Hızla geldiğim kliniğin merdivenlerini aynı hızla çıkarak danışmana ilerledim. "Köpeğim hasta!"
Danışmandaki çalışan bana şaşkınca bakarken köpeğimi kucağımda tutuyordum. "Ne duruyorsun, bir şey yap hadi!"
"Beyefendi randevu-"
"Ne randevusu? Köpeğim ölüyor siz bana randevu diyorsunuz. Yok mu köpek doktoru burada ne biçim veteriner burası!" Etrafta sinirle yürürken köpeğimin başını seviyordum. "Sakin ol babacığım, iyileşeceksin."
Sürekli inlemesi ve ağzından salya çıkarması iyi düşünmeme hiç yardımcı olmazken arkamda açılan kapıyı umursamadan önümdeki çalışanla konuşmaya devam ettim. "Ya hiç mi doktorunuz yok? Ölecek diyorum!"
"Beyefendi, sırada bekleyen bir çok hayvan va-" Sinirle dolan gözlerimi umursamadan bağırmaya devam ettim. "Beni ilgilendiren benim köpeğim anlıyor musunuz? Bir şey yap!"
"Buyrun ben yardımcı olayım?" Arkamdan gelen sesle hızla arkama döndüm. Üstündeki mavi üniforma ve beyaz önlükle doktor olduğunu anlamıştım.
"Köpeğim sürekli inliyor ve kasılıp duruyor." Köpeğimi kucağımdan aldıktan sonra bir odaya yürümeye başladı. Peşinden giderken arkamda kalan çalışana orta parmak çektim ve önüme döndüm.
Odaya girdikten sonra köpeğimi muayene edeceği yere koymuştu. Candy kıpırdadığı zaman hızla yanına gittim. "İyi olacaksın güzelim, bekle biraz lütfen." Elime bulaşan salyalarını umursamadan muayene edilmesini izledim. Başını elime yaslamış öylece duruyordu.
"Neyi var?" Muayenesi bittikten sonra adı yaka kartından okuduğum kadarıyla -muayene sırasında gördüm- Oğuz olan doktora karşı konuştum. Eldivenlerini çıkararak bana döndü.
"Köpeğiniz sanırım tiryaki olmuş." Anlamayan gözlerle ona bakıyordum. "Pardon?"
"Sigara içmiş diyorum. Köpeğiniz bir süre önce sigara içmiş." Sinirle ona bakıyordum. "Benimle dalga mı geçiyorsunuz?"
Candy'i kucağına alarak odanın çıkışına yöneldi. "Hayır, ciddiyim. Önce kaç mg nikotin aldığına bakmalıyım, daha sonra gerekli ilacı vereceğim ve geleceğim. Burada bekleyin." Kapıyı kapattıktan sonra kapıya bakmaya devam ettim. Sinirle derin bir nefes alarak arkamdaki sandalyeye oturdum ve beklemeye başladım.
Bu bekleyiş öyle uzun sürdü ve odadaki her şeyi inceleme fırsatı buldum. Gereksiz bulduğum çok şey vardı. Bir hayvan doktoru neden odasına bebek resmi asmaya ihtiyaç duyardı?
Yaklaşık bir saat sonra kapının açılmasıyla hızla ayağa kalktım. Candy gittiği duruma göre şimdi daha iyi gibiydi. Hızla onu kucağıma aldım ve sevmeye başladım. Havlayarak karşılık verdiğinde gülümseyerek başından öptüm. Tekrar Oğuz doktora döndüm.
"İyileşti mi?"
Oğuz yerine oturarak bilgisayardan bir şeyler yaparken onu izliyordum. Bana kafa salladı. "Şanslı ki 4 mg nikotin almıştı. 10 mg'dan fazla alsaydı kurtaramayabilirdim. İlaç verdik ve durumu iyi gözüküyor. Yine de yanında sigara içmemeye dikkat edin."
"Ben sigara içmiyorum ki." Bana boş boş bakışlar atıyordu. "Köpeğinin izmarit yediğinin farkındasın değil mi?"
Derin düşüncelere dalarken sabah Sinan'ın bizde olduğunu ve sigara içtiğini hatırladım. Sinirle başımı iki yana salladım. "Aptal Sinan."
"Efendim?" Hızla ona döndüm. "Size söylemedim, teşekkür ederim her şey için."
Gülümsedi. Şimdi düşünüyorum da çocuk çok yakışıklı. Fazla düşülesi. "Rica ederim, geçmiş olsun. Ayrıca köpeğinin sarı tüyleri çok yumuşak."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
veteriner | oneshot
Короткий рассказ"Köpeğim hasta." Karşımdaki afet bana sinirli bir yüz ifadesiyle bakarken şirince gülümsedim. "Bu bir ay içerisinde on beşinci kez buraya getirişin." "Demek ki hasta olmayı seviyor." ---- -Homofobik istemiyorum 🐉 -bxb 🌈