🎀 EMANET 🎀

438 24 58
                                    

"Bazılarımız şiirlere, şarkılara, filmlere, kitaplara tutunuyor. Sanırım artık insan, tutunamıyor insana..." Oğuz Atay

...Ümit'in ağzından...

"Sen ne saçmalıyorsun. Senin ne işin var burada? Bir insanlık yapalım dedik başımıza gelene bak . Sana yardım etmiş olmam, sana ne evime girebilme cesareti verir ne de bana hakaret edebilme hakkı. Hele ki o kucağında ki şeyle nasıl girersin?"

"Yazık o çocuğa asla onun yerinde olmak istemezdim. Sizin gibi kalpsiz bir insanla aynı evde yaşaması ne kadar da zordur"

Sinirle ayağa kalktım. Üzerine doğru yürümeye başladım. Ben gittikçe o da geri geri adım atıyordu. Korktuğunu titremesinden ve ürkek davranışlarından anlasam da bana dik dik ve cesur bakıyordu. Gözlerimin içine içine bakıyordu.

Aramızdaki mesafe yok denecek kadar az olduğunda ise beni bir anda ittirdi. Boşluğuma denk geldiği için geri gittim haliyle.

"Sizden korkmuyorum"

Kapıya doğru gitti,çıkmadan önce de

"Bir de bence insanları sevmeyi deneyin o kadar da zor değil. Sevmek her zaman nefretten daha kolaydır."

dedi. Kapıyı kapatıp giderken ben de odama gittim. Yatağa kendimi attım. O kız ne biliyordu ki sanki. Sadece güldüm dedikleri için. İnsanları anlamadan dinlemeden hayatları hakkında hiç bir bilgi sahibi olmadan eleştirmek ne kadar da kolaydı insanlar için. Ben o çocuğu asla sevemezdim. Ne zaman gözlerini görsem annesi geliyordu aklıma ve onun ölüm sebebi, sinirlerime hakim olamıyordum . Bu düşüncelerle aniden nefessiz kaldım adeta. Yatakta biraz doğruldum . Komodinin üzerindeki bardağa su koyup ilaç kutusundan ilaç alıp suyla içtim. Yavaş yavaş kendime geldiğimde yatağın içine girdim. Ne zaman uyuduğumun bile farkında değildim .

"Ümit Bey. Yemek hazır "

diyen yardımcı ile uykumdan uyanmıştım.

"Tamam geliyorum birazdan."

Yataktan kalkıp aynadaki görüntüme baktım. Ne kadar da güçlü ve yıkılmaz görünüyorsun öyle Ümit Bey. Halbuki ikimizde biliyoruz ne olduğunu ne olacağını. O kızın dediği geldi aklıma "Sevmek nefretten daha kolay." Belki de öyledir ama yaşamak için bir nedeni olanlar için,dedim aynadaki görüntüme acı bir tebessüm yollarken.

Salondaki yemek masasında oturup tek başıma yemeğimi yedim. Masadan kalkınca yardımcı kıza

"O baş belası da yedi mi yemeğini"

diye sordum.

"Yedi efendim merak etmeyin. "

"Sen sana sorulana cevap ver sadece. Yorum yapmanı isteyen mi oldu senden. Ayrıca merak etmiyorum gece gece başıma bela olmasın diye sordum."

"Özür dilerim efendim."

dedi ve gitti kız.

Elimdeki kahve fincanı ile işyerindeki toplantı için tekrardan dosya hazırlamaya koyuldum. Toplantının ortasında rahatsızlık yaşadığım ve bunu kimseye söyleyemediğim için adamların gözünde toplantıyı terk eden umursamaz iş adamı profili çizmiştim. Tekrardan dosya hazırlamaya ve yeniden toplantı yapmaya ikna etmiştim onları. Dosyayla işim bittiğinde saat 03.00 e geliyordu. Dosyayı bırakıp odama gittim.

Yatağa girdim ve elimi başımının altında birleştirdim. Telefonuma gelen mesaj sesi ile telefonu elime aldım.

"Merhabalar canım. Benden rica ettiğin için köpekle ilgilendim. Borcunu ödemek için yarın bir kahveye ne dersin?"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 22 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

MERHAMETLİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin