Part 3

25 2 0
                                    

Günümüz

Uçaktan indiğimizde uykulu adımlarla Kat'i takip ettim ve bavullarımızı almak için sıraya girdik. 

"Ben yeni hatta gireceğim, sen bavulları bekle."

Katherine'in yanından ayrıldıktan sonra yeşil renkli pankartı aramaya başladım. Pankartı gördüğümde hızımı arttırıp koşmaya başladım. Ta ki bir anda önüme çıkan devasa kütleye çarpana kadar. Kendimi yerde, popomun üstünde bulmam saniyelerimi bile almamıştı. Yeşil paketle arama giren yabancıya düştüğüm yerden öfkeyle gözlerimi diktim. 

"Önüne baksana, neredeyse beni ezecektin!"

Karşımda devasa kahverengi gözleriyle beni izleyen yabancıya bakarken elimde olmadan homurdandım ve hızla ayağa kalktım. Önüme çıkan rastgele bir adam beni paketime ulaşmaktan alıkoyamazdı. Ne kadar tatlı olursa olsun. 

Onu görmezden gelip paketime doğru devam etmek üzere harekete geçtiğimde kolumdan tutulmasıyla geri sendeledim. Kaşları hafifçe çatılmıştı. 

"Nereye gittiğini sanıyorsun?" 

Sertçe tutuşunu üzerimden silkeledim. 

"Kolumu bırakmak için 10 saniyen var."

Kolumu bırakmadan yere eğilip zeminde hüzünle yatan kırık telefonu aldı. 

"Telefonumu kırdın, hiçbir yere gitmiyorsun." 

Boşta olan elimle ceketimdeki iş kartını çıkardım ve eline tutuşturdum. 

"İnan bana bunun için harcayacak vaktim yok, faturayı hesabıma yollayabilirsin."

Kolumu sertçe elinden çektim ve cevap vermesine fırsat bırakmadan yeşil pankarta doğru koşmaya başladım. Pankartı tutan adamın yanına gittiğimde nefes nefeseydim ve az öncekinden bile daha gerilmiştim. Beklentiyle yüzüme bakan adama kaşlarımı çattım. 

"Suratıma bön bön bakmayı bırak ve bana paketimi ver."

Etkilenmemiş bir ifadeyle tepkisizce durdu.

"Parola?"

Kendimi ifadesiz adamın üzerine atlamaktan alıkoyarak konuştum. 

"Yakamura."

Paketimi alır almaz aynı adamın karşıma çıkması bir oldu. Daha yeni geldiğim bir bölgede olay çıkarmak istememe rağmen sabrımın kalan son damlalarını tüketiyordum. Derin bir nefes aldım ama sesim daha çok hırlamaya benziyordu. Yüzüme en sahte gülücüklerimden birini yerleştirdim. 

"Yine sen."

Her an kaçacakmışım gibi yeniden kolumu tuttu. Bu hareketine karşılık önce beni tutan eline ve sonra da yüzüne baktım. Kaşlarımın çatılmasını artık engelleyemiyordum.

"Kolumla alıp veremediğin ne?"

"Telefonumu kırdın."

Derin bir nefes verdim. 

"Sana kartımı verdim."

"Kartın sahte olabilir. "

Kartı üzerime doğru attı.

"Seni uyarıyorum. Böyle devam edersen kırılan tek şey telefonun olmayacak. Kolumu bırak." 

Hafifçe sırıttığını görür gibi oldum.

"Bırakmamı sağla."

"Pekala, sen kazandın." 

Ben onu uyarmıştım. Elimdeki paketi bir omzumda asılı olan çantaya tıktım. Dikkat ve beklentiyle beni bekliyordu. Olacaklardan habersizdi. 

Bir anda boşta olan elimle suratına tokadı yapıştırdım ve büyük bir çığlık kopardım. 

"Bırak beni! Yardım edin!" 

Şaşkınlıkla ne yaptığımı anlamaya çalışırken bir çığlık daha attım. 

"İmdat!"

İlk çığlığımda bile etrafımızda onlarca insan toplanmış çok geçmeden de iki güvenlik görevlisi yanımıza gelmişti. Kısa boylu olan yanımıza geldi.

"Bir sorun mu var?"

Bu sefer homurdanma sırası yabancıdaydı. 

"Hayır, gayet iyiyiz."

Güvenlik görevlisi ilk defa adama baktı. 

"Bayana soruyorum."

Sesimi ağlamaklı bir hale getirdim. 

"Lütfen bana yardım edin, bu adamı tanımıyorum ama bir türlü beni bırakmıyor." 

Kolumu hızla bıraktı. 

"Böyle birşey yok ne uyduruyorsun?"

Onu görmezden gelerek görevliyle konuşmaya devam ettim. 

"Lütfen, beni çok korkutuyor."

Diğer görevli de yanımıza geldi ve adamın yanına geçti.

"Şikayet doldurmak ister misiniz hanımefendi?"

Son anda oluşturduğum birkaç damla gözyaşını sildim ve kafamı salladım. 

"Üzgünüm, acilen yetişmem gereken bir uçuş var. Gerisi için size güvenmeliyim."

"Üzülmeyin, biz bu durumun icabına bakacağız. İyi uçuşlar."

"Yalan söylüyor, o kadın deli!"

Güvenlik görevlilerinden biri ofladı. 

"Yeter artık. Gidiyoruz."

İkisi birden adamın yanlarına geçtiler. Ben onların gitmesini izlerken bir anlığına kafasını bana çeviren adamla göz göze geldiğimde sırıtttım.

Sonuçta, ben onu uyarmıştım.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Feb 24, 2019 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

PromiseWhere stories live. Discover now