İki gün çok çabuk geçmişti , şuanda hava alanında uçagın kalkmasını bekliyoruz. Evet bekliyoruz dedim ama o biyolojik adamla değil , şöförümüzle. Almanyadaki yeni evime kadar bana eşlik edicekmiş.
Sonunda anons yapıldığında uçağa bindik. Cam kenarındaydı koltugum. Saliha amca yani şöförümüzde yanıma oturacaktı. Kırmızı bavulumu üst bölüme koydum ve yerime oturdum. Uçak on beş dakika geçtikten sonra havalandı.
Bende kulaklıklarımı çıkarttım ve kulaklarıma taktım. Müzigi son ses yaptıktan sonra arkama yaslandım ve gözlerimi kapattım. En iyiside belki uyumaktı. Bu yolculuk gerçekten tam bir işkenceydi. Ah evet gitmek istemiyordum hemde hiç!
Birinin adımı söylemesiyle açtım gözlerimi. ''Masal kızım uyan.'' bu ses Salih amcaya aitti. Gözlerimi hafifçe araladım. ''Geldik kızım hadi.'' Oha ben ayı gibi uyudum mu o kadar saat ya. Yerimden uyuşukca kalktım ve üst bölümden valizimi aldım. Uçak boşalmıştı. Salih amca önden giderken bende onun arkasında ilerliyordum.
Burası sogukmuş lan. Giydigim kıyafetlere lanet okurken Salih amca taksiye binmişti bile bende onun arkasından taksinin arka koltuguna bindim. Çarşamba günü almanca ögretmeni eve gelicekti. Ama bir sorun vardı ben çarşamba gününe kadar evdeki çocukla nasıl anlaşıcaktım?
Taksi durdugunda Salih amca parayı ödedi ve taksiden çıktık. Evin bahçesi çok büyüktü. Salih amca ''Kızım al şu anahtarı.'' dedi bana anahtarı uzatarak. Ve devam etti. ''Odan 2. katta ben içeriye girmiyeceğim.'' Bende anahtarı aldım ve gülümsemeye çalışarak ''Peki.'' dedim.
Tam arkamı döndüm gidiyordum ki Salih amcanın ''Masal'' demesiyle ona koşup sarıldım. Çok seviyordum onu , babamdan göremediğim sevgiyi hep o göstermişti bana.
''Kendine iyi bak kızım'' dedi başımı tamam anlamında salladım ve eve dogru yürümeye başladım. Anahtarı deliğe sokarak kapıyı açtım. Arkama son kez baktım Salih amca gidiyordu. Evet artık buradaydım ve buna alışmak zorundaydım. Evin içine girdim ve girişte göz gezdirdim. Eve krem rengi hakimdi.
Agır adımlarla merdivenden çıkmaya başladım tam son basamağa gelmiştim ki yan odanın kapısı açıldı ve bir kız çıktı içeriden. Sarışındı ve çok güzel görünüyordu açıkcası. Bana bakmadan merdivenleri hızla inerek dışarıya attı kendini. O odadan sesler gelince hızla odaya bakmak için oraya girdimle çıglık atmam bir oldu. Ama bir kaç dakika jeton düştügünde sustum. Bu o birlikte kalıcagım çocuk olmalıydı.
''Hello'' dedim gülümseyerek. Ama cevap vermek yerine kapıyı yüzüme kapattı. Beni odadan şutladı anlıyacagınız. Kapıya görebilcekmiş gibi dil çıkartarak odamı aramaya başladım. Odam onun odasının hemen yanındaydı. Odama beyazın tonları hakimdi. Güzel görünüyordu ve büyüktü.
Eşyalarımı yerleştirsem iyi olurdu. ................ İşlerim bittiginde dolabımdan hello kittyli pijamalarımı çıkardım. Ve üzerimdekileri çıkartarak rahat pijamalarımı üzerime geçirdim. Saat dokuz olmuştu. Ve acıkmıştım! Aynanın karşısına açık olan dalgalı saçlarımı ev topuzu yaptım. Şirin durmuştu. Gülümseyerek merdivenlerden indindim ve mutfağa girdim.
Adını bilmedigim çocuk salonda oturmuş film izliyordu. Buz dolabında bir şeyler bulma umuduyla dolanırken mısır gevregi buldum. Ve büyük bir sırıtışla bir tabak alarak içine boşalttım. Dolaptan süt alarak tabaga döktüm. Bir kaşık aldım ve tabakla birlikte salona gittim. Bana bakmadı bile bende koltuga somurtarak oturdum. Yani tamam türkçe bilmiyorsun ama ingilizcendemi yok gavur!
Mısır gevregim bittiginde sehpaya koydum tabagı ve ayaga kalkarak televizyonun önüne geçtim. Dik dik bakarak '' My name is Masal what is your name?'' dedim sinirle. ''Adım Luke şimdi şu televizyonun önünden çık.'' Ha? Bir dakika bir dakika sen sen türkçe biliyormusun lan? ''Sen türkçe biliyormuydun?'' dedim sorarcasına. Hala televizyonun önünden çıkmamıştım. Ve Lukede bana dik dik bakıyorduç Saçma sorumun sonradan farkına vardım ve televizyonun önünden çıktım. ''Bende nasıl anlaşıcaz diye düşünüyordum burada önceden söyleseydin ya ego yığını'' diye çıkıştım ayakta beklerken. Ama bana bakmadı bile.
Hızla merdivenlerden çıkarak odama girdim. Ah aptal aptal aptal. Ben burada karalar baglıyım çarşamba gününe kadar anlaşıcagımızı düşünerek sen bana türkçe bildigini söyleme. Ego yıgını! Bilgisayarımı alıp yatagıma oturdum. O mal ile orada boş boş durmaktansa bilgisayarda takılırım daha iyi. ........ Biraz facebookta takıldıktan sonra uykum iyice gelmişti artık. Sanırım yatsam iyi olurdu hem uçak yolculugu beni çok yormuştu. Bilgisayarı kapatıp masanın üstüne koydum ve yataga uzanarak gözlerimi kapattım.