YIL 2120

11 1 0
                                    

Dünya, 5. Küresel Savaş'la yerle bir oldu. Ülkelerin kaynak ve insan işgücü için birbirlerine açtıkları savaşlar insan neslini gezegenden silme noktasına getirdi.

Kullanılan silahlar, organik yaşam formlarının tamamını yok ederken atmosfer, maskesiz nefes alınamayacak kadar kirlendi.

Gökyüzüne hediye edilen bombalar, yeryüzüne asit yağmurları ve radyasyon fırtınaları olarak geri döndü.

Kalan insanlar yaşamak için birbirleriyle ölümüne savaşmaya devam ederken kaosun dışında bir grup bilim insanı Kuzey Kutbu'nda uzun yıllardır üzerinde çalıştıkları bir yapay gezegen inşa etmeyi başardı.

İnsan ırkına ve yaşamın bilgeliğine değer veren bilim insanları, dünya kendini tamamen yok etmeden önce, insanların binlerce yıldır oluşturduğu kültürü, medeniyeti ve bilgeliği uygun şartlar oluştuğunda yeniden hayata geçirmek adına saklamayı başardılar.

Gemiye öncelikle gezegenin gidişatını iyiye yormayıp yeni bir yaşam alternatifi için fırsat yaratmaya çalışan ve gelecekleri için para harcamaktan çekinmeyen zengin sponsorlar yerleştirildi. Kendilerine "Kurucular" adını verdiler. Lemurya'da yaşayacak olan kişilere onlar karar verdi. Kurtuluş gemisinin tanrıları oldular.

İnsanlar kalan son kaynaklar için vahşice birbirleriyle savaşmaya devam ederken bir diğer grup, Kurucular'ın kararı ile gizlice, özel uçaklarla gelip gemideki yerlerini aldı. Bunlar geminin güvenliğinden sorumlu tutulacak üst düzey askerler, sağlıktan ve bedensel gelişimden sorumlu elit doktorlardı.

Bir başka kafilede ise bilim insanlarının artık işe yaramayacağını söylemesine rağmen insani hırslarından vazgeçmeyen yöneticilerin yüksek bedeller karşılığında gemiye aldıkları politikacılar, petrol zengini şeyhler ve kendilerini aristokrat sınıfa dâhil etmekten modern dünyada dahi vazgeçmemiş olan asilzadeler yer alıyordu.

Gemiye son binen gruptakiler ise vasıfsızdı. Şimdiden kendi kast sistemini oluşturan zenginler, yeryüzündeki konforu ve hükmetme arzusunu beraberlerinde götürmek için son halkaya, yaşamaktan başka hiçbir talebi olmayan ve her şeyi yapmaya hazır olan bir grup insan daha aldı.

Kimsenin buna itirazı yoktu. Güç, hükmedecek kimse olmayınca ne işe yarardı ki?

Son kafilede bulunanlar da gemideki yerlerini aldıktan sonra gemi havalandı ve her şeye rağmen orada olmak için birbirlerini ezen insanları alevler içinde bırakarak gökyüzünde parladı ve söndü.

Gemi, insanlığın sırları ve tüm zamanların bilgeliği ile birlikte, geride kalanların asla ulaşamayacağı kadar uzağa, bir daha asla dönmemek üzere gitti.

İnsanların ölüm korkusuyla ortaya çıkan engellenemez vahşiliği, ortada ne bir devlet ne de otorite bırakmıştı. Herkes kendi dünyasının efendisiydi artık.

En fazla ikişer ya da üçerli gruplar hâlinde sadece hayatta kalma adına bir arada duran, birlikteliği pamuk ipliğine bağlı zayıf koalisyonlardı onlarınki. Dayanışmalar çoğunlukla bir galon su ya da bir kutu konserve yüzünden bitebiliyordu.

Televizyonlar hâlâ çalışıyorken duyulan son bilgi, Lemurya'nın, kurtuluşun son gemisinin, çoktan gezegenden gittiğiydi. Haberle beraber kalplerdeki korku sinsi bir ur gibi büyüdü ve insanlar en saf, en ilkel duygularla kendi kıyametlerini başlattı.

Kalan son yiyecekler de tükendiğinde sıra insanlara geldi. Yakın zamana kadar şiddetle lanetleyecekleri bu davranış hayatta kalmak için yapılacak son hamle olmuştu. Yaşadıkları felaketin acısını birbirlerinden çıkarmak istercesine öfke ve nefretle vahşice saldırdılar birbirlerine.

Yağmaladılar... Parçaladılar... Kaybedecek hiçbir şeyi kalmamış insanların yaptıklarını yaptılar. Öldürdüler... Öldüler...

Milyonlarca yılda çıkılan evrim basamakları birkaç yılda sıfır noktasına geldi. İnsan eti yiyen, zevk için öldüren, iki ayakları üzerinde duran ama insan olmayan insanlardı artık onlar. Aylar sonra çığlıklar kesildi ve dünya, gökyüzünü kaplayan siyah dumanla birlikte derin, iç burkan bir sessizliğe gömüldü.

Kaos,insanlıkla birlikte son buldu.    

Kıyamet Savaşları 1-LemuryaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin