merhamet

23 2 0
                                    

Hayat zor biliyorum . Evimin bodrum katında bulduğum anı defteri en büyük örneği.

Rahmetli dedem yaşadığı anılarını deftere döker bunu yaparken bazen ağlar, bazense gülermiş. Bunu bana annem anlattı . Bende neden anı defterini okumuyayım dedim kendi kendime . Hem dedemi daha yakından tanımış olurdum
.
Evimin bodrum katına indim anı defterini biraz paslanmış bir dikiş Makinesinin altında buldum . Anı defteri çok eski görünüyordu.. içini büyük özen göstererek açtım . Eğer hızlı açsaydım yırtılırdı.
Sayfaları gezerken gözüme " Eğer onu tanımasaydım merhamet nedir bilmezdim" dedem kimden bahsediyordu? O bölümün başını açıp okumaya başladım.

* Yine sabah erkenden kalktım . İşime geç kalacağımı bildiğim halde kahvaltımı ağır bir şekilde yapıyordum. Kahvaltımı 10 dakikada bitirdikten sonra üstümü giyindim . Olacaklardan habersiz iş yerime doğru yola koyuldum.

Kahvaltımı yapmama rağmen karnım acıkmıştı . Hemen yol kenarında simit satan çocuğun yanına gittim. Çocuk biraz ufaktı.
- merhaba  çocuğum . Bana 1 tane simit verebilir misin?
- Tabiki de ağabey
Çocuk işini büyük özen göstererek yapıyordu. Simidi bana güzel görünümlü bir kesesinin içine koyarak verdi.
- Borcum ne kadar oğlum?
- 1 TL versen kâfidir beyağabey
Çocuğa 1 TL uzattım . Nedenini bilmiyorum ama çocuğa kanım kaynamıştı.
- Oğlum ben bu simidi yanında yemek istiyorum . Hem sohbette etmiş oluruz
Simidimi yerken  çocuğa sorular soruyordum.
- Seni buraya atan rüzgar nedir? Çok küçüksün be  oğlum .
- İş güç işte . Ben calışmazsam babam çalışmazsa eve kim para getirir ?
Abimm
Çocuk gözelerini benden kaçırdı.
Sanki bir şey saklıyordu.
- anlıyorum canım seni . Peki nerede oturuyorsun ?
- Şu az ileride sümbül sokakta tek katlı bina evde kiradayız.
- Peki tek sen mi çalışıyorsun ?
Yoksa arkadaşların var mı ?
- iki tane dostum ile birlikte beyağabey   Bilal az ilerideki caddede Buğra ise sümbül sokakta. Babamda var aslında . Babam sadece hafta sonları aramıza katılır. 
- senin ağabeyin var mı ?
- Var beyağabey  Ama biraz hasta
Çocuğun morali aniden bozuldu. Tam emin değilim ama galiba ufaklık gözyaşını benden gizli siliyordu .
- Ne hastalığıymış ?
- Boşver beyağabey .
- tamam çocuğum
Biz çoktandır konuşuyoruz ama senin adını öğrenemedim
- Bana Yusuf diyebilirsin beyağabey
Byağabey ben gitmeliyim . Çok geç oldu.
- Tamam Yusuf babana,  abine
Selam söylemeyi unutma
Yusuf bir şey söylemeden tezgahını toplayıp 2 sokak ileride kayboldu.
Bende hemen saatime baktım. İşin bir saattir başlamıştı. Daha fazla oyalanmadan işime doğru yola koyuldum.
Aradan 2 gün geçti . Çocukla yine sohbet ediyordum . Yusuf ile iki yakın dost olmuştuk. Yusuf bildiğim bütün anlatıyordum . Gülüyordu. Ama konu abisine gelince ne fıkra anlatırsam anlatayım ne güldürü yaparsam yapayım gülmüyordu. Haftalarca, aylarca böyle devam etti. Yusuf gitgide daha kötü oluyordu , hastalanıyordu.
" Yusuf , gitgide kötü oluyorsun . Hemen doktora gitmeliyiz."
Yusuf ' a Bunu her söyleyişimde " Hayır beyağabey " cevabını alıyordum .
Aradan 1 hafta geçti . Yusuf'un yerini ondan 7,8 yaş büyük gösteren bir genç almıştı.
- Merhaba delikanlı . Yusuf nerede ? Normalde burada onun tezgahı vardı 
- Beyağabey , Yusuf öldü
- Ne saçmalıyorsun sen
- zatürre hastalığına yakalanmıştı.
Yere düştüm
- Sen Yusuf ' un neyi oluyorsun?
diye sordum ağlayarak. 

- Ağabeyi oluyorum beyağabey .
Hastaydım, bana para kazanıyordu, kazandıda , ama o hastalandı , öldü.
Yeni anlıyordum . Yusuf'un Morali bu yüzden bozuktu. Abisi hastaydı onun için çalışıp didinmişti. Ama ölmüştü.
- Nereye gömdünüz ?
- Beşiktaş'a
Kalktım . Beşiktaş'a gidiyordum. Yusuf gibi bir coçuğu, meleği, dostunu kaybederek . Eğer onu tanımasaydım merhamet nedir bilmezdim"

Anı bitti sizde agladınız mı?

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 12, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

merhametHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin