Şu an ne yaptığım hakkında inanın hiçbir fikrim yok 🤷♀️ Evde sıkılmış bir şekilde otururken ' Eylül neden sende bir şeyler yazmayı denemiyorsun ' derken buldum kendimi. Sorun şu ki ben kompozisyon bile yazamayacak kadar beceriksiz bir insanım 🤦🏼♀️
Bu kitabı okuyan birileri olur mu hiç emin değilim ama eğer olursa karşılaşacağız sıfır sanat ve estetik değeri taşıyan metinler için beni affedin 🙏🏻😁😁
Sadece denemek istiyorum.. Umarım seven biri çıkar beni yıldızlar, gecemi aydınlatır💕
Merhaba sevgili ailem ben EYLÜL 💕💕Ben sıradan bir hayat yaşayan bir bir gencim. Tam anlamı ile ortalama. Ömrüm boyunca hiçbir şeyde hiçbir zaman çok iyi olmadım. Hiç enlerim olmadı, en sevdiğim renk, en sevdiğim sayı, en sevdiğim film, roman . Ben her zaman her şeyi sevdim. Bütün renkleri sevdim, bu yüzdendir gökkuşağına sevdam..
Ama birini çok sevdim..
Hiç tahmin etmediğim bir zamanda hiç tahmin edemeyeceğim büyüklükte girdi hayatıma. Sonra ise ben o oldum. Kendimden geçtim..Ben 24 yaşında çok normal ve mutlu bir aileye sahip, şimdiye kadar kalp kırıklığı ne demek bilmeden büyüyen bir insanım. Hem annem hem de babam oldukça anlayışlı insanlar. Kardeşim olmasa da kardeş yerine koyduğum çok yakın iki arkadaşımla aynı üniversitede , hayalini kurduğum bölümde okuyorum. Oldukça mutluyum. Herkes çok yakışıklı olduğumu da söyler bunun da farkındayım. Bazen nasıl yaptığımı anlamadan 'ki sonradan deli gibi utanır kulaklarıma kadar kızarırım' kendi yakışıklılığın ile övünürüm😁
Herkesin çok mutlu olan herkesin bile mutlaka eksik hissettiği ya da içten içe kendini yiyen ama ne olduğunu çözemediği şeyler olur. İçten içe beni kemiren kurdun ne olduğunu biliyorum. O kurdu kafasından yakalayalım çok uzun zaman oldu. Ama söküp atamadım vücudumdan. Çünkü atamayacağım şekilde bende. Biliyorum. Kimse bilmiyor. Ben 'eşcinselim' . Ne aileme ne de kardeşlerime itiraf edemedim. Yapamadım..
Domino taşları gibi ben ilk taşı oynatırsam bütün taşlar yıkılacak ama altında kalan ben olacağım. Ne tepki verirler bilmiyorum ama itiraf etmeye cesaretim yok.. Çünkü benim tutunacak dalım yok. Olurda bana sırtlarını dönerlerse , beni içine düşeceğim boşluktan çekip çıkaracak kimsem yok. Ailem ve kardeşlerim kaybetmeyi göze alamayacağım kadar değerliler. Dediğim gibi ben ortalama bir insanım, kendimde olumsuzluklar karşısında duracak cesareti bulamıyorum. Çok korkakça değil mi ?
Jimin'in bana seslenmesi ile kendime geldim.
-Hyung neyin var gene daldın gittin ? Anlattıklarımı duymuyorsun..Bu aralar hep böylesin bir sorun yok değil mi?
Elimle saçlarını karıştırdım.
-Merak etme Jiminie, hiçbir sorun yok sadece yeni dönemi düşünüyorum. Geçirdiğimiz tatilden sonra okula adapte olmaz zor gelecek gibi hissettim.
-Ben de aynı şeyi düşünüyorum, keşke tatilimiz daha uzun olsaydı. Brezilya'yı özledim' dedi gözlerinden imkanı olsa kalp çıkartacak bir şekilde Namjoon .
- Yah Hyung ben senin Brezilya ya dahil özlediğin şeyleri çok biliyorum emin ol ben de özledim 😎' dedi Jimin.
-Jin hyung sen bir şey demedin diye de devam etti. Namjoon ise ' o her zaman ki gibi kutsal bakir kendini ilk aşkına saklıyor ' dedi bana bulaşarak. Anında kulaklarıma kadar kızarmıştım. Sağ olsun Jimin bana hiç kıyamıyordu. Namjoon' nun koluna hafif yollu bir şaplak attı ve ardından o küçük cüssesine aykırı bir güçle beni kendine çekerek başımı göğsüne bastırdı.
-Uğraşma benim Jin hyungum ile gerçek aşka inanıyor ve bende ona çok saygı duyuyorum.Evet gerçek aşka inanıyordum ama tatillerde onlara ayak uydurmama sebebim bambaşkaydı. Onlara ' çocuklar ben eşcinselim o yüzden ilgi alanımda kadınlar değil erkekler var' diyemiyordum. Tanrımm!! yüzlerinde oluşacak şoku tahmin edebiliyordum..
Jimin bir anda ayağa kalktı ve ' hey! Buradayız gelsene diye seslendi. Ona anlamsız gözlerle baktığımı fark edince de ' hyung biraz önce bahsettim ya yeni sınıf arkadaşım ilk günden çok iyi anlaştım eminim sizde çok seveceksiniz ' dedi. Demek ki biraz önce düşünce aleminde oradan oraya yolculuk yaparken Jiminie bundan bahsediyordu.
Ben Kim SeokJin , benim ortalama hayatım ibreyi tam olarak şu saniyeden itibaren kaydırdı. Bundan sonra ya en dipteyim ya en yukarıda ama kesinlikle artık enlerdeyim...
Hayatımın eninin adım adım bana yaklaşmasını izledim. Gözlerim her bir zerresini daha ilk saniyeden unutmamak için beynime kazıdı . Bundan böyle en sevdiğim renk de belliydi , mavi..
Yavaşta uzun zarif parmakları ile benim şekilsiz parmaklarımı kavradı. Anlatamam size anlatamam o kadar narin o kadar asildi ki , kendi parmaklarım o an bana çok yavan geldi . Elimi çekmek istedim, şekilsizliği hissetmesin istedim. O gözümde an be an büyüdü ben küçüldüm sanki kendimden aldım ona verdim . Önce gözlerimi verdim, sonra kulaklarımı . Sesi sanki bir büyüydü. Bana sakince adını söyledi o dakikadan itibaren ise kalbimi verdim..-Merhaba, ben Kim Taehyung..