WAS HAPPENIN!

88 14 9
                                    

Bu kadar şaşıracaklarını bilmezdim. Hayranlarımdan bahsediyorum sanki ... kocasının hamile olduğunu öğrenmiş kadınlar gibi ... Evet evet! Onlar gibi. Aslında eğer yakınlarımdan olsalardı anlam verebilirdim bu hareketlerine. Nası olsa bende bir yakınımın öldüğü haberini duyduktan 2 yıl sonra yasadığını öğrenseydim bende böyle olurdum. Kabul. Ama dediğim gibi yakınlarım değiller. Bu arada yakın deyince Louis nerede cidden merak ettim. Konserden önce kulisteydi fakat döndüğümde yoktu. Onu aramak için giyinme/kıyafet odama girdim. buraya gelmeden önce giydiğim elbisemi bulup şortumun cebinden telefonumu çıkarttım. Şifreyi girdim ve Louis'in nuramasını tuşlayıp arama butonuna bastım ve hoparlöre aldım. Kıyafetlerimi değistireceğim bu yüzden.Telefon açıldığında kıyafetlerimi değiştirmeye başladım.

"Alo."

"Oh Liam ben Lucy" utanarak söylemiştim. Ne yapabilirim aramam bile yüzsüzlüktü.

"Evet hatırladım şu Goding olan değil mi?"İğneleyerek söylemişti.

"Evet... Imm şey bu haftasonu boş musunuz?"

"Evet. ne için sormuştun?"

"Şey kendimi suçlu hissediyorum ve bir şeyleri açıklığa kavuşturmam zorunlu gibi hissediyorum. Size herşeyi açıklayacağım olur mu lütfen?"

"Pekala benim için tamam çocuklara ne düşünüyorsunuz?"

"Hoparlörü mü açtın?"

"Evet ve  çocuklarda onayladı nerede olmalıyız?"

"Pekala ımm şeyde olurmu eskiden büyülerim konusunda çalıştığımız yer?"

"Olur saat kaçta?"

"Bütün hafta sonu ordayım yola çıktığınızda haber verin yeter."

"Tamam."

"Bir de Louis nerede?"

"Yanımızda."

"Peki niye Louis değilde telefonu sen açtın?"

"Sevgili Babacık (!) Telefonumla kaçmasaydı ben açacaktım!"

"Pekala haftasonu görüşürüz."

Diyip telefonumu kapattım. O tapınak hem boks salonu ve büyülerimi ve iksirlerimi yarattığım yer. O iksirlerle herşeyi yapabiliyorum ya bir insanı kendime aşık edebiliyorum, hız, güç, görünmezlik gibi iksirler hazırlıyorum.nBoks salonu ise... benim öfke sorunlarım var çabuk öfkelenirim ve öfkelendiğim zaman gözüm hiçbir şey görmez (yazar kendini anlatıyor) ve sinir krizleri geciririm birilerine zarar vermemek için boks salonu yaptırdık bizde. Kıyafetlerimi giydikten sonra konserin yapıldığı alandan çıktım. Range Rover'a binip evime doğru sürdüm. Bir kazdan son dakikada kurtulduğumda arabadan inip bana çarpacak olan kişinin arabasına doğru yürüdüm. Arabanın sahibini gördüğümde dondum kaldım. Hayır Hayır bu Harry değildi bu benim düşmanım Mike'dı.

"Sen hala ölmedinmi?!"

"Gördüğün gibi hayır."

"Öyleyse seni ben öldürmeliyim."Bunu dedikten sonra (Mike şahısı söylüyor.) silahını çıkardı ve bana ateş etmeye başladı ama salak benim vampir olduğumu bilmiyor. Yazık. Mermisi bittiğinde bana şaşkın şaşkın bakıyordu niye ölmedim diye ama bende sinirlenmiştim bana nasıl ateş edersin lan!? Kimsin oğlum sen. şimdiden gözlerimin kırmızı olduğunu hissedebiliyorum. Vücut ısımın yarımın soğuk diğer yarımım ise yanıyordu anlamamak zor değildi en sonunda ellerimden alevler çıkınca ona saldırmam gerektiğini hissettim ona doğru koşup yumruğumu suratına geçirdim. Sinirim hala geçmiş değildi ve geçmeyede niyetli değildi kimse bana vuramamışken bu mike salağı bana vuruyor! Kim bu hakkı sana veriyor HA! Ölümün benim elimden olacak dostum!!!!!!!!!

TRUE LOVE TRUE BLOOD [DÜZENLEMEDE]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin