Türkler'in Altın Tarihi

~Yıldırım Bayezid~

Yıldırım Bayezid,Niğbolu'da kazandığı göz kamaştırıcı zaferden sonra ,27 Fransız asilzadesiyle birlilte bahtını tahtın önüne seren Fransız Kıralı'nın torunu Korkusuz Jan'a gülümser.Jan ölüm fermenını beklerken :

"Kendini esir değil,misafirimiz olarak görmenizi rica ederiz.Bize birlikte taam etmek şerefini bahşederseniz memnuniyet duyacağız."
Kulaklarına inanamayan kralın torunu kendini şöyle demekten alı koyamıyor:

"Esir bulunduğumuz müddetçe kimse tarafından horlanmadık.Hatta keselerimiz altın dolu olduğu halde kimse el uzatmadı.Siz azametli efendimizden ve komutanlarımızdan sadece iyilik gördük.Yazık ki biz sizi yanloş tanımışız!Hayatımız boyunca bir daha Osmanlı' ya kılıç çekmeyeceğimize şerefimiz üzerine yemin ediyoruz."
Kahraman Sultan bu yemini dahi kabul etmeyerek karşılık veriyor:

"Bir savaşta yenildin diye mahzun olma.Daha çok gençsin.Memleketine dönünce,affetmesini bilmeyen vatandaşların tarafından hakarete uğrayabilirsin.Bu yüzden başarı kazanıp şerefini kurtarma gaygusuna kapılabilirsin.Belki o zaman benimle tekrar savaşmak istersin...Sana yeminini iade ediyoruz.Memleketine dön.Bizimle tekrar savaşmak istersen,çok sayıda Avrupa kıralı ile ittifak et.Ordun ne kadar kalabalık ve kuvvetli olursa biz o kadar memnun oluruz!Çünkü yendiğimiz orduların kuvveti,zaferimizin yoluna teşkil eder...Şimdi yolun açık olsun.Güle güle git ve arzu edersen tekrar gel.Emin ol,bizi yine karşında bulacaksın!"