✨2✨

171 10 1
                                    

Şu lanet olası okula sadece kara lahanam için gidiyorum zaten yakında ölücem ne gerek var daha fazla okumaya ama işte bir saniye bile göremezsem özlüyorum.

Bu gün öğlenden sonra yine kontrole gidicem iyi bir şeyin çıkıcağına dair bir umudum yok ama gitmek zorundayım her hafta o gözlüklü, yüzünde beş ton makyajla gelen kadını görmekten sıkıldım ama belki hastalığımda gerileme veya ilerleme olur mu diye zorunluyum. Nasıl gerileme olabilir ki ölücem işte ben buna alıştım zorlamasınlar artık.

....

Kyungsoo ilk dersten beri kafasını sıraya koydu ve hiç kaldırmadı tabi uyuya kaldığı için dersin matematik olduğunun farkında bile olmayan kyunsoo hayaller dünyasında yaşamakla meşguldü.

" Evet soruyu kim çözmek ister?.. Sanırım gönüllü yok o zaman bende listeden seçerim."
" Bu gün ki şanslı kişimiz Do Kyunsoo.... Evet soo! hadi seni bekliyecek zamanımız yok"

"Hey Do Kyungsoo! "

Jongin'nin seslenmelerine rağmen soo'nun uyanmadığını görünce yanına gitti. Biliyordu ki küçüklüğünden beri Kyunsoo'nun uyku sorunu vardı ve bu sorunu asla çözememişti. Jongin her onlara geldiğinde Soo'nun uyuduğunu görürdü ve Kyungsoo asla normal bir uyandırma şekliyle uyanmazdı ama Jongin onu öptüğünde hemen kalkardı, Jongin hiç bir zaman neden sadece o öptüğünde uyandığını anlamamıştı abisi Sehun öpünce uyanmıyordu ama bundan rahatsız olmuyordu çünkü o yumşak yanakları öpmek Jongin'nin de hoşuna gitmiyor değildi. Kyungsoo'nun yüzü Jongine dönük olduğundan önce uzun uzun yüzünü izledi Kyungsoo'nun, gerçekten bir erkeğe göre çok güzeldi. Büyük gözleri, kalp şeklinde ki dudakları, pürüzsüz yüzü, o kusursuzdu.. Kyungsoo'yu izlemeyi bırakıp yanına eğildi ve yanağına bir öpücük kondurdu tabi bu arada sınıf kendi arasında konuşmaya başlamıştı, o arada Baekhyun ve Luhan feels geçirmekle meşguldü. Yavaş yavaş gözlerini açan Kyungsoo bir anda karşısında Jongin'i görünce korkmuştu sonra onun öprek uyandırdığının farkına vardı.

" Günaydın Soo! Şimdi kalk ve soruyu çöz"

Kyungsoo şaşkın bir ifade ile hala kara lahanasının yüzüne bakıyordu insan yeni uyanmış birine daha kibar olamaz mıydı?
Kendisine gelince olayı anladı ve ayağa kalkıp tahtaya doğru Jongin'nin önünden yürümeye başları tabi uyku sersemi olduğu için bir anda ayağu sıraya takıldı ve kendisini sevdiğin adamın kollarında buldu, Jongin onun yine sakarlıklarından kurtarmıştı ama eğer şuan o kollardan kurtulmazsa okul filan demeden o muhteşem dudaklara yapışacaktı çünkü aralarında neredeyse üç dört santim vardı. İrkilerek kendini geri itti yanakları domates gibi olmuş, kalbi çok hızlıydı.

" T-te-şekkür e-ederim"

'Resmen kekeledim Allahım neydi günahım da beni sınıfın ortasında Jongin'e rezil ettin.'

Kyungsoo'nun yanakları iyice kızarmıştı tabi Jongi'nin gözünden kaçar mı?

" Yanakların.."  

Bir an Jongin, Kyungsoo'nun yanaklarını yemek istedi çünkü şuan çok tatlı gözüküyordu.

" Yanakların kızardı ve çok tatlı gözüküyorsun"

Kyungsoo, Jongin' nin şuan onu kalpten öldürmek istediğini düşündü. Daha çok kızarmaya başlamıştı ki zil çalmıştı. Zil sesini duyan Kyungsoo bir anda rahatlamıştı. Biraz Jongine'le bakıştıktan sora Jongin, Soo'nun yanağından bir makas alıp sınıftan çıktı. Tabi arkasında birazdan kalp krizinden gidebilecek bir Kyungsoo bıraktığundan habersizdi..

.....

Zil çalmıştı, Kyunsoo çantasını almış ve doktora gitmek için hastanenin yolunu tutmaya başlamıştı. Jongin sırtında çantasıyla giden Kyungsoo'yu fark etmişti, normalde asla okuldan kaçmazdı bu yüzden merak edip yanına gitti bu gün okulda Sehun'da yoktu ve Kyungsoo asla abisinden izin almadan bir yere gitmezdi, arkasından yürümeye başladı.

I NEED YOU Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin