Dokuz yaşındaydım ve üçüncü Sınıfa geçmiştim taşındığımız için okul değiştirmiştim. Yeni okulumda ilk günüm annem saçlarımı taramış temiz kıyafetlerimi giydirmiş sarı saçlarım ve parlak suratımla okulun yolunu tutuk tabi içimde bilmediğim bir korku tedirginlik var.
Tabi okula yürümeye devam ediyoruz annem beni sınıfın kapısına kadar getirdi hadi bakalım git sınıfa arkadaşlarınla tanış diyerek kurbanlık koyun gibi saldı beni sürüye içeri girdiğimde o kadar çok ses kirliliği vardı ki herkes birbirini tanıyor sohbet ediyorlar oyun oynuyorlar etrafa bakarak yer arıyordum kendime derken hop! Şşt! Kanka gel burası boş okul sıraları iki kişilik ve o sırdada zaten iki Kişiler kara kaşlı kara gözlü kara bir arkadaş gittim yanına ben yunus kanka dedi rahat bir tavırla hoşgeldin sesi cana yakın rahat bir arkadaşımızdı yunus hemen yanındada Ömer vardı oda benim gibi yeni gelmiş ikimizde kolunun altına alıp bizi gördüğü için mutlu olan yunus bu tavırı Benin hoşuma gitmişti. Artık yeni sınıfımda bir arkadaşım vardı gel zaman git zaman öyle böyle geçti zaman okulda artık tanınan biri olmuştum yunus sayesinde evi okula yakındı ve o mahallede doğup büyümüştü herkesi tanıyordu ve onun sayesinde baya çevrem olmuştu tabi mahalleye de yeni taşındık mahalledede arkadaşlarım oldu. Tanışma Faslı'n ı geçelim yunusla hikaye mis öyle başladı dersi dinlemez hoca yazı yazdırır biz defteri karalandık yazı yazmasını bile bilemedik en arkaya geçmiş sınıfla bir alakamız yoktu kendi halimizde takılıyorduk sonra hemen ön sıranızda Nedim namı değer lakabı ileride ipne olarak karşınıza çıka bilir hemen ön sıramızda sınıfın ozamanları en havalı artiz çocuğu olan Nedim düşük bel pantolonu ve sivil kıyafetleri ile dikkat çekiyordu tabi herkes kendini kanıtlama çabaları Nedime'de tanıştık sınıfta tek telefonu olan çocuktu o kızlara oyun açıp oyun oynatırdı arka sırayı bildiğin ev bellemiş arada kızlar gelip giderdi Nedim sayasinde sınıftaki kızlarla kaynaşmam uzun sürmedi 😊 ilk okul hayatımız çok güzel bir şekilde geçti gitti.