Bek Ben Geldim Dedi

645 202 60
                                    

Bak ben geldim yeniden dedi,
Hoş geldin diye cevap verdim, geldiğime sevinmedin mi dedi? terettütsüz başımı kaldırıp yok dedim, Neden peki dedi? Anlatmamı istiyor musun gercekten? Ewet dedi, otur dinle o zman dedim, oturdu beni dinlemeye  başladı,
Bende Anlatmaya başladım ;

Bak kadın eskiden seni seven bir adam vardı şu kalpte ama sen onu kendi ellerinle öldürdün, şimdi gelmiş o adamı yaşatmaya çalışıyorsun ama sen biliyorsun ölüler yaşayanlara deger vermez dedim, gözleri doldu ve ben devam ettim, geldin ama ne senden bana geriye birşey kalmış, nede benden sana geride birşey bıraktın, bizi sen öldürdün, bizi sen maf ettin, başımı kaldırıp yüzüne baktım, gözlerinden yanağına yaşlar süzülüyordu, umursamadan devam ettim, sen üzerine sinen kokumu gecmişini bilmediğin heveslik erkeklerin kokusuyla değiştin, beni biliyorsun zaten, ölülerin bedeni cürüyünce kendi kokusundan başka kimsenin kokusu kalmaz üzerinde, sen başkalarını mutlu ederken, ben senin verdiğin mutsuzlukla kendi kendimi bitirdim, sen her gece birin kolunda sabahlerken, ben senden kalan tek resminle ve elimde ki siğara ile sokak ışıkların sönmesine şahit oldum. cok degişmissin dedi ben seni bıraktığımda böyle degildin dedi gözlerinden akan yaşlarla, ve bende bir siğara daha yaktım ve devam ettim bak güzel kız, zamana bıraktığın herşeye degişmeye mahkumdur, tıp kı çay bardağında bıraktığın cayın soğuması yada agacın dalında bıraktığın meyvenin cürüyüp düşmesi gibi, ben degil zaman denilen şey beni degiştirip sana karşı soğuttu.

Hala bıraktığım yerdesin dedi, o sırada yeni aldığım siğara paketinin son siğarasını yaktım, çok içiyorsun içme, zarar veriyor sana dedi. bense o sırada yaktığım siğaranın dumanıyla onurlandırıyordum kendimi ve devam ettim sen bu hayatta bana en cok zarar veren şeydin bundan birşey olmaz, sustu başını önüne eğerek dinlemeye devam etti, evet hala bıraktığın yerdeyim cünkü hissiz ve ölü bir adamı nerde öldürüp bırakırsan hep orda bulursun, kimse onu taşımazsa olduğu yerde kalır, sende beni burda öldürüp hissizleştirdin ve ben katilimi bekleyeceğime söz verdim kendime, bak geldin.
Oda anlamıştı yaptığı hataları ve yanlışları ve yüreğinde büyük bir pişmanlıkla gelmişti bana, gözlerinin içine baktım yeniden, eskisi kadar huzur ve mutluluk vermiyordu. Sanırım o mutluluğu ve huzuru o başka birilerini mutlu ederken harcamıştı, devam ettim anlatmaya, biliyorum gidecek yerin kalmadı, gecelik aşkların seni mutlu etmeyeceğini, onların sadece senle işi bitene kadar deger verdiklerini anladığın için buradasın, unutma kadın peçeteler işi bitilince atılmak için kullanılır ve bir başkası o kullanılan peçeteyi kullanmaya ne midesi nede yüreği dayanır, sen de bu hayatta bir pecete olmayı seçtin tek seferlik kullanılmayı seçtin, bu son sözlerimden sonra göz yaşları yüzünde ki makyajın çoğunu bozmuştu, zaten yüzünde ki makyaj da onu güzelleştirmiyordu, o her zaman doğal haliyle güzeldi ve ben bunu ona çoğu kes anlattım ama o sırf başkaları begensin diye o makyajı yapıyordu, son sözümden sonra, ayağa kalktı gözlerimin içine baktı ve birşey demeden ağlayarak ordan uzaklaştı...

Yüreğimde Ki ÇARESİZLİK...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin