Nefes almak bu kadar zor muydu ? Yürümeyi mi unutuyordum? Kendimi toparlamaya çalışırken ellerime tekrar tekrar bulaşan ıslak topraktağı bir kenara bırakıp elime gelen tahta parçasını kavradım ,kendimi yere adeta monte edilmiş bu konumdan kurtarmayı hedeflerken son gücümü kullanarak öne doğru atıldım.eğilmiş kuru ağaç dalının üzerine çıktım , soluklanmam gerekti. hiç bilmediğim bir yerdeydim,hiç görmediğim.ürkütücü basık hava ,karanlık bulutlar, batan güneş sırtını sıvazlarken ağaç gövdelerinin yaptığı görsel şölen beni etkilemiyordu.elimle gözümü kısmama neden olan ışığı kapatıp etrafıma bi kez daha bakındım.
kuru toprağa ,dalların üzerinden adımlayarak vardım.heryer ürkütücü bir orman kurgusundan fırlamıştı ,haliyle kaybolmanın verdiği korku tüm bedenimi ele geçiriyordu.kuşların renkli cıvıltılarının arasına gizlenmiş akarsu sesi ilgimi çekti ,o an düşünebildiğim tek şey gırtlağımı yakıp kavuran susuzluğumdu.bir süre yürüdüm ve parlak mercan mavisi suyun etrafına konmuş su içen bir gurup kuşu kovaladım .delicesine kana kana duyu içerken yansımamı seyrediyorum ,buraya nasıl geldiğim hakkında hiçbir fikrim yoktu.kuzeyden esen sert rüzgar yanağıma tokat gibi iniyordu ,normal karşılanmayacak bi ses beni duraksattı.barbarca, kolumla ağzımdaki ıslaklığı giderdim etrafa bakarken.yeşil su kamışlarının ardına odaklandım ,küçük kıpırtılarla gelen garip ses farkedilmeyecek gibi değildi.eğilip biri ses verir umuduyla"kim var orda diye kalın titrek seçimle bağırdım.bir veya iki saniye sürmedi aynı ses hışırtılarla tekrarladı ,ardından dünyada daha önce duymadığım ürkünç bi sesle yerimden irkildim .yaklaşık 3 metre boyunda bir canlı inanılmaz bir süratle bana koşmaya başladı.henüz ne olduğunu kestiremediğim bu ürpertici şeyin koca ağzını ard arda kapatması ,oradan topuklamam gerektiğini gösterdi.koşmaya başladım ,önce kamışların arasından suyu delercesine geçtim ama hala süratini hiç azaltmadan peşimden geliyordu.kalp ritimlerimi kontrol etmek çok zordu ,nefes alırkenne kadar hızlı attığını fark edebiliyordum.Fakat genetik mühendisi olmanın yanında iyi bir sporcuydum önüme gelen eğilmiş ağaç dallarından atikce zıplayarak geçtim gördüğüm ilk büyük kayanın arkasında gizlenmek üzere eğildim.adrenalinimin bu denli yüksek olmasından olsa gerek ,buraya gelmeden önce olan bir kaç şey gözümde canlandı,başıma arkasıyla vurulan sert tabanca ve narin bi kadının beni kucaklayan elleriydi son gördüğüm.birden garip yaratığın yalın ayak sesleri beni kendime getirdi tüylü büyük kuyruğu kayanın ardından gözüküyordu.omuzumun üzerinden arkama baktım ,nefes alış verişini hissedebiliyordum.geri dönüş yoktu ,bi cesaretle kayanın üzerine çıkıp tıpkı bi kaçık gibi bağırdım.beni görünce bi an duraksadı ,bu hareketimden ürktüğünü düşünerek bir kez daha çılgın bi çığlık attım.şaşkın gözlerle bana bakıp iki adım geriledi ve birden tüylü gıtlağının arasından adeta bi kesikle çıkarılmış kemikler beliriverdi.bana doğru hızla koşarken sert bi pençe darbesini kafama indirmesiyle heryer kararmaya başladı yer ayağımın altından kayarken bulunduğum yere devrildim .gözlerim kapanırken ışıkla karışık bir çift insan ayağının tozlar içinde güçlü ok darbelerinin yaratığı yere devirdiğini gördüm,hızla yanıma gelen meleğin genç bir kadın olduğunu farkettim gözlerim kapanırken
