Dışarıda yürüyordum. Birden hava karardı ve yağmur başladı. Benim şemsiyem yoktu! Bu kötü, çünkü ıslanmaya başladım.. Galiba evin yolunu kaybettim ve uzun bir yol var..
Birkaç araba geçtikten sonra otostop çekmeye karar verdim. Elimi kaldırdığım anda, uzaktan siyah bir araba geliyordu. Araba çok güzeldi, siyah olması tuhafıma gitse de pek aldırmadım. Yavaşça yürümeye devam ettim. Su birikintisinin yanından geçerken siyah araba da yaklaşmıştı.
Kıyafetlerim yazlıktı o gün, hava güneşliydi,bir anda kararmasına ve yağmurun başlamasına şaşırmıştım. Güzel bir elbise giymiştim. Saçlarım açıktı.
Sonra siyah araba yavaşça yaklaşmaya devam ediyordu 20, 30 veya 40'la geliyordu heralde, hatırladığım kadarıyla! Arabanın içi gözükmüyordu çok siyahtı. Neyse sonra araba yanımdan geçti. Ne mi oldu? Tabiiki de su birikintisini üstüme sıçrattı. Elbisem ve saçlarım mahvolmuştu. Yolumu kaybettiğim yetmiyor, üstüne ıslandım! Neyse ki araba durdu. Ben şaşkınlıkla arabaya bakarken, camı açıldı. 20,19 yaşlarında bir genç çocuk, süper model arabası...! Çocuğun yana doğru yatırılmış kahve rengi saçları vardı. Çok güzel de gözleri ve bana bakıp
''Özür dilerim. Durun size yardım edim.''
dedi. Arabanın kapısını açtı ve peçete alıp indi. Ben de o sırada;
''Aman tanrım! Elbisem.''
dedim, giysilerime bakarak. Çocuk tam peçeteyi getirip bana verecekken, hapşurdum ve öksürmeye başladım. Aksırıp tıksırdım. Zaten hasta olacaktım, kendimi kötü hissederken bir anda anlıyamadan bayıldım.
Gözümü araladığımda bir arabanın içinde arka koltuğa uzanmış halde, elbiselerim ıslak bir şekilde üstümde siyah bir ceketin olmasını umursamayarak uzanıyor olduğumu farkettim. Hemen kalkıp önde arabayı süren çocuğa;
''Arabayı durdur.''
Sonunda arabayı durdurdu ve bana bakarak;
''Özür dilerim hanım efendi sizi ıslattığım için. Evimde temiz kıyafetler var, orada kurur sonra gidersiniz . Şimdi uzanında doktora gidelim. ''
Ben sinirli bir şekilde arabadan indim ve
''Ben sizinle hiç bir yere gitmiyorum''
dedim. Bana dönerek:
''Ama böyle hasta olursunuz hem buralar şehre çok uzak. ''
Ben hapşurdum gidip bana peçete getirip
''Al hadi bunu, üşüteceksiniz.''Ona dönüp baktığımda, gözleri parlamıştı bir anda. Düşündüm ve en doğru karar olarak onu seçtim. Bunu neden yaptığımı bilmiyorum. Neyse sonra öne oturup yola devam ettik. Yarım saat boyunca hiç konuşmadık. Sonunda
'' İsmin ne?''diye sordum. Bana
''Lorey''
dedi.'' Peki ya senin ismin ne ?''
+''Rosella.'' dedim.
-''Tanıştığıma memnun oldum.''
+''Bende.''
-''Ne işin var buralarda?''
+''Yolumu kaybettim."
-''Islattığım için özür dilerim. ''
+''Önemli değil.''
-''Doktora gidiyoruz değil mi?''
+''Doktora gitmek istemiyorum!''
-''Ama hasta olursunuz sonra.''