"Evet arkadaşlar bu da..."
Jimin ismini söylemediğini hatırladı ve direk konuştu.
"Jimin." Dedi gülümseyerek.
Herkesle tanıştı ve oyun salonunun kafesine indiler.
~
"Nasıl duruyorsun öyle birazdan avizelerin üstüne çıkacaksın diye korkuyorum" Jimin, yoonginin dediği şeye gülerek şişme koltuktan indi. Eğer birazdaha dursaydı düşebilirdi."Hep sarı saçlı olmak istemişimdir jimin. Çok şanslısın"
"Bende bu kadar bilgiye sahip olmak isterdim... Bu arada sen benden büyükmüsün? "
"Evet.. hyung diyebilirsin"
"Tamam hyung"
Derken
Koltuğun devrilmesi ardından üzerimde bir ağırlık hissetim
Gözlerimi açtığımda yoongi vardı.
Ah, lanet koltuk İkimizi düşürmüştü
Jungkook iki genci gördü ve
"Siz orada rahat mısınız? Yastıkta getireyimmi? "
İkisi gülerek kalktı.
Jimin kalkmayla inliyerek geri oturdu.
"İyimisin, ne oldu?!"
"Ayağım acıyor"
"Motorun anahtarını ver jungkook."
"Ama Hyu-"
Yoongi sinirlenerek bağırdı.
"Bu çocuğu ben buraya getirdim, onu böyle bırakmak doğru değil!"
~Motora binişimi hatırlamıyorum. Gözlerimi açtığımda mavi saçları gördüm.
"Önemli bir şeyin yokmuş sadece ayağın incinmiş.
Ve sen uyandığına göre eve gidebiliriz""Sağ ol hyung"
~
"Teşekkür ederim" dedi yoongi
"Sen neden teşekkür ediyorsun? Ben etmeliyim bana katlandın ki kimse kolay kolay katlanmaz" Jimin gülerek söylendi.
"Güzel bir gündü sen ne kadar oyundan zevk almasan da. . Ama en azından üstüne düşmem komikti" Yoongi de gülerek söyledi.
"Rica ederim ne zaman istersen üstüme düşebilirsin" ikisi gülüşürken jimin soru sordu..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Discussion, yoonmin
Fanfictionİçeriye mavi saçlı bir çocuk daldı. Yenimiydi? Derse mi geç kaldı yoksa? Koştura koştura öğretmenin yanında durdu ve gülümsedi "Durun!" Diye bağırdı. Garip bakışlarla ona bakarken ne olduğunu anlamaya çalışıyordum. Hoca Umursamazca 'ne var' Diye bö...