HER AŞK GİBİ BUDA BİR GÜN BİTER...

19. bölüm

herşey yolunda gibiydi ama bişeyler eksikti sanki.. aaa dur teyzemi çağırmadık.

annemin kulağına fısıldayarak " anne anne teyzemi çağırmadık biz " 

" ben çağırdım kızım "

" he iyi peki niye gelmediunuttumu acaba ?? "

" bilmem bu gün söylemiştim unutmaması lazım ama.."

" arasam mı ? " 

" ara sor nerdeymiş " 

" tamam " 

- alo teyze nerdesin sen  ?

- geliyorum teyzecim yoldayım sana bi süprizim var 

" noldu ece ? "

" sana süprizim var geliyorum dedi kapadı "

" ne acaba ? "

" bilmem "

"""DİNDONNN DİNN DONN""""" 

" ben bakıyorum anne teyzem geldi sanırım " 

" biz geldikk " 

" teyze!!! naptın sen ? !! 

" noldu ki arkadaşın gelmek istedi bende getirdim " 

" yok artık inanmıyorum ya rüyam gerçek oldu . git burdan banu gitt ! "

" aa teyzecim biz sana böyle öğrettik ? geç kızım geç sen bakma bu şımarığa "

" off off " ( mutfağa gider ve: ) 

" deniz inanmıyorum sana hani gelmezdi heıı hani gelmezdii!! "

" ağlamayı kesermisin ece noldu anlat ! " 

" o ge-l--- di " 

" hı! ne ? anlamıyorum düzgün konuş " 

" banu geldi banu! " 

" ne! inanmıyorum ne diyosun sen ?? " 

" git bak içeri " 

deniz içeri gider ve banunun merve hanımla hemencik kaynaştığını görür konuşmalarını yarısında kesip banunun kulağına : 

" benimle gelirmisin banucum bişey göstermem lazım " 

" hı ? ne gösterceksin ? " 

" gidince görürsün "  

deniz banunun kolundan zorla çekiştire çekiştire üst kattaki boş odaya götürür 

" sapıkmısın lan napcan bana ?? " 

" saçmalama be!! şu duvarın en köşesinde ne var bak bakalım " 

" nevarmış " der demez deniz banunun üstüne kapıyı kitler :D 

banu ne kadar bağırsa da çağırsada faydası olmaz çünkü neriman hanım ve merve hanım iyice eski günlerden bahsedip gülerler banunun sesini dahi duymazlar ama betül h. bişeylerden şüpelenir ve deniz aşağı inerken :

" banu nerde " 

" ne biliyim tuvalete gitmişti en son " 

" çabuk olsun kahveler içilcek şimdi " 

" tamam " 

deniz tekrar yukarı çıkar ve kapıya yaklaşarak boşa uğraşma kimse duyamaz seni der banuda deliye döner bi çare bulmaya çalışır. sonra deniz ege ve neşenin yanına gider ve çocuklar bu kapıyı açmayın açarsanız burdaki cadı abla sizi yer tamam mı ? 

ikiside tamam der ve koşuşturup oynamaya devam eder denizde mutfağa kahveler hazırmı diye bakmaya gider ama ne yazık ki ...

" ece naptın ! " 

" şeyy birazcık döküldüde.."

" birazcıkmı kahvenin hepsini dökmüşsün :D sdasdasdsad " 

" hıı evet öyle oldu şimdi annem kahveleri isticek napcaz ? " 

" dur çekil ben hallederim sen şekeri kahveyi bide tuzu ver bana " 

" tuz mu ?? "

" evet :D bilmiyomusun damadın kahvesine tuz koyulur " 

" ya yapma deniz öyle efe içemez ki " 

" bakalım içebilirse sesini çıkaramadan güçlü bi erkek tir eğer içemezse mızmızın tekidir :D " 

" ahahaha tamam " 

- kızım hadi kahveleri getirin..

ECE'NİN AĞZINDAN : 

kahveleri tepsiye koyup hemen getirdik tabiki efenin kahvesinede tuz koyduk :D herkese kahvesini verdikten sonra denizle mutfaktan efenin surat ifadesini izledik ama gülmekten konuşulanları dinleyemedik efe tam kahveyi içecekken boğazında kaldı ve öksürmeye başladı merve teyzede :

" noldu oğlum boğazındamı kaldı ? " 

" yok anne sorun yok " diyip bize kızgın suratla baktı bizde gülüp mutfağa kaçtık .

BAKALIM EFENİN BABASI YANİ  EMRE BEY ECEYİ OĞLUNA İSTEĞE BİLECEK Mİ ? YB YARIN YAYINLARIM. MULTİMEDYA DA EMRE BEY VARR :D