Sanki preview paylaşınca biraz işe yaradı şldskglsdk
artık bu taktiği mi kullansam :D
Bu arada kandırmaca falan yapmadım ona göre :D
not:farklı bir fotoğraf tarzı kullandım bu sefer
tamamen made in isimdir isdlgdsgls
Uzun uzun yazdım :'(
yorum yapın :'(
adam toplayın :'(
ben promosyon yapmaktan vazgeçmeyeceğim :'(
''Aigooo benim yakışıklı oğluma da bakıın...Dünyadaki en yakışıklı oğula sahibim ben.''
Hongra ve Minho bekleme odasındalardı.
Damadın beklemesi odası oluyor o.
Düğündelerdi yani.
2 hafta o kadar çabuk geçmişti ki.
Bu sürede herkes birbirini tanımaya çalışmış ve düğün hazırlıkları yapılmıştı
-tüm hazırlıkların üstesinden Hongra gelmişti.Elindeki renk paletiyle Taehyun'un peşinden
koşturmuştu.Hangi beyaz tonunun ona uyacağını bulması zor işti çünkü(!) lldkglsşdg -
Hatta büyükanne Taehyun'un iyi bir eş olması için ona yemek yapmayı öğretmişti.
Daha doğrusu yapmaya çalışmıştı çünkü Taehyun'un yemek yapmada çok iyi olduğu
söylenemezdi.Ama yine de herkes elinden geleni yaptı.
Yapılan diğer şey ise Taehyun'un, babasını aramasıydı.
Bay Song ve Minhodan gizlice onu arıyordu.Babasının samimi arkadaşlarıyla görüşüyordu.
İçten içe hep babasını düşünüyordu...Onu burada nasıl bıraktığını...Ya da şuan
yapmakta olduğu şeyi...
Öte yandan bu sözleşmeli evliliğin ince ayrıntıları düğünden sadece
bir gün önce konuşulmuştu.Hararetli konuşma üzerine
iki gencin yapabildiği tek şey gerilmekti...
DÜN GECE
''Çocuklar...Yani...Beni anlıyorsunuz değil mi?''
Taehyun çalışma odasındaki tekli koltukta -her zamanki yeri gsdşl -beynini yemek üzereydi.
Bay Song'un söylediği şey yüzünden.
Başını ellerinin arasından çekti ve derin nefes aldı
