1.bölüm

33 10 8
                                    

Siren sesleri kulağımı acitmasina rağmen arabada sabit yüzle gitmeye devam ediyordum arabayı süren 40'lı yaşlarda ki ama bana baba sevgisi gösteren cemil bey "ilk günden iş ha , ilk günden ders işlemek gibi kötü ve yorucu olması lazim" dedi alay edercesine gülümsedim ve "aynen öyle hem heyecanlıyım hem de korku doluyum" dedim. Bana bakti gülümsedi sonra tekrar yola baktı.
Yarim saate yakın bir süre sonra vardığımızda benim gibi genç 20'li yaşlarda ki bir adamı gördüm "o da mi yeni?" "Babası bu karakolun sahibi küçüklüğünden beri burada kerata" dedi gulumsedim ve arabadan indim tabi ki gülümsemeyi kestim sonuçta cinayet yeriydi üstüne bir de espiri mi yapaydim?
Gözlüklü orta yaşlı bir kadın geldi ve "adam hakkında ne biliyoruz?" Dedi herkes sadece bakmakla ve kem kumle yetindi o da derin nefes aldı ve verdi sonra konuşmaya başladı :
"54 yaşında adı Kadir Ilkak ,zengin bir evi,villası ve yati var burada yani  yatağında ölü bulundu" adama bakti ve beni ve az önce gördüğüm benim yasitimdaki adamı gösterip " siz gencler içeri gidin orada özel ajanimizla konusun" dedi. Ikimizde başımızı salladik ve gittik.
Yürürken "bu arada ben arda"
"Bende mustafa " dedi sonra ciddi yüz yapıp içeri girdiğimizde karanlıkta biri vardı silahımı ona doğru tuttum mustafa da tuttu "ellerin havada buraya gel " diyince o kişinin buraya geldiğini gördüm sonra tam aydınlığa gelmişken karnimda acı hissettim bana dirsegiyle vurmuştu yüzüne bakınca bunun bir kız olduğunu anlamıştım "bana artistlik taslama !" Dedi ince sesiyle bende tam silahi ona dogrultmusken mustafa,"dur arda o bizden biri o leyla ajanimiz"
"Ne?" Kız ajandan çok adını söylemek istemediğim bir şeye benziyordu. Dekolteli elbisesi kırmızı rujlu dudakları muhtemelen duzlestirilmis saçları "eh neden pavyon karısı gibi duruyor? "
Kız ilk başta sinirli bakti sonra utanmis gibi bir hali vardi
"Bu ölen kişiye ölmeden önce mektup gelmişti benim onun sanki kadiniymisim gibi davranmami istediler. Bu yüzden bu haldeyim eğer daha rahat ayakkabilarim  olsaydı sana artistligi gosterirdim"
Bir şey demedim demek ki yanlış kadına catmisim. Kimseyle düşman olma gibi bir amacım olmadığından susmaya yeyledim .. .
1 Gün sonra
"Otopsi çıktı mı? "
"Evet selda hanım "
"Güzel.. " dedi gözlüğünü düzeltirken"şu dünkü polislere ben açıklamaları yaparım dosyaları alabilir miyim?"
"Elbette " dedi doçent Ali.
Selda, sade topuzu ve hep giyindigi siyah takım ile girdi içeri, içeride 9-10 gibi kişi vardı çünkü herkeste dedektif olmasa da herkesin fikrinin önemi olduğunu düşünürdü.
"Leylacigim gel buraya" dedikten sonra dün kötü bir şekilde tanıştığım o kız yanına çıktı açıkçası simsiyah kıyafetlerle dünkü kadar ateşli gözükmüyordu.
"Evet selda hanım bildiklerimi anlatayım... Ben geldigimde tehdit mektupları arttı ve ilk villasini sonra da yatini yaktığını ima etti ama bunlar dogru olamazdi çünkü siz oradaydiniz ve orası sizin kontrolünüz altındaydı. "
Sel:"Yani...?"
Ley: "yani bu kişi gerçekten de orada değildi, orda olmayan biri olması gerek çünkü oradaki kimsede telefon yoktu"
Sel:aferin başka bir sey var mi?
Ley: "evet bu kişinin gözü yeşil renkte"
Sel: "bunda mantık yurutemiyecegim, bunu nasıl anladin?
Ley: "gönderdiği mektupta gözlerinin fotoğrafı vardı ve yesildi"
Sel:"aferin sana. Başka? "
Ley"maalesef benden bu kadar"
Sel:"pekala en azından elimizde bilgiler var bu kadari yeter, evet Hikmet bey bu gün ne gibi bir tahminimiz var?"
Hik:"bence temizlikciydi!"
Selda hanım derin nefes alıp verdi ve
Sel:"Kaç kere söyleyeceğim hikmet bey her zaman temizlikci katil olmuyor ,25 yıldır burdasiniz 55 yaşına gireceksiniz artik anlamaniz lazim"
Hik:"ama okuduğum romanda..."
Sel:"Hikmet bey..." dedi hizlica nefes alıp verirken "lütfen susun."
Hik:"peki"
***********
Sonunda oradan çıkmıştık ne biçim bir şeydi herkes birini suçluyordu. Spartakus bile bu kadar zor bulunmamıştır.
"Merhaba"
Ilk önce kim olduğunu cikaramasamda sonra onu tanıdım
"Merhaba mustafa"
"Merhaba , iyi hafizan varmis"
"Yok be bir gün geçti unutmadim"
"Olsun mesela leyla iki güne bir beni unutur"
"Aslında unutmuyorum..." boynumda bir el hissettim bu oydu ve elini boynuma dolayip küçümseyici bakışlarla mustafaya bakıyordu;
"Görmezlikten geliyorum." Dedi ama gulumsemedi sadece ciddi suratını korudu ve etrafa bakındı elini boynumdan çekti sonra bana baktı ve gözlerini aşağı düşürdü "bak iyi anlasmamizi istiyorsan bana bayan demeyeceksin, hic bir türlü normal kizmisim gibi yaklasmayacaksin, bana aptal davranmayacaksin tamam mı? "
"Peki"
"Iyi "
*********
En sevdiğim romani okuyordum. Aslinda okuyamiyoedum. Gozlerim romandaydi ama aklim olanlardaydi. Tam yeni sayfayi ceviriyordumki telefon caldi. Numarayı tanımıyordum.
"Alo?"
"Merhaba arda beyle mi görüşüyorum? "
"Evet?"
"Ben selda hanımın erkek çalışanlarından biriyim yarına bir plan varmış erken saatte gelmeniz lazım "
Esneyerek "peki peki yarın gelirim de kaçta gelim? "
"Saat 7-7.30 gibi gelmeniz iyi olur"
"Peki görüşürüz "
"Görüşürüz " dedi ve kapattı.
Romanima devam edemeyecek kadar uykuluydum bu yüzden ayracimi içine koyup uyudum.
**********
Saat 7 idi alarmla kalktım. Kendime bir şeyler hazırlamak istedim ama yarım saatte bir lokma yediğim için bu fikrinden vazgeçtim.
Arabaya bindim ve yola koyuldum.
**********
"Aramızda olmayan biri var mi?"
"Hayır "
"Arda yok "
"Ben burdayım "dedim ve elini kaldırdım
"Evet sizi buraya toplama sebebim..."
"Hizmetciyi yakalamak!"
"Hayır hikmet bey sizi toplama sebebi-"
"Onu yakalamazsaniz kaçacak!"
"Hikmet bey! Beni delirtcek misiniz?"
"Hayır ama hizmetçi delirtebilir"
Selda hanımın gözleri dolmuştu .
"YETER BABA "diyince herkes hüzünlü baktı ama ben onun babası olduğuna çok şaşırmıştım aslında azcik benziyo- hayır hiç benzemiyordu kendisi kumraldi babası ise sarışındi, biri ciddi öteki ise... eh işte.
Selda hanım ağlayarak odadan çıktı önce Leyla sonra da ben arkasından gittik.
"Artık dayanamiyorum "
"Selda hanım lütfen hastalığı yüzünden böyle biliyorsunuz"
"Evet ama bu beni öldürüyor "
"Ne hastalığı? " diye sorduğumda leyla beni kolundan sertçe çekti ve biraz daha uzağa götürdü
"Yeniden diye sana bir sey demiyorum. Bilmemeniz normal. Selda hanımın babası Hikmet bey aslında... şizofren. Babası burayı aldıktan sonra karısınin burdan biriyle kaçıp öldüğünü öğrenince aklını kaçırdı. Sanki burada sefimizmis gibi yaşamayı tercih ediyoruz. "
"Vay canına... şimdi selda hanımı daha iyi anlıyorum..."
Hemen selda hanımın yanına gittim ve yanına oturdum
"Siz aslında gerçekte-"
"Biliyorum sulu gözüm aptalim değil mi?"
"Hayır siz aslında çok guclusunuz"
"???"
"Evet bu kadar yıl burada babanızın hastalığını,  annenizin yokluğunu cekmenize rağmen gene de sabit olarak kalmissiniz bu gerçekten etkileyici, herkes bunu yapamaz"
"... " gözyaşlarını sildi ayağa kalktı ve
"Haklısınız teşekkür ederim"
"Önemli değil " dedim. "Hadi gidelim" dedi ve önden gitti. Leyla ise yanima geldi ve "nasıl... ne?" "Bazı kişilerde böyle yetenekler var" dedim
"Hemende havaya gir ha" dedi koluma dirsek attı.
"Ah" dedim kolumu tutarak
(27.10.2018)

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 30, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Obsessed/Takıntılı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin