Bıkkınlıkla önümdeki test kitabına bakıyordum. Annem beni zorlamasa bir dakika daha bu test kitabıyla vakit geçirmezdim. Ailemin tek çocuğu olduğum için mükemmel olmak zorundayım.İç çekip kalemi bıraktım ve hemen yanımdaki telefonu elime aldım. Tae'den gelen mesajlara tıkladım.
💬
Taetae:
Chimchim! Duydun mu okula yeni biri geliyomuşChimmy:
Bu normal bişey değil mi Tae?Taetae:
Okul Kızlar Dedikodu Grubu'nda dediklerine göre bu çocuk baya serseriymiş. Önüne çıkana acımıyomuşChimmy:
Kkkk
cidden hala o grupta mısın? Ayrıca onlar nerden biliyomuş çocuğun böyle biri olduğunu :/Taetae:
Kızların dedikodu gücünü küçümseme Jimin!Onlar herşeyi bilir
Chimmy:
Peki...Öyle olsun
💬Çalan kapıyla hemen telefonu kapatıp masaya koydum ve elime bıraktığım kalemi aldım. Odaya giren annemle kapıya doğru baktım. Annem harika gülümsemesini bana sunuyordu. Elindeki tepsiyle bana doğru gelmeye başladı ve tepsiyi çalışma masama koydu.
Tepsideki bir bardak süt ve bir tabak kurabiyeyi görünce ifadesiz yüzüm neşeyle gerildi.
"Mükemmelsin annee~!"
Aegyolu sesimle ona teşekkür ederken yine o mükemmel gülümsemesiyle saçlarımı karıştırdı."Benim minik Jimin'im test çözüp ders çalışır da ben ona kurabiye yapmaz mıyım?"
Dedikten sonra ellerini başımın iki yanına koyup alnıma eğildi ve yumuşacık bir öpücük dokundurdu.Kapıyı açıp çıktığında en sevdiğim çikolatalı kurabiyeleri olmazsa olmazı sütle beraber sindirmeye koyuldum. Cidden leziz!
* * *
Okula geldiğimde herkeste ayrı bir hava vardı. Kimisi merakla okulun dış kapısına bakıyor, kimisi hararetle birşeyler anlatıyor, kimisi de uzun eşşek oynuyordu.
Uzun eşşek oynayanlara gözlerimi devirerek güldüm. Kapıya bakanların Tae'nin bahsetiği şu yeni çocuğu beklediklerine eminim.
Neden bu çocuğu bu kadar abartıyorlardı ki? Alt tarafı okula serseri tipli -ki o bile belli değil- biri geliyor. Ah tabi ya kızlar şu 'bad boy'lara bayılır.
Saçma sapan düşüncelere dalmışken aniden omzumda bir kol hissettim.
"Günaydın chim!"
Sırıtarak bana bakan Tae'nin kolunu omzumdan ittim."Günaydın yılışık."
Dediklerimle şirince somurtmaya başladı. Aklına birşey gelmiş gibi herşeyi unutarak herkesin -özellikle kızların- baktığı okulun dış kapısına bakmaya başladı.Gözlerimi devirip önüne geçtim ve dikkatini üstüme topladım.
"Sen de mi Tae!""Tabikide! Okul Kızlar Dedikodu Grubu'nda o kadar övüldü ki. Hatta şimdiden bazı kızlar onun için kavga etmeye başlamış."
Sırıtarak saç baş birbirine giren Kimsoo'yla Sohee'yi gösterdi işaret parmağıyla."SEN KİMSİN DE YENİ ÇOCUK BENİM OLACAK DERSİN KIZIM?!"
Kimsoo iki eliyle Soohee'nin saçlarına yapışmışken çığlık atarcasına bağırdığında gözlerimi büyüterek onlara baktım."ASIL SEN KİMSİN BE!? O SENİN OLMAYACAK!"
Sohee de Kimsoo'nun saçlarını yolarcasına çekerken onları telefonundan videoya çeken Jiyong'un bağırışları duyuldu."KIZ KAVGASII! EVVEET!"
Jiyong'un bu çocuksu hallerine gülerken Tae'ye döndüm. O da kahkaha atarak onları izliyordu.
"Uğruna kavga ettikleri kişi nasıl biri çıkacak acaba."
Tae de bana döndü ve konuştu."Görücez."
* * *
Zil çaldığında herkes sınıflarına çıkmıştı. Hala gelmeyen yeni çocukla hayal kırıklığına uğrayanlar baya çoktu.
Sınıfa girdiğimde Kimsoo yine bağırıyordu.
"YENİ ÇOCUK BİZİM SINIFA GELECEKMİŞ! ADI JEON JUNGKOOK!"
Dedikleriyle sınıftaki kızlar çığlık çığlığa bağırmaya başladı.Cidden de fazla abarttılar ama...
"Jimin. Yeni çocuk felan diyorlar. Sen birşey biliyor musun?"
Önümdeki sırada oturan Seokjin hyung bana bakarak konuştuğunda ona şirin gülümsememi sunup bildiklerimi söyledim.
"Serseri felanmış diyorlar hyung."Seokjin hyungun gözleri sevinçle parladı ve heyecanla konuşmaya başladı.
"Ohh. Sonunda! Altı yıldır bu okuldayım.
-Namjoon hyungla beraber iki yıl sınıfta kaldı-
Gördüğüm en büyük olay Joon'un müdürün camını kırmasıydı. Umarım okula heyecan katar."Kıkırdayıp onu onaylarcasına başımı salladım. O sırada sınıf öğretmenimiz Bay Nam içeriye girdi. Öğretmenin girişiyle ayağa kalkıp selamlaştık ve oturduk.
"Yeni arkadaşınız nerde?"
"Biz de onu merak ediyorduk hocam."
Kimsoo'nun dediklerine bazıları "Aynen." derken kapı bir anda açıldı ve herkesin bakışları oraya kaydı.Uzun boylu, kaslı ve yapılı bir vücudu olan çocuğa...
Giydiği kısa kollu okul üniforması kaslı kollarını göz önüne sermişti ve pantolon da bacaklarını sararak bacak kaslarını belli etmişti.Benim bile ağzım açık kalmışken kızları düşünemiyorum.
Kapıdan bir anda giren çocuk, Bay Nam'a boş boş bakarak umursamazca konuştu.
"Sınıfım burası mı?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Angel | Jikook
Fanfictionİkisi de birbirlerine ilk gördükleri anda aşık olmuştu. => Jikook Fanfiction