Herkese merhaba okuyup oylayan herkese tekrar teşekkür ediyorum:*
Multimedia Mustafa Yağız.
"Bowling"
Mustafanın o çok kıymetli full+full Ford mondeosunda müzik listesini
karıştırarak,Mustafa benimle dalga geçerek,ben ona laf sokarak ve hiç bıkmadan nereye gideceğimizi sorup onun da hiç bıkmadan gidince görürsün demeleriyle yaklaşık 25 dakikada yolu tamamlamıştık.
Arabadan indiğimizde sırf gıcık olsun diye bilerek kapıyı sertçe çarpmama rağmen sadece omuzlarını silkip el işaretiyle onu takip etmemi istedi.
İnsan bi sinirlenir kıymet bilmez dümbük.
O an yol boyunca aklıma takılan fakat araya sürekli başka şeyler girmesinden dolayı soramadığım soruyu sordum.
"Hey!Uyuz senin yaşın kaç?"
"Aynı yaştayız asosyelcim"
Benim yaşımı nerden biliyo lan bu?Neyse.
En fake gülümsememi gönderip
"Nasıl araba kullanıyosun o zaman?"
"Kullanırım ben"
Bu umursamaz halleri ciddiyim beni deli ediyodu.Şu an arkamı dönüp eve gitme isteğiyle dolmuştum ki o an dedim dur Şule madem o seni umursamıyo sende onu umursama deyip cevap vermedim.
Ve telefonumu çıkarıp ekrana bakarak aslında sahteden gülmeyi ve onu sinir etmeyi istemiştim ama Es'den gelen mesajı okuyunca zaten yarıldım ciddi anlamda kendimi tutamıyordum.
Elim karnımda olduğum yerde öküz gibi hönkürürken bir kaç kişi ve Mustafa,arkasını dönmüş bana bakıyodu aslında bu kadar gülmezdim ama fırsat bu fırsat gülmemde gelmişken dök içini Şule dedim.
Mustafa öküzü hemen yanıma gelip kolumdan çekiştirerek kulağıma
"Napıyosun herkes sana bakıyo"
Dedi dişlerinin arasından.Bu hareketine şaşırmıştım ama sinirlenmesine sevinmedim değil yani.
"Sanane be gülmem geldi gülüyorum"
"Sinir etme beni yürü"
Deyip kolumdan çekiştirince benimde sinirler geldi ee sinirlenince öküz gücümde ortaya çıktı.Kolumdaki elini var gücümle sıkıp
"Bırak beni diye tısladım"
Bu hareketim üzerine gözleri açılmıştı şaşırdığını gayet iyi anlamıştım ama hemen toparlandı.Kolumu bırakıp
"Yürü" dedi
5 dakika yürüdük ve lüks bir kafenin daha doğrusu ultra lüks bir kafe ve oyun salonun karışımı bir yerin içinden girdik içerisi harikaydı doğrusu.
Şu an düşündümde ben cidden asosyelmişim lan Ankarada böyler yerler varmış hiç haberim yok.
"Ne oynayalım?"
"Mustafanın sorusu üzerine bakışlarımı ona çevirdim sinirli hali kaybolmuştu benim gibi.
Elimi çeneme koyup düşünme numarasına yatsamda cevabım belliydi.Umusamazca cevap verdim ama içim içime sığmıyordu bowling de iyiydim Mustafayı yenersem fena malzeme verecekti elime.
"Bowling"
Kafa sallayıp biletleri almaya gitti bende peşinden gittim elimi cebime atıp para çıkartacağım sırada Mustafanın delici bakışlarıyla karşılaştım.
