SONSUZ ALEY

2.8-Mesaj?!

Multimedyaya koyacak bir şey bulamadım. Ama bu da güzel. Dinlerseniz sevinirim! Bi dahaki bölüme multimedyaya hangi şarkıyı koyayım?
Lüüüüüüütfen yazın:(
İyi okumalar...

Eylül'den
Sonunda Ali'nin beni getireceği yeri öğrendim. Telefonun konumundan gidiyordu. Oradan baktım. Bir dağ evine gidiyorduk.

Yaklaşmıştık. Onca saat sonra hem yorulmuş, hem de çok acıkmıştım.

Zaman geçsin diye telefonumla ilgilenmeye başladım. İnstagram'ıma gelen Direkt Mesaj'lara bakıyordum.

"Hadi telefonu bırak,geldik sevgilim."

Kafamı telefondan kaldırdım ve cama baktım. Dağ evi öyle güzeldi ki..
Odundan yapılmıştı,ev sağlamdı.

"Geliyorum bekle!"

Telefonumu kapattım ve çantamın içine attım. Elbisem bozulmasın diye zorlukla indim arabadan.

Oww,bacaklarım saatlerce oturmaktan uyuşmuşlardı.

Ali'nin peşinden koştum.

Eve girdik,şömine çok büyüktü,fakat yanmıyordu. Acaba Ali,odunu ormana gidip mi kesecekti?

"Ali, odunu nereden bulacaksın?"

Sevgilim her şeyi düşünmüştü.

"Merak etme, odunları biz gelmeden önce getirttim. Yemek derdimiz de yok. Mangal için gereken her şey hazır."

"Rahatladım."

Salon ile mutfak birleşikti. Yani American Mutfaktı.

"Eylül, sen otur. Ben mangalı hazırlayayım."

Önümde bir tekli koltuk vardı. Ona oturdum.

Of,keşke yanıma şort ve dar kısa üst alsaydım! Bununla yumurta olurum!

"Ali,çok sıcak,keşke-"

"Eylül,birkaç gün boyunca burada kalacağımız için ikimiz içinde ek kıyafetler getirttim. Ne istersen, altlar, üstler, iç çamaşırlar..."

"Ee, neredeler? Yerini söyle de giyiyim!"

"Üst katta."

Eli ile merdivenleri gösterdi.

"Teşekkürler!"

Ona gülümsedim ve üst kata çıktım.

Orada bir valiz vardı. İçini açtım.

Kısa kot şort ve üstüme oturan kısa bir üst giydim. Spor ayakkabım da orada duruyordu. Onu da giydim.

Saçımı da düzgün bir at  kuyruğu yapmıştım. Oh, sonunda enseme soğuk hava geliyordu.

"Oh,şimdi oldu!"

Aşağı inip çantamı açtım. Telefonumun kamerasından yüzüme baktım. Makyajımı tazelemeliyim, diye düşündüm.

Telefonumu kotumun arka cebine koydum ve makyaj çantamı alıp yukarıdaki banyoya girdim.

✨

Ali'den
Sonunda gelmiştik. Eylül yine telefona dalmıştı.

"Haydi telefonu bırak sevgilim,geldik!"

Dışarı çıktım ve arabanın kapısını kapattım.

Eylül de arkamdan geldi.

"Ali,şömineyi yakmak için ormana mı gideceksin?"

"Hayır, biz gelmeden her şeyi hazırlattım. Yemek derdimiz de yok, mangal için her şey hazır. Şen otur. Ben mangala gidiyorum."

Eylül oturdu. Ana her halinden sıcaktan piştiği belli oluyordu.

"Ali, çok sıcak,keşke-..."

"Burada birkaç gün kalacağımız için önceden yedek kıyafetler getirttim. Ne istersen. Üstler, altlar, iç çamaşırları..."

Hemen havaya kalktı ve

"Teşekkürler!"

Diyip yukarı koştu.

Ben de bahçeye gittim.

Mangal orada duruyordu. Yanında ise tavuklar, köfteler, içecekler vb. Yiyecek ve içecekler duruyordu.

Mangalın yanına gittim ve içerden bir ses bana sesleniyordu

"ALİ?! BUNE LAN?!"

Evet arkadaşlar biraz kısa oldu, biliyorum:/ çünkü bildiğin fikir bitti! Lütfen fikirlerinizi eksik etmeyin!

Acaba Eylül Ali'ye neden bağırdı?

Yazıııın.))

Sınır biraz arttırıyorumm

13 vote 15 yorum
5 yb fikri

Bayy💕