Nihayet yarın olmuştu. Çok heyecanlıydım. Hiç vakit kaybetmeden çalışma odasına gittim. Saffet hoca her zamanki gibi oradaydı. İçeri girdiğimde;
"Hoş geldin""Hoşbulduk hocam"
"Heyecanli mısın?"
"Elbette"
"Sakin ol. Şimdi sana neler yapacağını anlatacağım. Öncelikle bu mekanizmaya gireceksin. Ve gözünü kapatacaksın. Belli bir süre sonra neler olacak bende bilmiyorum açıkçası. Sadece şunu söylemeliyim ki şayet birşeyler olursa soğukkanlılığını koru ve korkma."
Dediklerini kafa sallayarak onayladım. Şimdi sıra o mekanizmaya girmek ve neler olacağını görmekteydi. Usulca kapağını açtım. İçine girdim. Saffet hoca kapağı kapatana kadar telkinlerde bulunuyordu. Ve sonunda kapağı kapatmıştı. Artık Saffet hocayı duyamıyordum ve bu durum beni oldukça ürkütüyordu. Aradan birkaç saniye geçtikten sonra bir uğultu başladı. Oldukça uzun süren bu uğultu yerini tiz bir sese bıraktı. Bu ses zamanla kulağımı rahatsız etmeye başladı. Arada sırada Saffet hocaya sesleniyordum fakat beni duymuyordu. Açıkçası iyice korkmuştum. Çünkü neler olacağı hakkında hiçbir fikrim yoktu. Biraz sonra gözlerim istemsizce kapanıyordu. Kapanmasına engel olamıyordum. Ve artık gözlerim iyice kapalıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zamanda Kaybolmak
Science FictionÜniversite'de öğretmeni ile birlikte bir makine yaparak zamanda yolculuk yapmak isterler. Fakat işler istedikleri gibi gitmez. Devamı anında gelecek.