Taşınma- Bölüm 1-

34 6 3
                                    

Gözümü aşağı kattan gelen takırtılar yüzünden açtım. odamdan çıktığımda elinde bizim eşyaları taşıyan birkaç adam gördüm. ah hadi ama bu kadar çabuk mu taşınıyoruz? düşüncelerim babamın yanağıma küçük bir öpücük kondurup Günaydın bebeğim demesiyle dağıldı. o eşyaları taşımakla uğraşırken peşine takılıp konuşmaya başladım

-Ah hadi ama baba bu kadar erken mi?

işlerle uğraşırken bir yandan da bana cevap veriyordu

+Geç bile kaldık güzelim

-daha hiçbir arkadaşımla vedalaşmadım baba

+Merak etme onlara söyledim muhtemelen 2 saat içinde burda olurlar

-Ne yani ben hariç herkes bu gün taşınacağımızı biliyor öyle mi?

+Tam olarak sayılmaz abinde henüz bilmiyor. Baksana, mükemmel bir fikrim var. Neden önce elini yüzünü yıkayıp sonrada abini uyandırmıyorsun?

arkamı dönüp merdivene yönelirken bir yandan da babama cevap verdim

-Hayır baba abimi uyandır mayacağın. Nasıl oluyor da bu gürültüde hala uyuya biliyor?

cümlemi bitirdiğimde merdivenin sonuna varmıştım koridorun sonunda odasından çıkan abimi gördüm ah yine aynı şeyleri yaşamak istemiyorum lavaboya ilk ben girmeliyim.

Lavaboyu kapmak için ikimizde koşmaya başladık. Tam elini kapı koluna koymuştu ki onu itip içeri girdim ve kapıyı kilitledim kapıya vurmaya başladı

-Seni küçük pislik çık şu tuvaletten altıma işemek üzereyim

+Umrumda değil bay uykucu daha hızlı koşmalıydın.

-Sen aptalın tekisin

diye bağırışını umursamadan lavaboya yöneldim

2 SAAT SONRA

Eşyaların hepsi arabalara yüklenmişti Arkadaşlarımın hepsi burdaydı. Daisy hariç. Daisy benim en iyi arkadaşım nasıl olurda gelmez? tamam sinirlenmeye gerek yok belki bir işi çıkmıştır. Hadi ama kimi kandırıyorum bunun son görüşmemiz olacağını biliyor bir işi çıksa da mutlaka buraya gelmenin bir yolunu bulur ama gelmedi işte. Vedalardan nefret eder belkide bu yüzden gelmedi? düşüncelerim içinde boğulurken babamın seslenişiyle kendime geldim

-15 dakikaya kadar yola çıkmış oluruz güzelim tamamen hazır olduğuna emin ol

+Baba Daisy'ye bu gün taşınacağımızı söyledin mi?

-Evet? gelmedi mi?

yüzüm daha çok astım ve

+Hayır gelmedi.

-Üzülme Emma mutlaka gelecektir

dedi ve başıma bir öpücük kondurup gitti. Diğer arkadaşlarımla vedalaşırken iki çift el gözlerimi kapadı Daisy? deyip arkama baktım ve kocaman gülüşüyle bana bakan Bir Daisy gördüm ardından boynuna sarıldım.

-Tanrı aşkına seni kıç kafalı nerede kaldın? beni görmeye gelmeyeceğini düşünmeye başlamıştım bile.

+Gerçekten bunu düşündün mü? Tanrım deli misin sen?

-Kapa çeneni ve daha sıkı sarıl gerizekalı.

dedim yüzüme büyük bir gülümseme yayılmıştı onunda güldüğünü hissedebiliyordum. kollarımı ondan ayırdım ve konuşmaya başladı.

-Bay James ve Martin Nerede? onlarada veda etmeliyim

onu kolundan tuttum ve babamın yanına götürdüm.

-Imm Merhaba. gitmeden önce sizede veda etmek istedim

dedi ve gülümsedi

+Ah Daisy biraz daha geç kalsaydın Emma kriz geçirebilirdi

hemen lafa atıldım

-Hayır baba abartma

dedim ve Daisy'nin kolundan tutup çekiştirdim abimi bulduk

-Hey Martin?

+Daisy? Gelmeyeceğini sanmıştım

-Hadi ama nasıl böyle düşünürsünüz? son dakikada olsa mutlaka gelirdim!

+Tamam bi' şey demedim

-Ee? sarılnayacak mısın?

+Gel buraya

dedi ve Daisy yi kollarıyla sardı. daha sonrada yanımızdan ayrıldı

-Emma biliyorsun Harry'de Londra'da yani eğer karşılaşırsanız...

+Hadi ama koskoca şehirde onu nerde göreyim?

-Taman haklısın sanırım saçmaladım. Kendine iyi bak tamammı sık sık aramayı unutma

+Tamam mutlaka arayacağım seni seviyorum

dedim ve son kez sarıldım ona.

-LONDRA-

nihayet yolculuk bitmişti ve yeni evimize gelmiştik eşya yerleştirme telaşeside bitmek üzereydi ılık bir banyo için şimdiden sabırsızlanıyorum! Banyonun yolunu tuttum ve güzel bir duş aldım çıktığımda saat çoktan onbir olmuştu bile yatağıma uzandım ve uykuya daldım.

-ERTESI GÜN-

babamın öpücükleriyle uyandım.

-Tanrı aşkına baba mükemmel bir uyku için bunun yeterli olduğunu sanmıyorum biraz daha uyumam gerek.

+Daha kayıt için okula gitmemiz gerek hadi uyan artık.

-Bir dakika ne ne ne ne? okul mu? daha dün taşındık ne acelesi var baba? ilk günden okula gitmek istemiyorum.

+Arkadaşlarına alışmalısın Emma hadi artık kalk şu yataktan.

-Evime'de alışmalıyım baba.

+Emma!

dedi sanırım biraz sinirlendi oflayarak yataktan ayrıldım elimi yüzümü yıkadım ve tekrar odama dönüp saçımı düzleştirdim altıma siyah bir dar pantolon giydim üzerimde gri bir t-shirt. aşağı indiğimde babam masaya oturmuş bir şeyler atıştırıyordu arkamdan Martin geldi ve Günaydın dedi. kendimi pek aç hissetmiyordum bu yüzden masaya oturmayacağımı söyledim. Martin'de aynısını söyledi ve arabaya geçtik.

-OKUL-

kayıt işlemleri bitmişti babamla vedalaştık Bayan Carter beni sınıfımın önüne getirdi girmeden önce derin bir nefes aldım Bayan Carter kapıyı açtı sınıf öğretmenine beni tanıttı ve sınıftan çıktı

Sınıf öğretmeni birkaç şey sordu ve boş bir yere oturabileceğimi söyle gözlerimle sınıfı süzdüm ve boş bir sıra gördüm arkasındaki kişiye baktım. bi' dakika! Hayır hayır Harry'mi o? suratında sinsi bir gülümseme varı. hayır o Harry olamaz, olmamalı sadece ona çok benzeyen biri. içimden boş bir sıra daha bulmak için yalvarırken sınıfı tekrar gözden geçirdim ama lanet olsun ki başka bir sıra yoktu geçtim ve önüne oturdum çok geçmeden boynumda hafif bir nefes hissettim

-Selam güzelim. Ben Harry seninle çok eyleneceğiz.

arkamı döndüğümde hala o gülümseme suratındaydı. Nasıl yani beni hatırlamadı mı??!

You PromisedHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin