Sexy Crack İn My Dream

7

Sessiz bir şekilde mum sokağa doğru ilerlerken başım aşağı eğik,irislerim ise geçtiğimiz yolların taşlarını ezberlemek istercesine odaklanmıştı yürürken.

Sessizliğini ilk bozan Namjoon oldu.

Namjoon:Neyle karşılaşacağımızı çok merak ediyorum.

Jin:Bende. Belkide bir hiç.

Dediğinde adımlarımı sürdürmeyi kesip yolun ortasında öylece baktım onlara. Yüzlerindeki ifade 'ne oluyor?' der gibiydi.

Hoseok:Evet ya hadi dönelim belkide boşa gelmişizdir bu yolu. En iyisi geri dönmek bunu da bir gezinti olarak harırlamak.

Jin: O kadar yolu geldik vazgeçmek olmaz bundan sonra.

Onun bu söyleminden sonra hiçbirşey demeden yürümeye devam ettik.

İşte 9/A ismi 'Rich bitch club' kim biryere böyle salakça bir isim verir ki? Diye içimden geçirmeden edemedim. Cidden salakçaydı.Namjoon konuşmaya başlayınca dikkatimi toparlayıp ona döndüm.

Namjoon:Hiçbirşey yokmuş ve buraya gelmemizin amacı yalnızca içki içip eğlenmekmiş gibi davranacağız. Tamam mıdır?

Jin hyung ve ben onaylarcasuan kafamızı salladık ve adımlarımızı clubın girişine çevirdik.

Biz bir masaya yerleşirken Jin hyungda içkilerimizi almak için bara gitti.

Hoseok:Namjoon çok heyecanlıyım. Avuçlarımın içi terledi heyecandan. Acab-

Derken bir çığlık kopmuştu clubta. Herkesin bakışları çığlığın koptuğu yere deyerken.  Gördüğüm manzara karşısında şaşırmamam ve sinirlenmemem olanaksızdı. Tamam biraz da tırsmış olabilirim ama birazcık.

Üç koca adam yakalarından havaya kaldırdıkları çocukları silkiyorlardı.
Ve evet doğru bildiniz,çığlığın sahibi Jimin ve havadaki diğer iki salakta Kook ve Tae'den başkası değillerdi.

O da nesi? Tae nin sıkıca sarıldığı yeşil deri kapaklı bir kitap mı? Hem de bizim aradığımız yeşil deri kapaklı olan kitap????

Düşüncelerimden sıyrılıp bizim çocukların yanına doğru sinirle giden Namjoon ve Jin hyunga ben de katıldım.

Şimdi o koca adamlar ve üç gerzeğin bulunduğu yerdeydik. Aman Tanrım bu adamların 3 de aynıydı yani üçüzlerdi oeorıeıwowo😂😂😂😂

Namjoon:Hey sorun nedir?

"Bu cılız velet benim viking cosplayi yaptığımı sanıp sakalığımı çıkarmamı istedi.Ona başımdan gitmesini söylerken sakalımı çekiştirmeye başladı" dedi Jimini sallayarak 1. adam.

"Sonrasında bu velet benim omzuma oturdu nasıl olduğunu anlayamadığım bir şekilde ve bana 'Vikingsen vikingliğini göster koçuum' diyerek boynumu yukarı doğru çekelemeye başladı" dedi Kook'a öldürücü bakışlar atarken 2. adam.

Bizim ve ortamda bulunan diğer kişilerin de bakışı 3.adam ve Tae ye dönmüştü.

"Bu birşey yapmadı. Arkadaşlarından eksik kalmasın diye bende bunu havaya kaldırdım." dedi (y/n:poor tae jwzjjsjzjne)

Jin:Biz onların yerine özür dileriz lütfen onları yere indirin ve kendimizi affettirmek adına size ısmarlayacağımız biraları kabul edin.

Bira lafını duyunca bizim çocukları direk bıraktı adamlar. Evet öylece yere bıraktı. Azcık canları acısında akılları başlarına gelsin.Birdaha sözümüzden çıkmasınlar.

Jin hyung barmene gidip siparişleri adamların masasına gitmesini söyledi ve hesabı ödeyip geldi.

Hepimiz clubtan ayrıldıktan sonra yine sessizce karavana doğru yürüdük. Kimsenin ses çıkartmayışından büyük olanların küçük olanlara patlayacağı barizdi ve küçük olanlar da bunun bilincinde olduğu için sessizliklerini sürdürüyorlardı.Fırtına öncesi sessizlik.

Kısa bir sürede olsa bir aksiyon yaşamıştık ve bu beni yormuştu. Hemen evime gidip yatağıma sarlmak istiyordum.

Hepimiz karavana doluştuğunda Namjoon anahtarları çevirdi ve Seule geri dönüş yolculuğumuz başlamış oldu.