Under Pressure ➳ Larry

1

Harry parlak takım elbisenin içindeki adama dikkatlice baktı. Özenle geriye taranmış saçları, ışıldayan cildi, yeni çıkmaya başlayan sakalları ve parlak mavi gözleri ile oldukça şık bir görünüme sahipti. Başı dik ve gözleri keskin bir bakışa sahipti. İnsanları aşağılarcasına alttan bakarak ilerledi.

Bu adam, Harry'nin bugün çalışmaya başladığı şirketin CEO'su Louis William Tomlinson'dı. Harry gözlerini ondan alamıyordu. Onun etrafa dağıttığı ışık Harry'nin gözlerini kör ediyordu.

Tam da o sırada Louis William, Harry'nin yüzüne bile bakmadan hızlıca asansöre yürüdü. Harry ise kendine gelerek etrafına bakındı. Herkes bilgisayarlarına gömülmüş bir şekilde çalışırken Harry ayakta ağızı açık bir şekilde Louis'yi seyretmişti. Louis karşısından geçerken resmen her şey ağır çekimle oynamıştı. Ama şimdi her şey eski haline dönmüştü.

"Otursana."

Harry omuzuna değen el ile sıçradı. Arkasındaki kız kıkırdayarak Harry'ye sandalyesini işaret etti.

"Yenisin sanırım, hoş geldin. Ben Adelaide Blanca Bethany."

Harry kızın uzattığı eli sıktıktan sonra yerine oturdu.

"Ya sen?"

Harry'nin aklı hala karşısından geçen adamda takılıydı. Gözlerini kırpıştırarak kendine heyecanla bakan ela gözlere baktı.

"Edward."

Kız gülümseyerek başını salladıktan sonra Harry'nin yanındaki sandalyeye oturup kendi bilgisayarını açtı.

"Bana kısaca Adel diyebilirsin, istersen sana şirketi gezdiririm, diğerleriye tanıştırırım..."

Adelaide Harry ile konuşmaya devam ediyordu ama Harry onu dinleyemiyordu. Neden bu kadar garip hissetmişti? Sonuçta ilk kez bu kadar bakımlı ve hoş bir erkek görmüyordu. İç çekerek arkasına yaslandı.

"...ne dersin?"

Harry Adelaide'ın son sözüyle onu geçiştirmek için başını salladı.

"Bu harika, bu akşam seni bekliyor olacağız."

Harry tek kaşını kaldırarak boğuk bir ses ile konuştu.

"Nereye?"

Adelaide somurtarak yanıtladı.

"Sen beni dinlemiyor musun?"

Harry pek konuşkan biri değildi. Konuşmayı sevmediği gibi dinlemeyi de sevmezdi. Bu yüzden biri ne zaman onunla konuşsa karşısındakiyle odağını keser ve kendi iç sesiyle sohbet ederdi.

"Üzgünüm."

Harry Adelaide'ı yanıtladıktan sonra kendi bilgisayarını açmaya başladı.

"Fazla mı utangaçsın yoksa içine mi kapanıksın? Arkadaş olabiliriz Edward!"

Bilgisayar açılmıştı ama şifre gerekiyordu Harry başını öne eğerek klavyeye baktı.

"Şifreyi... biliyor musun?"

Adelaide Harry'nin sesine karşı sevinçle yanıtladı.

"Küçük harflerle william28."

Harry şifreyi yavaşça girdikten sonra Adelaide'a döndü.

"William da nedir?"

Adelaide heyecanla sandalyesini Harry'den tarafa çevirip eğildi.

"CEO'nun ismi, William Tomlinson."