Harry uzun bir yolculuğun ardından yavaşça arabasını evinin bahçesine park etti. Yaşadığı olaylar onu fazlasıyla yormuştu. Arka koltuğunda hala baygın bir şekilde yatan çocukla ne yapacağını bilmiyordu. "Tanrım!" Diye iç çekti.
Çocuğun reşit olup olmadığını bile bilmiyordu. Ya evime aldığım anda evimi polisler basarsa diye düşündü. Bunun olmayacağını düşünecek mantığa sahip değildi. Bu yüzden en mantıklı seçenek olarak küçük çocuğu uyandırması gerektiğini düşündü.
Yavaşça arkaya döndü. "Hey!" Diye seslendi. Elini çocuğun omzuna koydu. Onu yavaşça sarstı. Çocuktan en ufak bir tepki bile alamadığında yavaş davranmak yerine sert davranması gerektiğini anladı. Bu kez de sert bir şekilde sarstı küçük çocuğu.
Küçük çocuk sarsılmanın verdiği rahatsızlık yüzünden uyanmaya başladı. Gözlerini açtığında etrafın karanlık olduğunu farketti. Kendi evinden çok uzakta olduğu gerçeği bir kez daha ağlama isteği oluşturdu içinde. Düşüncelerinden sıyrıldığında bedenine dokunan bir şey olduğunu hissetti. Kafasını yana çevirdiğinde gördüğü yaratık yüzünden büyük bir çığlık attı. Onun çığlık attığını duyan Harry ise çocuğun bu tepkisinden korkup bağırmaya başladı. Uzun süren ve çığlıklarla dolu bir andan sonra unicorn çocuk kaçma içgüdüsüyle ayağa kalktı. Ayağa kalkınca kafasını arabanın tavanına vuracağını tabii ki bilmiyordu. Hayatında araba diye bir icat görmemişti ki. Kafasına aldığı sert darbe küçük çocuğun tekrar bayılmasına neden oldu.
Harry ise olanları ağzı açık bir şekilde izliyordu. Arka koltuğunda tekrar baygın bir şekilde yatan çocuğu görünce olaya daha erken müdahale etmiş olmayı diledi. Sonuç olarak çocuğu uyandırma görevi başarısızlıkla sonra ermişti.
Daha fazla soğukta kalmanın yarı çıplak küçük çocuğa iyi gelmeyeceğini biliyordu. Arabadan hızlı bir şekilde çıktı. Sokakta olan herhangi biri var mı diye etrafı gözetledi. Meraklı komşularından kimseyi görmeyince, büyük bir rahatlamayla arka koltuğun kapısını açtı. Çocuğun belinden tutarak dışarı çıkardı yavaşça. Oturur pozisyona soktuktan sonra bir elini belinin altından diğerini ise bacaklarının altından geçirip çocuğu kucağına aldı. Arabanın kapısını kapatıp kilitledikten sonra hızlıca evin kapısına doğru koştu. Bu halde kimsenin onu görmesini istemiyordu.
Kapının önüne geldiğinde evin anahtarını cebinden çıkarmaya çalıştı. Bunu çocuğu kucağına almadan önce yapmış olmayı diledi. Küçük çocuğu kapıyla kendi arasında sıkıştırdı. Elini cebine attı ve anahtarı aldı. Çocuğu kucağında zıplatıp eski pozisyonuna sokunca evin kapısını açtı. Kapıyı açmanın verdiği mutlulukla içeri girdi. Ama planlamadığı tek şey çocuğun kafasını kapıya çarpmaktı. "Ah! Çok özür dilerim küçük şey." Diye mırıldandı telaşla. Çocuğun hala uyanmadığını görünce boşuna özür dilediğini anladı.
Evinin salonunda kucağında bir çocukla Harry ne yapması gerektiğini bilmiyordu. Kucağındaki çocuğun soğuktan titrediğini farkedince onu hızlıca odasına çıkarması gerektiğini anladı. Merdivenleri dikkatli bir şekilde çıktıktan sonra odasına giriş yaptı Harry.
Çocuğu yatağına yatırdı. Onu sıcak tutacak bir şeyler getirmesi gerektiğinin farkındaydı. Bu yüzden dolabına gitti. En kalın kapüşonlularından birini aldı ve çocuğun yanına döndü. Onu ilk bulduğunda giydirdiği ceketin ıslanmış olduğunu farketti. Hızlı hareketlerle ceketini çocuğun üstünden çıkardı. Karşısında duran güzel bedene bakmamak için kendiyle büyük bir savaş verdi. Baygın durumda olan küçük bir çocuğa bakacak kadar alçak olmadığını biliyordu Harry. Bu yüzden hızlıca elindekini çocuğa giydirdi. Kıyafetinin neredeyse dizlerine kadar geliyor olması Harry'nin kıkırdamasına yol açtı. Sadece bunun çocuğu ısıtmaya yetmeceğini biliyordu. Bu yüzden hızlıca yorganını açıp çocuğu yatağının içine soktu. Üstünü iyice örtttükten sonra derin bir nefes aldı Harry.
Hala yaşadığı şeyin şokunu atlatabilmiş değildi. Şu an yaşadığı belirsizlik ve aklındaki sorular ise onu çıldırtmaya yetiyordu bile. Biran önce çocuğun uyanmasını ummaktan başka bir şey yapamadı.
Yatağının karşısındaki koltuğa geçti ve oturdu. Uzun bir süre çocuğu izledi. Planında uyumak yoktu aslında ama yatağında huzurlu bir şekilde uyuyan küçüğü izlemek uykusunun gelmesine yetmişti bile. Yavaşça uykuya daldı Harry.
"İki çocukta başlarına gelecekten habersiz bir şekilde uykuya dalmışlardı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Unicorn Boy
FanfictionGökkuşağının sonunu yakalamaya çalışan Harry bir gün bunu başarır. Ama beklediği altın kasesinin yerine gökkuşağı kusan çıplak bir çocuk bulur. 'İlk Unicorn Hybrid kurgusu'