Jungkook ☤⛤
Doğru söylemek gerekirse Yoongi'nin aşağılık bir piç olduğu ilk gördüğüm andan beri su götürmez bir gerçekti.
Ama bilmezdim canımın bu kadar yanacağını, bu kadar kendimi hırpalayacağıma değeceğini bilmezdim.
Yoongi özümü istiyordu. Tek istediği şey daha da güçlenmesi için özüm, ona lazım olan tek şey. Ama neyse ki melez olduğumu hala kavramış değil. Belki de tek melez olduğumdan anlamamıştı.
Özümü istediğini konuştuğu şeylerden anlamıştım. Odadan çıktığımda arkamdan odaya biri daha girmişti. Yanımdan geçerken iyice beni süzmüştü.
Merakıma yenik düşerek konuşulanları dinlemeye başlamıştım.
"Oda kimdi ?"
Az önce beni süzen beden olduğunu anlamak zor değildi. Çünkü biricik Min şerefsiz Yoongi'nin sesi fazlasıyla çekiciydi.
"Siktiğimin kim olduğunu bilmiyorum. Sadece aurası çok güçlü ve özünü alırsam gelmiş geçmiş en güçlü şeytan kral olacağım."
Elimle, şaşkınlıktan açılmış olan dudaklarımı kapatıp konuşulanları dinlemeye başladım. Eğer özümü alırsa...
"Yoongi delirdin mi ? Eğer özünü alırsan insan ise ölür. Eğer değilse bile güçlerini elinden almış olursun. Melekse bile artık melek olmaz. Şeytansa artık şeytan olmaz."
Ardından bir kahkaha duyuldu. Min Yoongi'nin eşsiz kahkahasıydı.
"İnan ki bu umrumda değil!"
Gözlerimden ne ara yaşlar aktığını bilmiyorum. Yere çökmüş ağlıyordum.
Devamını dinlemeden kalkmış ve Taehyung'u bulmaya gitmiştim.
Nerede olduğunu biliyordum. Her meleğin kendine özgü sinyalleri vardı. Mesela beni bulmak biraz zordur. Melez olduğumdan kaynaklanıyordur.
Geldiğim kapının önündeki muhafızlara baktım. Içeri almayacakları her hallerinden belliydi. Konuşmalarına müsaade etmeden alınlarına dokunup bayılmalarını sağladım.
Kapıyı açtığımda yatağın üzerine oturmuş, kollarını göğsünde kenetlemiş somurtan bir Taehyung vardı.
"Jungkook!"
Koşarak yanıma gelirken görmemesi için hemen göz yaşlarımı sildim. Sarıldı.
"Hemen anlatıyorsun. Kim sana ne yaptı ?"
Anlamıştı. Gerçi kim görse şu surat ifademden anlardı.
"Bişey yok."
"Hemen anlat yoksa kıçını tekmelerim."
Gülümsemiş ve anlatmaya başlamıştım.
Taehyung ⚚
Jungkook'un anlattıklarını şaşkınlıkla dinlemiştim.
"Siktir! Jungkook yoksa sen ona... ONA AŞIK MI OLDUN ?"
"B-bilmiyorum."
Gözlerini kaçırarak yanıtlamıştı. Birde bu eksikti.
"Kim kime aşık olmuş ?"
Kapıdan giren bedene bakmıştım. Yerdeki muhafızları kontrol ediyordu.
"Senin o sikik kuzenini evire çevire sikeceğim!"
Jungkook ağzımı kapatıp susmamı söyleyip duruyordu. Yazık, bu gerizekalıda aşık olmuş haberi yok.
Alaycıl bir kahkaha duyulduğunda Jimin'e dönmüştüm.
"Cidden bunu ona yapabileceğini mi sanıyorsun ?"
"Görürsün şimdi sen !"
Hızlıca ayağı kalkmış, kapıya gidip onu itmiştim. Koşar adımlarla üst kata çıkıp, muhafızların anlık şaşkınlığıyla içeri girip, masada önündeki haritayı inceleyen bedenin yakasından tutup ayağa kaldırmıştım.
"SENİ PİÇ KURUSU!"
Suratına vuracakken gözleri simsiyah olmuş ve bana elini bile sürmeden geri itelemişti.
Siktir be ona bir adım bile atamıyorum.
Oda ya girenlerle onlara dönmüştüm. Jungkook şaşkın ifadesiyle Yoongi'ye bakıyor. Jimin kapıya yaslanmış kahkaha atıyordu.
"Aptal."
Jungkook Yoongi'ye yaklaştığında ona ne kadar bağırsamda dinlememiş, Yoongi'nin yanağına ellemişti.
"SENİ ÖLDÜRECEĞİM OROSPU ÇOCUĞU!"
Yoongi'nin Jungkook'a yaptığıyla bu sefer cidden onu öldüreceķtim.
Yz:Off biraz kaos ekşın olsun istedim. Bu arada Yoongi acaba Jungkook'a naptı ?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Diablo Et Amour D'ange~Yoonkook ♚🕆
FanfictionBiri güle dokunduğu an solmuştu. Diğeri solan güle dokunduğu an yeniden açmıştı. -Gözlerin,beni gözlerine hapset -Gözlerime bakma,yanarsın. /Sen su,ben ateş,ya sen beni söndürürsün ya da ben senin akışını durdururum./ Diablo et amour d'ange»Şeytan v...