Güzel bir tatil için uçak biletlerini almışlardı. Uzun operasyonlardan sonra çok bitkin düşmüşlerdi ve hepsi art arda gelmişlerdi. Dan Havai ye gitmek için bavulunu hazırlarken Olly yapılacak tüm işlerini bitirmiş masada leziz mi leziz jambonlu biftekli waflle lı wasabili sahanda yumurtasını gömmekkle meşkuldü. Cikcik de ona yardım ediyordu. Muhabbet kuşlarının et yemesi tehlikeli ama Cikcik sanki muzlu çay içmiş gibi derin derin gitmişti.Bir iki saate çıkıyorlardı. Dan bavulunu doldurdu ve yemek yemeye gitti. Dan düzenli ve programlı bir adamdı. Olly ise çılgın ve abartmayı seven bir kişilikti. Dan kendine yaptığı gülen yüzlü omletini bitirdiğinde güneş gözlüğünü takıp Meyve şapkasını takan Olly ile birlikte garajdaki A 200 e atlayıp havaalanına gittiler. Biletleri internetten almışlardı. Bavullarını banta koyarken ilerideki fötr şapkalı gözlüklü bir adam Dan in gözüne takıldı.Onun için bir şüphe uyandırmıştı. Onunla aynı uçağa binmesinden korkuyordu. Sırt çantasının içinde sanki iyi olmayan bir şey vardı. Çantayı banta koyduğunda içinde bir kutu göründü. İçi görünmüyordu.
Uçağa bindiler. First Class da rahat iki koltuğa oturdu. Hostes yolculara oksijen torbalarını köpek balığı savarlı can yelekleri ve kulaklıkların yerini gösterdi. Koltukların arkalarında minik televizyonlar vardı.Dan uçağı incelerken hiç istemediği şey geldi başına. Havaalanında gördüğü adam beş altı sıra öndeydi.
