Rose yani diğer adıyla Park Chaeyoung 16 yaşında bir lise öğrencisiydi .Kızıl saçlı, beyaz tenli bir kızdı. Dans etmeyi ve şarkı söylemeye bayılırdı. Annesi ile babası gülleri çok sevdikleri için adını Rose koymuşlardı... Sesi çok güzeldi kim duyarsa duysun hayran kalırdı .Yine en sevdiği şarkıyı dinlerken hoşlandığı kişiyi düşünüyordu; Park Jimin...
***
Park jimin Rose un hayatının aşkı ama maalesef ki kankasını sevgilisiydi!! yani Jennie nin rosie jiMine ilk gördüğü anda aşık olmuştu.❤ onun her şeyine bağımlıydi... sesine, o tutkulu dansını, ağlarken ve gülerken Gözlerin kasılmasını kısacası her şeyini... herkes jiminin peşinden koşardı ama rose 'un Koşusu farklıydı O koşmaz uçardı Jennie ile jimin yan yana görünce içinde yanardağlar patlar öfkeden deliye döner di.. ama sakin olmalıydı Daha doğrusu sakin olmak zorundaydı bir adam için kesinlikle arkadaşlık ilişkilerini bozmaz da o öyle bir kız değildi...
henüz.!***
Bunları düşünürken okula varmıştı bile. öğretmenlere yakalanmamak için hemen MP3 çıkarıp cebini tokuşturdu. hemen ilk dersine gitti Çünkü geç kalmıştı .koşarak sınıfa girdi ders başlamıştı bile özür dileyerek yerine oturdu önünde jeny oturuyordu
***
Lisenin ilk yılından beri böyle otururlardı tam defter kitabının çıkartmak için arkasını dönmüştü ki öğretmen Park jimin diye gürledi Şaşkın gözlerini kapıya çeviren Rose karşısındaki görüntü Dolayısıyla büyülenmişdi... dağınık saçları uyku mahmuru gözleri kısarak özür dilerim diyen bir park jimin (😍) görmek herkesi büyüledi Gerçi...
Sınıfta duyulabilen tek ses jiminin yüksek sesle özür dile işiydi.
Ve tabii ki öğretmenin nasıl dayak atacak konusunda konuşmaktan zevk alan bazı "geri zekalıların" fısıldaşma ları .Rose tam fisildaşmaları dinlemeye çalışıyordu ki öğretmenin sesi ile irkildi. " bir daha geç kalırsan neler olacağını anlatmama gerek yok sanırım, değil mi? "dedi öğretmen jimin başı ile sessizce onaylayıp yeri olan jelinin yanına geçti. rose'un jeny kıskanmasını nedenlerinden bir tanesi de jimin ile yan yana oturmasiydi...***
jiminin güzelliğine dalmıştı ki jimin ani bir hareketle arkasını döndü... Sonra sevimli bir şekilde gülümseyip "Selam" dedi. donup kalmıştı. kekeleyerek ,"se- ses- Selam "dedi jimin bir kahkaha attı ve" çok tatlısın" dedi!!! inanamıyordu gerçekten, inanamıyordu!!! yıllardır olmasını diledigi şey 30 saniyede gerçekleşmişti ve o hiçbir şey söylemeden öylece donakalmış de kendine çok kızıyordu ne olurdu" Sen de çok tatlısın ay ışığım gülümsemen ve bana Güneşin doğuşunu
anımsatıyorsun deseydi bir yandan da hak veriyorum kendine aklımdan geçen cümleler böyleydi Evet ama deseydi şimdi ne diyecekdi Sanki... "ben de sana aşığım balım Hadi evlenelim mi?" diyecek de... onu bunu düşünürken jiminin" senden ayrılmak istiyorum" diyişi uyandırdı şok içinde bir sürü önündeki çifte baktı!!! ayrılıyorlar mıydı yani! Jeni ne kadar "Lütfen benden ayrılma, lütfen! "dese de jimin kararını değiştirmedi "Hatta başka birinden hoşlanıyorum" üzgünüm bile dedi cümleyle rose'un Beynim durdu aklı bir sürü düşünce ile dolmuştu Acaba yeni gelen kızdan hoşlanıyor Yoksa yan sınıftaki sarı saçlı kızdan mı Ama biyoloji öğretmeni kızı da olabilir ama beynine kaplayan asıl soru şuydu Yoksa benden mi hoşlanıyordu????
******************************
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Bad Boy | PJM
Mystery / ThrillerBen buraya ait değildim... Ben Jimin' ime ait değildim... *** #bangtanboys