Barın kapısından içeri girdim. Nasıl insanlar vardı böyle burda. Daha doğrusu Harry nasıl bir yere gelmişti. Yavaşça ve temkinli adımlarla yürümeye başladım. Inasanlara çarpmamaya çalışıyordum ama bu çok zordu. Harry'i nerde bulucaktım ben. Bir el kolumdan tutup beni kendine çekti. Kim olduğuna baktığımda tanımadığım bir adamdı.
"Bırak beni." Dedim ama o dinlemedi ve boynuma yaklaşmaya başladı. Çırpınıyordum ama olmuyordu. Gözlermi sıkı sıkı kapattım ve tekmemi adamın bacak arasına attım. Adam yere düştü ve acı içerisinde kıvranmaya başladı ben de zaman kaybetmeden adamdan en uzak köşeye kaçtım. Arkama bile bakmıyordum. Tekrardan bir el tutuğunda çığkık attım ama ağzımı kapattı beni tutuan kişi. Dikkatle baktığımda yeşil gözleri gördüm. Tanrım bu Harry'di. Korkudan ona sıkı sıkı sarıldım. O da bana sıkıca sarıldı. Bir süre öyle kaldıktan sonra onun gıcık sesini duydum.
"Bu haraketinle hala beni özlediğini düşünmeye başladım." Dedi çarpık bir gülümseme ile.
"Sen düşünümeye devam et hadi gidiyoruz." Dedim bileğinden tutup çekiştirerek.
"Ya ama biraz daha içebilirim. Lütfenn." Dedi beni durdurmaya çalışarak.
"Hayır Harry eve gidiyoruz beni evde bekleyenler var çabuk." Dedim kızım evde yanlız yatıyordu ama ben bu dedikten sonra daha çok yavaşladı.
"Kim bekliyor?" Dedi donuk gözlerle. Ona dönüp baktım.
"Yeni doğmuş kızkardeşim hatırladın mı?" Dedim alayla.
"Aa doğru yarın gelip onu görücem. Gelirken ne getirsem acaba çiçek mi? Yok ya çiçek olmaz." O kendi kendine mırıldanırken göz devirip onu çekiştirmeye başladım. Arabama doğru ilerken arka kapıyı açtım binmesi için. Ama o benden kurtulup öne oturdu. Göz devirdim. Arabaya binip çalıştırdım.
"Bir sorun var ben evimin anahtarını evde unuttum." Dedi gülerek.
"Bunda gülünücek ne var Harry!?" Dedim kızgınlıkla. Sonra önüke dönüp arabayı çalıştırdım. Kızım evde yanlız uyuyordu ve onu daha fazla evde yanlız bırakamazdım.
"Hey bu ne?" Dedi Harry eline telsiz almıştı. Bu aslında öyle bir telsiz değildi. Bir tane'de kızımın yanındaydı ağladığında onun ağlamasını duymak içindi. Şimdi yanımda getirmiştin ağlarsa daha fızlı gidicektim. Hızla Harry'nin elinden aldım.
"Ver şunu bana. Bir yere dokunma sadece dışarıyı izle." Off'layıp kolllarına birbirine bağladı ve biraz daha aşağıya doğru kaydı.
"Taylor nereye gidiyoruz?"
"Seni evime götürüyorum şimdilik sabah'da kalktığında evine gidersin." Dedim sağ dönüş yaparken. Eve yaklaşmak üzereydik.
"Biliyorsun ki yarın bunların hiç birini hatırlamayacağım." Ona bir bakış attım. Acaba bir kızı olduğunu söylemelimiydim. Hayır. Şu an hayır. Olacak şeyleri düşündüm çıldırmış hayranlar, aile baskıları, magazinciler, medya ve daha bir çok şey. Ses çıkarmadım eve varmıştık arabayı garajın içine doğru koydum. Kafamı sağa çevirdiğimde Harry çoktan uyumuştu.
"Hadi ama sadece 2 dakika da nasıl uyursun." Dedim göz devirerek. Arabadan inip onun tarafına geçtim kapıyı açtım.
"Harry uyan geldik. Bak seni burda bırakırım. Harry!" Diye hafifçe bağırdım o ise sadece kafasını diğer tarafa çevirmişti.
"Harry uyan! Bak evde kızım bekliyor." Dedim. Bunu duyduğunda gözlerini hızla açtı.
"Ne kızın mı? Senin mi? Kimden? Nasıl?" Daha bir çok soru sorcakken elimle ağzını kapadım.
"Sus ve arabadan in." Dedim elimi dudaklarının üstünden çekerken.
"Ama" dedi ona ter bir bakış attığımda susstu. Ona yardım edip arabadan indirdim eve girerken bir sağa bir sola sallanıyordu ve bir şeyler mırıldanıyordu. Eve girdiğimiz de merdivenlerden çıkması için yardım ettim. Merdivenleri bitirmek üzereyken durdu.
"Taylor." Dedi ona doğru dönüp gözlerinin içine baktım.
"Neyse boşver." Dedi ve benden kurtulup merdivenleri kendi başına çıktı bir süre orda durdum. Sonra yukarı çıkıp odama baktım ama Harry orda değildi.
"Olamaz." Diye fısıldadım sonra hızla Darcy'nin odasına girdim. Harry orda beşiğin yanındaki koltukta oturmuş bir eliyle Darcy'nin elini tutarken ona izliyordu. Benim geldiğimi fark edip konuşmaya başladı.
"Gerçekren de bir kızın varmış. Ya da kızkardeşin mi?" Diye sordu.
"Yarın hiçbir şey hatırlamayacağım."
Söylemekten bir zarar gelmez diye düşündüm ve Harry'e doğru ilerledim.
"Kızım babasının kim olduğunu bilmek istermisin?" Dedim.
"Hayır ne kadar merak etsemde bu cevabı duymaya hazır değilim." Dedi gözleri dolmuştu. İyice on yaklaştım hafifçe eğilerek yüzünü avcuma aldım.
"Bir kızın olduğunu duymaya hazır değilmisin?" Diye fısıldadım bir süre yüzüme boş boş baktı sonra ne dedigimin farkına varmış olcaktı ki gözleri parladı.
"Benim kızım mı? Senle benim? Ciddi misin sen? Inanamıyorum bir kızım var hem de o senin de kızın -" elimle ağzını kapattım.
"Bağırmasana uyanacak." Dedim o da bana karşılık olarak avuç içimi öptü ve beni kucağına çekerek sıkı sıkı sarıldı. Ve sonra bilin bakalım ne olduğun kızımın ağlama sesi odayı doldurdu. Harry'i kendimden ayırarak Darcy'nin yanın gittim.
"Darcy bebeğim." Diyerek onu kucağıma alıp sallamaya başladım. Harry'de yanıma gelip kafasını uzatarak Darcy'e baktı. Darcy Harry'i görüncü susmuş yeşil gözlerini Harry'e çevirmişti.
"İsmi Darcy'mi?" Dedi Harry gözlerimi Darcy'den çevirmeyerek. Evet anlamında kafa salladım o da gülmsedi. Onum gülümsemesini gören Darcy'de gülmeye başladı.
"Sana onu verirdim ama sarhoşsum." Dedim dudaklarımı büzerek.
"Ya lütfen Taylor lütfen." Kelimeler
ağzında yuvarlanıyordu. Böyle durumda kim kızını Harry'e verirdi."Hayır. Şimdi sen misafir odasına gidiyorsun ben de Darcy'i yatırıp geliyorum." Dedim ona. Benim izin vermiyeceğimi anlamış olcak ki ses çıkarmayıp Darcy'i öptü Darcy'de kutlulukla ellerini Harry'nin yanaklarına koydu ve hafifçe bir kaç kere yanaklarına vurdu. Harry'de sonra dan odadan çıktı.
Zorlukla Darcy'i yatırıp misafir odasına baktım Harry orda değildi kaşlarımı çatarak kendi odama baktım. Harry orda da değildi. Evi tamemen aradım ama hiçbir yerde bulamadım. Demek ki evine gitmişti. Bende yatağıma uzanıp Darcy'i ve geleceğimi düşünerek uyudum.
Berbat bir bölüm oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Haylor Swyles ||Texting
FanfictionHarry: Bitti mi yani? Taylor: Evet bitti. Harry: Pekala. Hayatının geri kalanında başarılar.