Hepsi parmaklarini koyup cini çağırmaya başladılar. Yanlarına bir sise aldılar cin geldiğinde o şişeye girecekti.ve aniden bir ses geldi . Hoca bir baktı cin şişenin içine girmiş. Hoca çok geçmeden işlerimizi yapmamiz gerek dedi . Hemen babayla işlerini halletmeye başladılar. Baba çocuğunun olduğu karanlık ormana doğru yola koyuldu heryerde ruhunu aradı ve çok uzaklardan gelen bir baba sesini duydu . Oraya doğru koşmaya başladı ama çocuğunu bulamadı. Baba çok korkmaya başladı. "Burak burak"diye bağırıyordu ama hiç bir cevap alamıyordu. Baba çocuğunu bulamadan bayıldı. Eve geriye geldiğinde karısı hocaya niue bayıldı diye sormaya başladı. Hoca"orada zehirli otlar var "dedi.kadinin birazcık ici rahatladı çünkü kocasının da ruhunun kaybolduğunu sandı. Baba 3 saat sonra uyandı ve "çocuğumuzu bulamadım özür dilerim"dedi.bana baba diye bağıran bir ses duydum ama orda kimse yoktu. Dedi. Hocada" demekki burak oralarda bir yerde bir daha denemeliyiz dedi. Anne dediki "bu sefer ben gidicem"dedi. Baba hayır olmaz diye bağırdı. Sen gidemezsin görmüyor musun sen ben bile bayıldım dedi . Ve anne sustu. Hocada"bencede bir erkeğin gitmesi daha doğru çünkü ordan çocuğu buraya kadar taşıması lazım" dedi . Ama bugün olmaz 1 hafta sonra tekrar deneyeceğiz.dedi. Anne ve baba çaresiz bir şekilde eve gitti.anne günlerdir kendini ağlamaktan heba etmişti.cocugunu çabucak bulup kavuşmak istiyordu.