Duvara yaslanıp ayakta durmaya çalışsam da bacaklarım beni taşımayacak kadar inatçıydı. Ah! Gaza gelip de ne hallere düşmüştüm böyle! Bir bardak neyime yetmemişti !? Kabul etmeliyim ki o çocuk bana meydan okurken hayır demek aklıma gelmemişti. Tamam. İkna edici bir bedene sahip olabilirdi. Bunu itiraf ediyordum.
Üstün gayretimle kendimi dışarı attım. Derin bir nefes aldığımda saatler sonra temiz havaya kavuşan ciğerlerimin sevincini midemde hissedebiliyordum. Belki de midemde hissettiğim şey farklı bir sebeptendi? Öğürerek sokağın kenarındaki çöp tenekesine tutundum. İğrenç koku, daha fazla kusmama neden oluyordu. Kaç dakikadır kustuğumu hatırlamıyordum. İçimdekileri çıkarmaya devam ederken omzumu dürtükleyen ellerle irkildim.
"Ne istiyorsun? Kusuyoruz şurada."
‘’Arabama kusarken hiç de seksi görünmediğini sana kimse söylemedi mi?’’
***
‘’Neden beni takip ediyorsun?’’
‘’Borcunu ödemen için sana fırsat tanıyorum güzelim değerimi bilmelisin.’’
Hava soğuktu. Kıçım donuyordu. Kusmaktan boğazım ağırmıştı. Tanımadığım biri beni takip ediyordu. Lanet olsun bu sokak neden karanlık?
***
‘’Daha ne kadar yürüyeceksin. Bence uzlaşabiliriz. Hadi ama!’’
Eli omuzumdaydı. Tamam. Kısa bir süre önce sevgilimden ayrılmış olmam gördüğüm her erkekle birlikte olacağım anlamına gelmezdi.
‘’Sakın bana dokunma!’
"Oops."
Kollarını havaya kaldırarak gülümsedi. Gülümsemesi gerçekten güzeldi. Belki, birazcık, baştan çıkmış olabilirdim.
"Vazgeçmeyeceksin değil mi?"
"Vazgeçmek benim tarzım değil."
Kıkırdadım. Hala sarhoş muydum, yoksa ona mı kur yapmaya çalışıyordum bilmiyordum.
"Vazgeçme o zaman."
Parmaklarımın ucunda kalkarak onun mükemmel dudaklarını kavradım. Dilimi ağzının içine alıp çekiştirmeden önce gülümsediğini hissettim. "Hey, onu paylaşabiliriz." Yüzünün sağ tarafını perçemleri ile kaplamış, nereden çıktığını bilmediğim bir adam iğrenç bir ses tonu ile konuştu. Aslında, klasik bir film gibi olmasını bekliyordum. Yanımdaki yakışıklı onlara karşı çıkacaktı ve aşık olacaktık falan. "Tamam."
Yanımdan gelen sesle titredim. Buna izin vermeyecekti değil mi?
"Onu paylaşabiliriz. 100 dolar benim için yeterli." Tanrım. Neler dönüyor burada?...
