Hamza:Çünkü ben seni seviyorum
Hamza beni seviyormuş
Huriye:nasıl olur ben seni hiç görmedim ki
Hamza:boşver sen o kısımları
Huriye:hamza benim sana bir şey söylemem lazım
Hamza : biliyorum bizden olmaz diyeceksin ama sen iyi ol o bana yeter
Huriye :hayır ben öyle birşey demiyecektim ben sana seni seviyorum diyecektim
Hamza:tamam söz veriyorum senden uzak duracağım.. ne sen beni seviyor musunHamza benim be dediğimi daha yeni anlamıştı
Huriye :bizden olur hamza neden olmasın
Hamza:ben seni çok seviyorum seni ömrümün sonuna kadar seveceğim bunu sakın unutma
Huriye: ben de seni ömrümün sonuna kadar seveceğim hadi biraz kendinden bahset hangi şairin hangi şiirini seversin falanHamza:Atillailhan/adım sonbahar şiiri en sevdiğimdir
Huriye:
Nasıl iş bu
Her yanına çiçek yağmış
Erik ağacının
Işık içinde yürüyor
Neresinden baksan
Gözlerin kamaşır
Oysa ben akşam olmuşum
Yapraklarım dökülüyor
Usul usul
Adım SonbaharHamza: senin de en sevdiğin...
Huriye bir anda hamzaya sarılır hamza şaşırır şaşkınlığı üzerinden atınca o da sarılır sevdiği kadına o muhteşem kokusunu en derinine çeker
Huriye de aynı şekilde ikili biraz daha sarıldıktan sonra ayrılırlar
Hamza:hadi aşağıya inelim
Huriye hamzanın elini tutar ve aşağı inerler herkes şaşırır
Ali : ooo bizim Huriye hemen sevmiş bizim hamzayı
Esra(hamzanın kız kardeşi):tabi benim abim çok yakışıklı tabii sevecek
Musa:çocuklar da birbirini tanıdığına göre 2 gün sonra nişanı yapabiliriz
Havva:yarın da alışverişe çıkarız nişan için çocuklara kıyafet alırız salonu tutarız
Hüsna:tamam dünürüm yarın saat 10 da hamza oğlum bizi almaya gelir alışverişi yaparız
Havva:tamamArtık eve gidecektik herkesle vedalaştıktan sonra sıra hamzaya geldi hamza beni kendine çekti ve sarıldı ben de karşılık verip ellerimi boynuna doladım huylanmış olacak ki garip bir ses çıkardı
Ali:öhü öhü hadı artık HuriyeBen hmen hamza dan ayrıldım eve gitmek için arabadaki yerlerimizi aldık ve yola çıktık
Eve geldiğimizde hemen odama girdim ve üzerimi değiştirdim
Yatağa yatıp hamzayı düşünmeye başladım onun o mükemmel kokusu burnundan gitmiyordu huzur verici koku ile kendimi uykunun kollarına bıraktım
Sabah olmuştu. Kahvaltımızı yapmış hamzayı bekliyorduk . Hamza geldi kapıyı açtım ilk önce annemin elini öpüp sarıldı
Sonra ablama sıra bana gelince kalbim yerinden çıkacakmış gibi hissettim hamza beni kendine çekip sarıldı ben de ona sarıldım kafamı boyun girintisine sokup kokusunu en derinime çekip o da aynı şeyi yapıyordu
Hüsna:Ee sarılmayı bittiyse gidelim artık
Ben telaşla ellerimi hamzanın boynundan çektim çantamı alıp hemen evden çıktım annemler de peşimde geldiler ve yola koyulduk yarım saatlik bir süreden sonra çarşıya gelmiştik hamza benim yanımda yürüyordu bir an elini elimde hissettim dönüp baktım bakmaz olaydım çok tatlıı bir şekilde bana gülümsüyordu ben de ona gülümsedim elini sıkabildiğim kadar sıktım canı acımış olacak ki
Hamza:canım az yavaş elimi hissetmiyorum canım çok acıyo
Huriye:Yaa kusura bakma çok acıttım mı ben çok özür dilerim ben senin canını acıtmak istememiştim çok özür dilerim
Hamza:Huriyem az sakin ol abartılacak bişey yok
Huriyem dedi bana ayyy çok mutlu oldum beni hemen sahiplenmişti
Hüsna:hadi şuraya girelim burada çok güzel şeyler var
O mağazaya girdik ben bir tane elbiseye bayılmıştım hemen denedim ve aldık hamza için de ben bir tane sade takım elbise beğenmiştim (kimseye fırsat vermeden sevdiği adama kıyafet de beğenirmiş sjsjs)
Hamzaya da onu almıştık sonra kuyumcuya girip benim için birkaç şey aldık (ne alınır onu da bilmiyorum yaa) sonra da hamzaya ve bana nişan için yüzük aldık ve kuyumcuya çıktık birkaç mağazaya uğradıktan sonra nişan için Salon tutmak için arabadaki yerlerimizi aldık ilk gittiğimiz salonu tutmuştuk salondan dışarı çıktık
Duyduğumuz sesle olduğumuz yerde durdukAcaba ne duydular da dona kaldılar?
Hikayenin gidişatı nasıl?Umarım beğenerek okuyorsunuzdur?
❤❤