1•

26 1 0
                                    

ilk bolum ile karsinizdayim arkadaşlar. eğer okunursa ve yorum gelirse devam ederim bastan soyliyim. önceki kitabin treacheours -tehlike- hic okunmadi o yüzden bir surelik yazmiyorum. ama devam etmeyi düşünüyorum. ikisini birden yurutebilirim gibime geliyor. neyse tutmiyim ben sizi. okuyanlar yorum yaparlarsa iyi olur hatta mükemmel olur. şimdiden teşekkürler.

°°°

sabahin korunde uyandirilacak kadar ne yasamistim ki ben acaba? odamda yükselen telefonunun zil sesiyle birinin beni aradigini fark ettim ve kafami yumusacik kus tüyü yastigimdan kaldirmayi basarmistim. arayanin kim olduğuna bakmadan yeşil butonu çektim.

-aloo. dedim uykudan uyandigim belli oluyordu.

-Ecrin? yemini uyandin saat 1e geliyor. diyen Denizin sesini duydum. -erkek-

-evet yeni uyandim pardon uyandirildim birileri sayesinde. diyerek onu tersledim fakat o kahkaha atiyordu.

-hadi hazirlan seni almaya geliyorum hep birlikte kahvaltı yapicaz itiraz yok geliyorsun Bücür.

-tamam hazirlaniyorum. diyerek telefonu suratina kapattim.

Deniz kardeşim oluyor.-en iyi arkadaş anlamında kardes- bizim bir grubumuz var. 4 kisilik. Deniz, Kerem, Eylül ve namı değer ben -Ecrin-. okulda hep birlikte takiliriz. Hatta disarda falan gazi teyzeler Kerem ve Eylül'ü birlikte saniyolar. Ustumden gri göbek acil bir t-shirt giydim ve altından siyah taytimi giydikten sonra ayagima siyah vanslarimida geçirdim. makyaj masama ilerleyip sacimi daginik bir topuz yaptim hani su kimsenin bir turlu yapamadiklarindan. gozlerime ince bir eyeliner çektikten sonra dudaklarima portakalli parlaticimi surdum. evet portakalli çilekli değil. cilekten nefret ederim.

Denizin gelmesini beklerken telefonuma yeni indirdigim bir fotografcilik ulgulamasini deniyordum salonda. birkaç dakikaya kalmadan Deniz'de gelmisti zaten. kapinin zili caldiginda yavaş adımlarla kapiya doğru ilerledim. fakat annem benden önce davranarak gizli adımlarla kapiya ulasti. askiliktan siyah cantamida alip annenin yanagina en sulusundan bir öpücük bir akarak evden ayrildim. Deniz kolunu omzuna atarak;

-naber Bücür? dedi Bücür kelimesini sevmem ama ne kadar anlatsam anlamiyorlardi bende pes ettim.

-iyidir koca adam senden? dedim siritarak. bende Deniz'e koca adam diyorum çünkü boyu benden uzun.

-iyi iste. Kerem yeni bi yer keşfetmiş oraya gidiyoruz. dedi gozlerini devirerek. Kerem. içimizdeki en maceraci olanidir. Eylül soğuktur biraz Deniz ise onun aksine sicak kanlidir ayni zamanda da capkin mi desem sapikmi desem bilemedim. bu güne kadar bir çok birlikteliği olmustur -sevgili- ama hic biri ciddi bi ilişki değil. bunu kendiside söylüyor. benmi? ben bu grubun en aptaliyim diyebilirim. ya da saf, mal, iğrenç, vb vb... biz boyleyiz iste -asdfg-.

arabaya bineli 4dk falan olmustur herhalde. Eylül ve ben arkada Kerem yolcu koltuğunda Deniz ise şoför koltuğunda oturuyorduk. Eylül siritarak telefonla biriyle mesajlasiyordu. Kerem ise kafasini cama yaslamisti muhtemel olarak uyuyordu. Deniz de radyoda çalan Selena Gomez come & get it e mirildanarak eslik ediyordu. -yazariniz SELENATOR- bende telefonuma yeni indirdik dediğim fotografcilik uygulama sini kesfediyorum. bir kaç dakika sonra araba durunca geldiğimizi anladim ve telefonumu kot cantamin on gözüne koydum.

-burasimi? gayet dogal bir bicimde çikan sesiyle konuştu Eylül.

-internette daha güzel bir yere benziyordu dedi Kerem tek kasini kaldırarak. bende yapabiliyorum bi kerem.

-bence oldukça tatli bir yer. dedim begendigimi belli ederekten . tatli yerdi gerçekten. hem sahile oldukça yakindi hem de rengarenk masalari vardi bu çok tatli. ayrıca etrafi güllerle doluydu rengarenk güller. en sevdiğim bitkidir kendisi. zaten bitkileri sevmem. bir tek gul. hayvanlarda oldum olasi sevmem kuştan kactigimi bilirim olum ben -yazarda kustan korkuyorda-.

hep birlikte içeri girdiğimizde yanimiza gelen ultra yakisilki olan beyaz dar bir bady -nasil yaniliyo bilmiyom-

baklavalarini belli ediyordu. siyah rampa saclari ve beyaz teni oldukça uyumluydu. gozleri ise koyu Yeşildi konuşurken sol tarafında beliren gamzesi vard.. ben niye elin garsonunu inceliyorum amk ya?

-buyrun efendim. ne alirdiniz? dedi ultra yakisikli garson.

-kahvalti tabagi dedi Deniz.

-peki başka bir arzunuz?

-ben cay istemiyorum portakal suyu olsun benimki. dedim. ne var cayida sevmiyo olabilirim yani?

-tabii nasip isterseniz. dedi ve gitti ultra yakisikli garsonum. Allah Allah çocuğu ne zaman sahiplendim ben ya?

-daldin diyerek ellerini gözlerimin önünde salladi Eylül.

-ha.. şey dalmisim evet.

-su garsona dimi dedi carpik bir gulumsemeyi yüzüne yerlerstirirken. bu arada Deniz ve Kerem kendi aralarında bir şeyler konusuyorlardi.

-hee çok tasti lan. dedim. böylede kabayimdir yane.

-neyse onu birakta sana bi haberim var dedi vücuduyla birlikte bana dönerek. ne acaba merak ettim.

-noldu?

-hani su senin Emre var ya hanii. dedi sondaki i yi uzatarak.

-noldu lan Emre'ye?

-Emre'ye birşey olmadi be aptal. Hani onun yaninda dolasan Kuzey varya...

-kizim taksit taksit anlatma ya heyecanlandirmaya mi calisiyon anlamadim ki?

-neyse iste o Kuzey iki gün önce bana facebook'tan istek gonderdi. ee bend kabul tabi. sonra bu dun gece bana mesaj atti falan neyse iste tanistik falan. megersem bu bana asikmis bu yolun basindan beridir ama acilamiyormus iste.

-oha... eee sonra? gözlerim portlemis bir şekilde Eylul'e bakıyorum su an.

-E si öyle ıste cikmiyoz ama yanlis anlama hemen konuşuyoruz sadece öyle iste.

-hm iyimis yani ne diyebilirim ki siz cikmaya baslayin sonra emreylen beni ayarlayin diyecek halim yok yani dimi.

-bilemiyorum...ama dediğim gibi cikmiyoruz.

çok iğrenç bir şekilde bitirdim ilk bolumu ama bitirmem gerekiyordu üzgünüm.

aşkın dışındaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin