Onu Sevmek KIRMIZIYDI.

2.Bölüm

Gözlerimi birkaç kez kırpıştırıp başımdaki insanları analiz ettim.Efe dizinin üstüne çökmüş elini başımın altına almış resmen kendinden geçmişti uyandığımı bile fark etmemişti.Ahh Efe'm benim.Nasılda endişelenmiş! Onun dizinden güç alarak doğrulup kısık sesimle Efe diyip sarıldım boynuna direk o'da bana sarılıp anlımdan öptü bu gerçek arkadaştı hiç olmayan kardeşim gibiydi,hiç korktuğumda omuzunda ağlayamadığım babam gibi ve şuan herkes bize bakıyordu.Ahh o çocuk nerede?!?! diye iç geçirirken  arkadan soğuk bir ses "al su iç" demesiyle arkama döndüm işte o Kahverengi gözler benim mavişlere dikilmişti ki yüzüme çarpan suyla kendime geldim ardından o kahverengi gözlü çocuk daha doğrusu o kabuslarımın efendisi konuşmaya başladı.

-Al dedik sana dimi ?

-Sen manyakmısın be.Suyu yüzüme çarpmakta neyinnesi?!?!

-Amma uzattın hee insanlık etmeyede gelmiyorsun.

-Bu senin insanlık anlayışın mı?!?!

-Evet. dedi ukala bir şekilde ahh doğrusu hem bu kadar yakışıklı hem bu kadar ruhsuz ve soğuk olması garip.Adi herif işin garibi bu benim rüyalarıma nasıl giriyor gerçekten bu düşünce bile ürpermeme sebep oldu.Efe'nin elinden tutup kalabalığın az olduğu bir köşeye  götürdüm.Efe bişeyler anlamış olcak ki konuşmaya başladı.

-Noluyor mavişim?

-Efe ben çok korkuyorum hani sana bahsettiğim kabuslarım var ya işte orda gördüğüm çocuk şuan burda o bana suyu getiren.

-Saçmalama Lina benzetiyorsundur.

-Yaa hayır Efe vallahi o.

-Sen iyi değilsin sanırım hastaneye gitmek istermisin?

-Off bana inanmiyorsun değil mi Efe?

-İnanıyorum ama anlıyamıyorum istersen gidelim buradan.

-İyi olur. diyip Efe'nin kolunun altına sığındım Efe'de beni sıkıca sarmıştı zaten çok kötü hissediyordum.Herneyse biz çıkışa doğru ilerlerken o çocuk ve yanında dudaklarının az önce sömürüldüğünü belli olan kız ile görüş alanımıza girdiler ve bize yaklaştılar aramızda bir adımlık mesafe kalana denk ardından o kız sürtükçe gülümseyip konuşmaya başladı.

-Merhaba siz çiftler partiden erken ayrıldığıza göre evde baya uzun bir gece sizi bekliyor.Ahh bu arada ben Gözde.Bu yanımda gördüğünüz dünya yakışıklısı çocukta Meriç. deyip çocuğun dudaklarına yapışmıştı ki gözlerinden ateş fışkıran Efe konuşmaya başladı;

-Ahh sanada merhaba Gözdecim ama şuna bir açıklık kavuştırıyım herkesi kendin gibi her sabah başka yatakta sabahlıyor sürtük sanma demesiyle Efe'yle birkez daha gurur duyduğumu fark ettim. Bu adı Gözde olan kızında yüzü renkten renge girmişti rüyalarımın efendisi daha doğrusu isminin Meriç olduğunu öğrendiğim çocuk ise kendinden hiç taviz vermeden o soğuk bakışlarıyla beni inceliyordu.Efe'nin kolunun altında rahatsız olduğumu belli eder bir şekilde kıpırdandım o'da Meriçle gözdeye ölümcül bakışlar atıp bahçenin kapısından bizi çıkarttı.Tam ilerlerken Meriç'in soğuk bir o kadarda tatlı sesi kulağıma doldu;

-Heyy siz ikiniz parti daha başlamadı ve az sonra okulun müdürü ve öğretmenler gelip neler yapmamızı anlatıp bize bilgi verecekler gitmemeniz gerekiyo,ama sizin işiniz varsa...

"Ahh ukala Meriç"hemen  atılıp;

-Tamam kalıyoruz!

diye inledim sert tavrımla.Meriç ise sırıtıp Gözde denen sürtüğün yanına gitti.O sırada bizde Efe ile puflara doğru ilerleyip oturduk.Birden alkış ve ıslak sesleri yükseldi.Kafamı çevirdiğimde takım elbiseli bir adam ve yanında en az 15 kişiyle duruyordu.Takım elbiseli adam eline mikrofon alıp konuşmaya başladı ve sadece;

-Bu okulda kural yok gençler,sadece eğlenin,bunlarda öğretmenleriniz. dedi yanındaki insan sürüsünü gösterecek.Ben ve Efe dahil herkes alkışlamıştı.Alkışların ardından müdür bizi serbest bıraktı işte şimdi parti başlıyordu...