıza almamız gerekir, bazen de arkamıza. Seninleyken rüzgâr hep yanımdaydı. Saçlarımı savurur, gözlerimi doldurur, üşütürdü. Sen ısıtırdın beni.

Artık yapmıyorsun. Ne oldu bilmiyorum ama bir şeyler değişti. Sen mi değiştin, ben mi?

Deniyorum, gerçekten. Fakat sanırım körelmiş şeyler yeniden sivrilmiyor. Deneseniz de olmuyor. Biliyorum, çünkü yaşadım- oh bir saniye, hâlâ yaşıyorum.

Ne zaman ve nasıl tanıştığımızı hatırlıyor musun? Ben hatırlıyorum.

Lunaparklardan nefret ederim. Galiba bu yüzden seninle orada tanıştım. Hoşumuza gitmeyen olayların güzelliklere dönüştüğüne inanırdım.

Keşke inanmasaydım.

Hayatıma girdiğin gibi tamamen değiştirmeyi de bildin. Yanındayken ismimi unuttum. Beni güzel sevdin- of yine yaptım bak! Hata yapıp duruyorum. Demek istediğim şey, beni güzel sevdiğini sanmıştım.

Bir süre gerçekten iyi gidiyor gibiydik. "Beni seviyor musun," diye her soruşuma bıkmadan usanmadan öpücüklerinle cevap verirdin.

Yahu, tanışmamızın ikinci ayında aynı eve bile çıktık! Geceleri uyumaya çalışırken senin yatağıma, yanıma sıkışmanı, vücudunu bana sarıp güzel uykumu bozmanı nasıl unuturum? Sen mışıl mışıl uyurdun ama. Dünya yıkılsa umurunda olmazdı. Zaten seni uyandıramazdık ki. Yanında bomba patlasa uyanmazdın.

Uyandığın zamansa... Her neyse konuyu çok dağıtmak istemiyorum.

Son zamanlarda gerçekten tanıdığım Yoongi'yi görmemeye başladım gözlerinin içinde. Bana eskisi gibi davranmıyorsun. Eskisi gibi sevmiyor musun beni yoksa?

Aklımdan bütün bu kötü ihtimalleri atmak istiyorum. Eve geldiğinde bana eskisi gibi sarılmanı- ah, yine yaptım bak. Eve gelmiyorsun ki artık.

Neden böyle bir günlük tuttuğumu bile bilmiyorum ki. İçimden atmam gerekiyor sanırım. Anlatacak bir arkadaşım yok. Anlatacak bir sevgilim de yok, sayende.

Yoongi, bu günlüğü bulacak mısın acaba? Okuyacak mısın? Sen bu sayfalara göz gezdirirken ıslatacak mı gözyaşların harfleri? Yoksa harfleri yıkayan şey kan mı olacak?

Sorduğum her sorunun cevabının aynı olması ne kadar mantıklı? Şey, ne kadar doğru? Hayır, hayır, ne kadar normal? Paranoyak mı oldum? Deliriyor muyum? Neden bütün sorulara 'evet,' diye cevap veriyorum?

Hâlâ içimi dökemedim, anlatamadım, yazamadım... Asla yazmak konusunda iyi olmadım zaten. Demek ki konuşmak konusunda da iyi değilim, baksana seninle bile konuşamıyorum.

Her gün yalnız evde, yalnız odada, yalnız yatakta yalnız başına olmam ne kadar doğru Yoongi? Bu cümlede haddinden fazla 'yalnız' var. Bu, bir insan için çok fazla yalnızlık demek. Sence de çok fazla değil mi?

Klişe bir şeyler yazmak istemedim. Düşüncelerim klişe değil çünkü. Yaşadıklarım klişe mi? Öyle mi? Ama filmlerde yakışıklı bir erkek ve güzel bir kız böyle şeyler yaşamaz genelde. Sanırım klişe değil. Sanırım klişe.

Bu ilişkide çok fazla yalnızlık var demiştim, bu ilişkide çok fazla yanlış da var. Sanırım ilişkilerdeki yalnızlıklar yanlışlıkları getiriyor. Bu çok mantıklı bir düşünme şekli. İki kişilik bir yalnızlık olur mu ya?

Oluyormuş.

Neler yaşıyorum?

Sürekli kavgaların, sarhoş gecelerin, sıyrıkların, patlakların, dikişlerin, kanın ve sargıların yanında mı?

Bir şey yaşamıyorum. Cidden, yaşamıyorum.

Yoongi bir şey soracağım;

Benim ismim ne?

Lunapark ~ (YGxReader)Where stories live. Discover now