Finally Together.

1.8K 99 17
                                    

''Ah,lanet olsun!'' diye sinirle homurdanarak uyandı. Yüzüne vuran güneş ışıklarını yastıkla engellemeye çalıştı. Çok aptalcaydı,tabii ki de. Ama şu zamanlarda yaptığı şeylerin çoğusu aptalcaydı.

Yavaş bir şekilde yataktan kalktıktan sonra hışımla perdeleri kapattı. ''Saçma sapan bir yerde saçma sapan bir gün daha.'' diye mırıldandı. Aynanın önüne geçip kendine baktı,kırılmış saçlar,mor göz altları,uçuk bir dudak. Şu an o burada olsaydı,bu haline ne derdi diye merak etti.

İlk önce halime kahkalarla güler,sonra bütün malikhanenin hizmetçilerini çağırırdı. Evet,kesinlikle burada olsaydı öyle yapardı. Ama burada değildi. O gittikten sonra evde ki bütün hizmetçileri kovmuştu. Arada gelip giden arkadaşları dışında yalnızdı şimdi.

O burada olmadığı için,sadece bir büyü ile iyileştirdi kendisini. Aynanın yanında ki bir resim çekti dikkatini,birlikte çekildikleri en son resimdi bu. 

Resimde,genç adam o zamanlar güzel bir şekilde dalga haline gelmiş saçlarını karıştırıyordu. Kendisi ise onun yüzüne krema sıkıyordu. 

Derince iç çekti,ne kadar mutluydu o zaman. Daha doğrusu ne kadar mutluydular. Resmi eline aldı. Uzun bir süre daha baktı.

Asasını çıkarıp,resme doğru tuttu. ''Incedio.'' diye geçirdi aklından.

Resmin yavaş yavaş yanıp tutuşmasını izledi,en sonunda küller yerde küçük bir tepecik oluşturmuştu. ''Akla-pakla.'' diye düşündü bu sefer.

Geniş,uzun ve büyük merdivenlerden inerken bir an merdivenleri de ateşe verme duygusu kabardı içinde. Ne de olsa çok anıları olmuştu burada,ne oyunlar oynamıştılar burada..

Kafasını dağıtmak için duvarlara baktı. Yeşil ve gümüş..en sevdiği renklerdi. Asıl şimdi aklına gelen anı ile suratını buruşturdu.

Ellerinde asalar ile,büyüyle duvarları boyuyorlardı. En büyük merdivenin uzandığı yere baktı Hermione. ''Burayı da sarı kırmızı yapalım!'' diye cikledi. 

''Ama zaten Giriş'i öyle boyadık!'' diye dudak büzdü sevdiği adam. Çok ünlü o bakışı ile bakıyordu ona. 

Yine dayanamamıştı işte!

Asası hızla havayı yardı,duvarı patlatmıştı. Bir süre önünde ki parçalara baktı. O şimdi burada olsaydı ne derdi peki? En sevdiği duvarı patlattı diye kızar mıydı acaba?

Asasının küçük bir sallamasıyla duvarı eski haline getirdi. Bir an yanında birisinin varlığını hisseder gibi oldu,sağına döndü hemen. 

Oradaydı. Ama elini uzatırsa ona dokumayacağını biliyordu. Çok olmuştu bu çünkü.

''Merak etme,yine eskisi gibi oldu.'' dedi onay verircesine. Adam,memmun bir şekilde kafasını salladı ve yok oldu. 

Evet,artık tamamen delirdim. diye düşündü kendi kendine. Kendini koltuğa attı. Televizyondan rastgele bir kanal seçip açtı.

''Sonunda Beraber.'' 

İsminden bile nefret etmişti,sinirle kumandayı televizyona doğru fırlattı. Daha sonra düzeltirdi nede olsa.

Ayağa kalkıp,balkona doğru ilerledi. Kapıyı açar açmaz,soğuk Kasım havası yüzüne vurdu. 

Aynı onun elleri gibi. Bu sefer aldırmadan,balkona girdi. 

Manzarayı izlerken,burasını neden seçtiğini daha iyi anladı. Upuzun kırlar uzanıyordu hemen önünde. Onun ilerisinde,yemyeşil ormanlar. Onun da arkasında uçları beyaz dağlar.

Finally Together.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin