Onlar

1.Bölüm

 İnsanı ürküten kötü yerlerle ilgili efsaneler vardır. Elleson çiftliği de bunlardan biriyidi. Kasabanın laneti, dehşet saçan geçmişinin bir parçasıydı.Elleson'ların sakin hayatlarına kabus gibi çöken gece gelmişti.Evin en küçük kızı olan Arya güzel mavi gözlerini, kumral saçlarını ve naif bedenini her şeyiyle kötülüğe satmıştı. Ya da teslim olmuştu artık. Lanet beklemekten sıkılmıştı.O gece farklı olan tek şey Arya idi. Kötülük, temiz ruhları sonra da tüm masumluğu sarmıştı, en acımasız en kötü haliyle. Kötülük iyiliği hapsetmişti sanki karanlığına. Aslında iyilik bile olacaklardan kaçmak için sığınmış gibiydi kötüğün karanlığına, iyilik bile kötülüğe satmışken kendini Arya'yı kim koruyabilirdi o geceden? Kim bilir belki de Aryanın masumiyeti bile yoktu içinde ya da Arya kötü olmak için doğmuştu.

 Mrs. Thessa her gece olduğu gibi ikizleri uyuttuktan sonra odadan parmak uçlarında çıktı. Tanrım bu kadın ne kadar mükemmel bir anneydi öyle çocuklarına tapan, kanatsız bir melek. Böyle bi kadından lanetli bir çocuk nasıl çıkabilirdi? Zaten çıkmamıştı. Mrs. Thessa ikizlerin doğumu sırasında kendinden geçmiş olanlardan habersiken çocuklardan birisi kurtulmak zorundaydı. Sam'in göbek bağı Arya'nın boğazına dolanmasaydı şeytanla anlaşma yapılmayacaktı.Elbette ki hiç bir babadan çocukları arasında seçim yapılması istenilemezdi. Mr Robert o kadar aciz ve savunmasızdı ki çocuğun kurtulması için ayin yapmaya onları aldatmaya, iş birliği yapmaya kalktı. Bir an için başarılı da oldu ta ki o geceye kadar. Düşmanını asla iyi tanıyamamıştı.

  Mrs Thessa her zaman ki zarifliği ile kocasıyla veranda da mutlu evliliklerinin ve mükemmel ikizlerinin şerefine kadeh kaldırdılar.Ani bir çığlık, tüm mükemmeliyeti bozmak için yetmişti.Ms ve Mrs Elleson hiç kuşkusuz ikizlere doğru koşmaya başladılar, merdivenleri çıkamıyorlardı bile geç kalmanın korkusuyla yüzleşmemek için zamanla yarışıyor gibiydiler. Kapının önüne geldikleri zaman Sam'in çığlıkları kesilmişti. Mr. Roberts kapıya yüklendi (şimdi sorsan o kapının hiç açılmamasını dilerdi, içinde ki çocukları olsa bile) gördükleri manzara karşısında kaskatı kesildiler. Sam korkunç bir yaratığın elinde bağırsaklarından tavana asılmıştı. Yaratığın Arya olduğunu ndense çok sonra anladılar, geriye kalan kıyafetlerden. Gözleri büyümüş ve kapkaraydı. Boş, donuk, simsiyah bakışlar. Arya'nın amacı artık oyun oynayıp uslu kız olmak değildi, sadece öldürmek, en acımasız biçimde. 

  Mrs. Thessa anneliğin vermiş olduğu iç güdüyle Sam'den geriye kalanlara saldırdı. Arya'ya baktı, kızını aradı dehşetin arkasında ama yoktu. Mr Roberts ise çoktan Onların geri gelip anlaşmayı hatırlattığını anladı. Düşündüğü tek şey ailesinden geriye kalanları onlardan kurtarmaktı.Çözüm çok basitti. Korku insana her şeyi yaptırabilen, mükemmel düzeyde tasarlanmış, bilinçaltı saçmalığından başka bir şey değildir.Mr Robert'ada tam olarak bu oldu. İblisin üzerine atladı etkisiz hale getirebilmek için başarısız olduğu her an tekrar tekrar denedi. Gücünün yetmeyeceğini anladığı an teslim oldu. Sadece o an için. Arya hedefini acılı anneye yönelttiği zaman Mr. Robert uzaklaştı ordan tek istediği yok etmekti onu. Dışarı fırladığında kandan yüzü görünmez haldeydi ama o bunun farkında mıydı bilinmez. Çiftliğin etrafını benzinle doldurdu, ve tek kıvılcım hareketi yetti katletmek için.

 Ellesonların başına gelen şey bazıları için katliamdan ibaret sayılırken, bazıları kötülüğün orada bir yerde olduğunun farkındaydı. Kim bilir belki 'Onlar' gerçeğin farkına varmalarını istemişlerdi . Doğmamış canda takılı kalan kötülük doğmayı bekliyordu hala, dilediği kişide. İnanç yeterli olacaktı.

 Okuduğunuz için teşekkürler.İlgi görmese de yazıcam.Çünkü bilinmeyenleri bilmek isteyenler olduğundan eminim.