WHO IS MURDERER? -BTS-

"KARDEŞLİK"

"Bana bakın."

Kimse beni dinlememişti. Herkes kendi işinde, kendi alemindeydi. Heyecanlarını yüzlerinden okuyordum. Bir lider olarak onları sakinleştirmem gerektiğinin farkındaydım.

"Beni dinleyin, çocuklar."

Jungkook bana döndüğünde onun ceylan gözlerine bakıp gülümsedim. İşte benim makneam her zaman beni ilk fark eden olurdu.

"Rapmon Hyung bir şey diyecek galiba."

Jungkook'un çocukları dürtmesiyle hepsi bana döndü. Gülümseyerek Kookie'min sırtını sıvazladım.

Jimin, Taehyung, Yoongi Hyung, Hoseok, Jungkook ve Jin Hyung... Hepsi benim için çok özeldi. Herkes için bu böyleydi. Birbirimizi çok severdik.

"Heyecanınız gözlerinizden okunuyor, çocuklar. Heyecan yapmayın. Her zamanki gibi olalım. Her zamanki performansımızı gösterelim. En iyisini yapacağınıza inanıyorum."

Jimin şirince gülümsedi.

"En iyisini yapacağız, Hyung."

Jin Hyung heyecanlı olan kardeşlerine baktı. Onları oldukça önemsediğini biliyordum. Bir Hyung olarak gerçekten bize en iyi şekilde davranıyordu.

"Heyecanınızı geçirmek için espri yapayım mı?" dediğinde herkes bir anda kafasını iyi yana salladığında kahkaha attım.

"Benim heyecanım şu an geçti." dedi Yoongi Hyung. Jin Hyung'un esprisini duymamak için yaptığından emindim.

Jin Hyung kendi kendine söylenirken Hobie neşeyle ellerimizi birleştirdi.

"Bangtan olarak başarmalıyız tabiki." dedi kocaman gülümsemesiyle.

"O zaman..." dedi Taehyung ve bana baktı. Elimi hepsinin elinin üstüne koyup bağırdım.

"Bang Bang"

Hepsi devam etti.

"Bangtan!"

***

Performans güzelce tamamlanmıştı. Hiçbir eksikliğimiz yoktu. Çok çalışmalarımız başarısına ulaşmıştı ve biz yine başarmıştık.

Bizi bu raddeye taşıyan hayranlarımıza teşekkür etmek için canlı yayın açmıştık. Bizi biz yapan onlardı çünkü.

Canlı yayını kapattıktan sonra ise asıl kutlamalar başlamıştı. Kameralar kapanmış, bizi izleyen gözler yok olmuştu.

Ve biz 7 kardeş kalmıştık koca evde.

Taehyung ve Jimin karaoke yapıp eğlendiler. Jin Hyung da onlara katıldı. Üçü neşemize neşe katarken Hoseok da onlara katıldı.

Ben oturduğum yerde eğlenirken, Yoongi Hyung başının ağrıdığını ve susmaları gerektiğini söyleyip duruyordu.

Ve tabiki kimse onu tınlamıyordu. Delilercesine içtik. Her zaman birbirimizle kalamıyorduk. Kameralar kapandığında yorgun olduğumuz için herkes kendi köşesine çekilirdi. Uzun zamandır yedimiz birden eğlenmemiştik.

"Hadi, Hyung!" dedi TaeTae beni oturduğum yerden kaldırırken. İtiraz etmeden kalktım oturduğum yerden. Onlara katıldığımda beni aralarına aldılar.

Yoongi Hyung ve Jungkookie de zıplamaya başladıklarında kahkahalarımız bütün evi doldurdu.

Kardeşlerimle güzelce eğlenirken hepimiz oldukça yorgunduk fakat umursamadık. Birbirimizle eğlenmek güzeldi. Birbirimizle dalga geçmek, taklitlerimizi yapmak, kahkaha atmak, daha da çok kahkaha atmak ve birlikte kalmak...