Gökhanla mesajlaşıyoduk yine ben her zamanki gibi şikayetini çekmesini istiyordun ve bugün çekmesse Ahmet mahkemeye çıkacak. Gökhan her zamanki gibi beni sinir ediyor, aslında Gökhan yanımdaymış beni izliyormuş. En son bi karar verdik beni saat 12:00 de ofisine çağırdı. Gökhan'ın ofisine gittim ama Gökhan ofisinde yoktu sekretere sordum kahve almaya gitmiş. Bende o sırada masanın üzerinde duran bi kağıt vardı. Kağıda bakim derken masanın üzerinde duran kolanyayı kağıdın üstüne döktüm. Biraz sonra Gökhan geldi ve gördü
Gökhan: naptın sen Pelin ben bunun üstünde tam 1 hafta çalıştım ve sen 2 saniyede içine sıçmışın.
Pelin: ya çok özür dilerim Gökhan yanlışlıkla oldu
Gökhan: Bu hatanı ancak benim evime geleceksin bana yemeğimi hazırlayacaksın
Hafif bir tebessümle "tamam olur...) dedim.
Gökhan'ın evine gittik Gökhan projesini yeniden çiziyordu. Bende dolaptaki malzemelerle bi kaç yemek yaptım ve Gökhan'a verdim.
Gökhan: Milkshake'imi unutmuşsun Pelin.
Oflayarak dolaba gittim ve milkshake'i getirdim. Zil çaldı bir anda teleşa kapıldık kapının deliğinden baktım ve zili çalan kişi Mete'ydi. Kapıyı uzun bi süre açmadık. Mete hem zili çalıyor,hemde Gökhan'ı arıyordu. Olamaz kesin telefonun sesinide duymuş olmalı. Ne yapacağımı bilmiyordum, Mete bizi böyle görürse kesin ama kesin yanlış anlicaktı. Allah'ım ne yapacaktık...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Mevsimi
Paranormalo kadar karmaşık bir aşk ki bi taraftan mutluluk bi taraftan hüzün