Yemekhanede Reyhan ve Berrak yer arayışına bakarken elimdeki tabağa sebzeleri boca etmisti . Saolsun yemekhaneci. Toygarların masasından geçerken gülüşmeler yükseldi. Hepside bana bakıp gülüyorlardı.
Yerime geçmek için geldiğimde Reyhan arkama yapışmış olan kağıdı çıkardı ve sadece bizim duyabilecegimiz şekilde okudu. Okul çıkışı Kent mezarlığının orada buluşalım güzelim.
Bu neydi şimdi sapık mı , seri katil mi , yoksa benden hoşlanan bir kabadayı mı? Bence kesinlikle gıcık !! Nefret editorum ondan. ve asla böyle bir şey olmayacak idi. Yani o ve ben saçmalık. Hem ben Burak yani Bamyagöz den hoşlanıyordum.
Dūsūncelerden sıyrılarak sandalyemle kendimi geri attim. Sandalyemin çıkardıgı sesle bütün yemekhane bize bakıyordu. Aldım bu kagıdı elimle buruşturdum. Toygarların masasına yaklastım . Birileri hareketlenmişti. Seçemiyordum. Toygarın tepsisine uzandım ve burgerinin icine kağıdı deptim.
Aaa bak beyfendiye biz sebze o ise burger oldu canım ben Kainat sam bu yemegi ona zehir ederim. Toygar masadan oyle bir kalkış yaptıki daha biz anlayamadan bana elini kaldırdı ve tam vuracakken bir el onu tuttu. Bunu tutan bu sefer Tahir - telli çilli beni kaldiran çocuk degildi.- Bu sefer Sapsarı saçları ve YEMYESILL gözleriyle Bamyagöz idi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sen hiç, Hiç oldun mu?
RomanceKORE SEVDALISIYSAK NE DURUYORUZ KUCUK BIR KORE HIKAYESI
