1.Bölüm

53 5 2
                                    

"Ya bir sus ne olur sus ya."

    Sabahtan beri Beril başımda dikilmiş beni uyandırmaya çalışıyor. Beril kim mi? Beril benim 10 yıllık çok yakın bir arkadaşım, arkadaş ne kelime kardeşim, diğer yarım, o benim herşeyim.

"Hadi kalk Melis. Bak Ege ve Samet'te uyandı kahvaltı da seni bekliyorlar."

    Beril, Ege, Samet ve ben hepimiz çocukluk arkadaşıyız ve tam 1,5 yıldır aynı evde kalıyoruz. Arada bir tartışıp kavga ettiğimiz olur ama öyle çok şiddetli değil tatlı küçük kavgalar. Bazen hep birlikte gece oturup sabahlara kadar film izleriz, dedikodu yaparız. Şimdi ise kahvaltı yapacağız. Ne yazık ki. Dün gece 3-4 gibi uyuduğum için hala uykum var ve saate bakılırsa 11:15. Ne 11:15 mi? Yok artık dershaneye geç kalmak üzereyim. Hemen hazırlanıp dershaneye gitmem lazım. Düşüncelerimi  bir kenara bırakıp Beril'e yöneldim.

"Beril ben dershaneye geç kalmak üzereyim. Hemen hazırlanmam lazım."

    Ben lavaboya giderken Beril de arkamdan sinir bozucu bir şekilde gülüyordu. Arkamı dönmemle hemen olduğu yerde durdu.

"Ne oldu Beril neden gülüyorsun?" dedim. Soru sorarken tek kaşım havaya kalkmıştı. Bir an söyleyip söylememek arasında kaldı. Sinirle bağırdığımda hemen cevap verdi.

"Sana ne oldu dedim."

"Şey biz senin uyanman için bütün saatleri ileriye aldık."dedi masum bir ifadeyle.

"Nee? Saat kaç peki?"

"Saat şu anda 8:30 dershanenin başlamasına daha 3 saat var." demesiyle Beril'e öfkeli bakışlarımı attım.

    Rutin işlerimi hallettikten sonra Beril, Samet ve Ege ile birlikte kahvaltı yapmak için merdivenlerden inerken telefonum çaldı. Üvey ablam arıyordu. Şimdi hiç onu çekemedim. Hemen kahvaltıya bizimkilerin yanına gittim. Ege ve Samet yan yana oturmuş birşeyler hakkında tartışıyorlardı. Bende karşılarına geçip hemen Beril'in yanına oturdum. 

"Günaydın" dedim oturur oturmaz ama Ege ve Samet beni dinlemiyor aralarında yine tartışıyorlardı.

"Ege, Samet ne oldu? Neden tartışıyorsunuz?" dedim.

"Aa, sen ne zaman geldin" dedi Ege.

"Birkaç dakika önce ama anlaşılan tartışmanız yüzünden benim geldiğimi bile görmemişsiniz" dedim. Ege ve Samet birbirine ters bir bakış attıktan sonra kahvaltılarını yapmaya geri dönecekken benim söylediğim şeyle hepsi şaşırmış bir halde bana döndü.

"Yanınıza gelirken üvey ablam aradı"dedim.

"Peki ne diyormuş yine derdi neymiş de seni aramış?"dedi Beril.

"Bilmiyorum açmadım bildiğiniz üzere üvey annemi ve ablamı sevmediğim sizinle birlikte oturmaya karar verdim" dedim. Babam Antalya'nın sayılı iş adamlarından biriydi zengindi ama annemle çok fazla sorun yaşadıkları için ayrıldılar. Bir süre sonra babam başka bir kadınla evlendi. Onunda Bengü adında 25 yaşında bir kızı vardı. Hiç sevmiyorum kendisini, hep beni kıskanıp sahip olduğum eşyalarımı elimden aldı. En başta da babamı. Babam benim herşeyimdi bu hayatta vazgeçmek istemediğim tek kişiydi. Onu çok seviyordum. Ama üvey annem geldikten sonra bir takım anlaşmazlıklar çıktı ve bizimkilerle ayrı eve çıktım. Babam günde 5 dakikalık da olsa arardı. Haftanın iki gününü onunla geçirirdim. Ege'nin söylediği şeyle düşüncelerimden ayrılıp hemen ona odaklandım.

"Ya babana birşey olduysa, biliyorsun birşey olmadığı sürece seni aramaz"dedi.

    Evet haklıydı birşey olmadığı sürece beni ne üvey annem ne de üvey ablam arardı. Peki şimdi beni neden aramıştı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 01, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Melis...🖤Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin