2

7 1 0
                                    

"Nadia. Hey Nadia."

"Nadia uyan artık."

"Terler içindesin. Uyanman gerek."

Elle'nin bağırışları kulaklarımı acıtıyordu.

"Sonunda uyandın."

"Artık bağırmana gerek yok Elle."

"Neden bu kadar terlisin Nadia?"

"Kabus gördüm sanırım."

Bir dakika, o olanlar sadece rüya mıydı? Olamaz, fazla gerçekçiydi.

"Her neyse, kalk ve kahvaltını yap. Herr şey masa da ben çıkıyorum."

"Seni seviyorum Elle."

"Aptal kız."

Heyecanla masaya gittiğimde müthiş (!) bir kahvaltı ile karşılaştım. Mısır gevreği ve süt. Ah, Elle cidden bir şeyler hazırladığına inanmıştım. Tabağın yanında bir not vardı.

'Özür dilerim, seni seviyorum.'

Aptal kız.

Kahvaltımı yapıp hazırlandım ve karakola yetişmek için bir taksi çevirdim. Beklerken rüyamı düşünüyordum. Hala etkisindeydim. Sanırım gördüğüm en heyecanlı rüyaydı.

"Hanımefendi, artık binicek misiniz?"

"Ah, pardon."

Günün ilk rezilliği...

            Kısa süre sonra

Karakola varmıştık. Parasını ödeyip içeri koştum. Gecikmiştim. Umarım azar yemem..

-

Nadia polis

BOŞ SİLAHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin